Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu TRT'de yaptığı konuşmada; “Bu artık bir seçim değil, bir referandum. Neyin referandumu? Erdoğan ile devam edecek miyiz, etmeyecek miyiz referandumu. 10 değil, 30 milyon kaçağın yaşadığı bir Türkiye istiyor muyuz referandumu. Kız çocuklarımıza kötü gözle bakan zihniyete müsaade edecek miyiz referandumu. Terörle mücadele ettiğini söyleyip, Anayasa’nın ilk 4 maddesine göz koyanlara dur diyecek miyiz referandumu. En ufak tehdide boyun eğip kendi vatan toprağını teröristlere teslim edenleri onaylayacak mıyız referandumu. Depremde o canlara çadır, kan satanları affedecek miyiz referandumu. Enflasyon yükselsin mi, ocağımıza incir ağacı dikilsin mi, dolar 30 TL’ye, peynir 300 TL’ye çıksın mı referandumu. Bankacılık sistemi dinamitlensin, insanlarımız bankadan nakit avans çekemeyecek duruma düşsün mü referandumu. Gençlerimiz işsizliğe güçsüzlüğe mahkûm olsun mu referandumu. Emeklilerimizin kaderi sefalet mi olsun referandumu" dedi. Kılıçdaroğlu; konuşmasının ardından TRT’deki 10 dakikalık hakkının geri kalan bölümünde; “Montaj değil gerçek, mülteciler için ne dedik” başlığıyla bir video izletti.
Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, yarın yapılacak ikinci tur Cumhurbaşkanı Seçimi öncesi TRT'de propaganda konuşmasını yaptı. Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
'PKK’nın yularının bir ucu hep Avrupa istihbaratının elindedir'
"Sevgili halkım; bu seçimin ilk turunda korkunç iftiralar, yalanlar, montajlar gördük. Erdoğan, mert bir rakip olamadı, önüme çıkamadı. Hala da çıkamıyor. Peki, Erdoğan’a en çok destek verenler kimler biliyor musunuz? Avrupalılar. Güya dergilerinde ona karşı yazılar yazdılar. PKK’yı konuşturdular. Unutmayın, PKK’nın yularının bir ucu hep Avrupa istihbaratının elindedir. Bu Avrupa ve PKK bilmez mi, onlar her konuştuklarında Erdoğan’a desteğin artacağını. Elbette bilirler. Bilerek manipüle ettiler milletimizi. Bilerek ters psikoloji yaratmaya çalıştılar.
PKK’yı da onlar konuşturdular. Seni burada barındırmam, konuşacaksın dediler PKK’ya. Konuşturdular. Onlar da konuştu. Çünkü Erdoğan kalsın istiyorlar. Çünkü Erdoğan kalırsa, kaçakçılar ve sığınmacılar da kalacak. Erdoğan onlar için satın alınabilir biri. Verirsin parasını satar her şeyi, satar ülkesini, satar toprağını. Verirsin parasını 10 milyon kaçağı daha alır ülkemize. Onlar için Türkiye artık sadece bir toprak parçası. Bir depo. Sığınmacı yığınlarını atabilecekleri bir yer. Bir devlet gibi görmüyorlar bizi. Bize devlet muamelesi yapmayı çoktan bıraktılar. Onun için bu oyunu oynadılar. ‘Erdoğan kalsın, bu ülke, bu ulus yok olsun, ama Erdoğan mutlaka kalsın.’
'Erdoğan gençleri manipüle etti'
Erdoğan, gençleri de manipüle etti. Güya cehennemin kapılarını kapayacak, sureti muhalefetten görünen piyonları sürdü piyasaya. Ama artık her şey bitti. Her şey aslına rücu etti. Artık her şey gün gibi ortada. Herkesin ne mal olduğu da artık ortada. Kimse yalan söylemeyecek. Gençler ilk turda kimin manipüle ettiğini gördüler. İkinci tura bu kez sıfırdan başlıyoruz. Tüm maskeler düştü. Artık en gerçek hallerimizle seçime gidiyoruz.
Bu artık bir seçim değil, bir referandum. Neyin referandumu? Erdoğan ile devam edecek miyiz, etmeyecek miyiz referandumu. 10 değil, 30 milyon kaçağın yaşadığı bir Türkiye istiyor muyuz referandumu. Kız çocuklarımıza kötü gözle bakan zihniyete müsaade edecek miyiz referandumu. Terörle mücadele ettiğini söyleyip, Anayasa’nın ilk 4 maddesine göz koyanlara dur diyecek miyiz referandumu. En ufak tehdide boyun eğip kendi vatan toprağını teröristlere teslim edenleri onaylayacak mıyız referandumu. Depremde o canlara çadır, kan satanları affedecek miyiz referandumu. Enflasyon yükselsin mi, ocağımıza incir ağacı dikilsin mi, dolar 30 TL’ye, peynir 300 TL’ye çıksın mı referandumu. Bankacılık sistemi dinamitlensin, insanlarımız bankadan nakit avans çekemeyecek duruma düşsün mü referandumu. Gençlerimiz işsizliğe güçsüzlüğe mahkûm olsun mu referandumu. Emeklilerimizin kaderi sefalet mi olsun referandumu.
'Bu artık vatanını sevme veya sevmeme meselesi'
Sevgili milletim; açık konuşacağım. Bu artık vatanını sevme veya sevmeme meselesi. Kuyruklu yalanlara inanma veya inanmama meselesi. Gerçek vatanseverlerin kim olduğunu görme meselesi. Eğer sen de benim gibi vatanını gerçekten seviyorsan senin oyunu istiyorum. Göreceksin, buna asla pişman olmayacak. Ben de hayatını sadece devleti ve milleti için harcamış biri olarak bu vatan için adaletin ve ahlakın iktidarını kurup cehennemin ve kötülüğün bütün kapılarını ilelebet kapacağım.”
Kılıçdaroğlu; konuşmasının ardından TRT’deki 10 dakikalık hakkının geri kalan bölümünde; “Montaj değil gerçek, mülteciler için ne dedik” başlığıyla bir video izletti.