Türkiye İşçi Partisi (TİP) Sözcüsü ve İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından verilen iftar yemeğine 'yandaş sanatçıların' davet edildiğini söyledi. Kadıgil, iftarın "yandaş sanatçılarla" yapıldığını ifade ederek, "Evet Hülya Avşar’ın da salık verdiği üzere halk simide talim edecek ki Lale Devri'nin makbul sanatçıları saraylarda şatafat içinde ağırlanabilsinler, ejder meyveli smoothielerini içebilsinler. Kestane ballı manda yoğurdu ve hurmayla günü tamamlayabilsinler” dedi.
Gazete Duvar'ın haberine göre iftar yemeğine katılan sanatçılara, "Biriniz kültür sanat emekçilerinin gerçek dertlerini anlattınız mı? Kapanan sahnelerin ödeneme hale gelen faturaların hesabını sordunuz mu? Sanatçıların sosyal medya hesapları üzerinden tutulan kara listeleri sözleşmelere eklenen vallahi siyasi yorum yapmayacağım maddelerini konuşanınız oldu mu?” sorularını yönelten Kadıgil, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun LGBTİ+’ları hedef alan açıklamalarını da hatırlattı.
İçişleri Bakanı Soylu’ya ilişkin, "Suçlularla fotoğraf çektirmeye ara verdiği zamanlarını LGBTİ+’lara saldırmakla değerlendiren Süleyman Soylu’nun bu yine bu ülkenin yurttaşlarının bir bölümünü cinsel yönelimleri ve cinsiyet kimlikleri nedeniyle hedefe koydu" ifadelerini kullanan TİP’li Kadıgil, iftar yemeğine katılan Bülent Ersoy’a hitaben şunları kaydetti:
“Sayın Ersoy’a açıkça sormak gerekir; LGBTİ+’lar hele hele trans kadınlar bu ülkede her gün olmadık zulme uğrarken bu zulmün baş müsebbipleriyle aynı masada oturmaya gerçekten hiç mi utanmıyor? Bu açıklamanın üzerine Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin en ünlü kadın transını sofrasında ağırlaması aslında ‘Erdoğan’dan Soylu’ya tokat gibi yanıt’ olarak da yorumlanabilir elbet! Lakin gönül isterdi ki Bülent Ersoy tüm düşmanlaştırılan LGBTİ+lar için bir duruş sergileyebilseydi. Saraya da bir önerim var; madem yılgın bir hoşgörüyle de olsa bazı translara karşı toleransınız yüksek o halde. Bir gün de aynı Eryaman olayında olduğu gibi İzmir’de polis zoruyla evinden mahallesinden sürülmek istenen trans kadınları davet edin. Bir gün de katledilen Hande Kader’in yakınlarını, her gün öldürülme tehlikesi altında hayata tutunmaya çalışan arkadaşlarını davet edin. Etmezsiniz, çünkü belli ki trans kadınların da ancak zengini ve yandaşı makbul."