İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu başkanlığında Parti Meclisi üyesi Tekin Bingöl, Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, Parti Meclisi üyesi Onursal Adıgüzel ve Parti Meclisi üyesi Bülent Tezcan’ın katıldığı online toplantının kaydı yayınlandı.
Toplantıya videosunu kapatarak katılan bir kişi, İBB Başkanı İmamoğlu tarafından Selin Sayek Böke sanılmasından da yararlanarak toplantıyı kayda aldı. 14 dakikalık video YouTube’da dün (18 Temmuz 2023) açılan “Değişim Gerçeği” isimli hesaptan şu ifadelerle yayınlandı:
“İmamoğlu’nun değişim A Takımı ile gizli darbe toplantısı! Kimler var? Bülent Tezcan, Tekin Bingöl, Muharrem Erkek, Özgür Özel, Gökhan Günaydın, Onursal Adıgüzel, Seli̇n Sayek Böke, Veli Ağbaba, Engin Altay, Engin Özkoç, Hakkı Süha Okay, Veysi-Hakan Uyanık, Pınar Uzun, Gökan Zeybek, Sevgi Kılıç!
Tamamı partiye çökmüş, dönemlerdir her türlü malı götürmüş, son seçimde milletvekili listelerini yapmış kişiler.
Değişim Manifestosunu Bülent Tezcan yazıyor, örgütleri Tekin Bingöl ayarlıyor, Gökhan Günaydın PM’yi organize ediyor. Murat Ongun belediye parasıyla “Yeni MYK üyelerini” sosyal medyada linç ettiriyor. Tanju, genel merkeze Atatürk’ün koltuğunu atıyor. Ayağa kalk CHP örgütü! İhaneti gör!!! Partine sahip çık!!!”
Yayınlanan videoda Ekrem İmamoğlu’ndan söz alarak konuşan CHP’nin önde gelen isimleri, görevden alınan il ve ilçe yöneticilerinin yapacakları itirazın görüşüleceği Parti Meclisi’ni toplantıya çağırmak için imza toplama ve olağanüstü kongre toplanması konularını konuşuyor.
Toplantıla katılanların yanı sıra Muharrem Erkek, Hakkı Süha Okay, Yaşar Seyman, Veli Ağbaba, Murat Emir, Selin Sayek Böke gibi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yakın olarak bilinen birçok ismin Ekrem İmamoğlu ile birlikte hareket ettiğini ortaya koyan toplantıdaki konuşmalar şöyle:
EKREM İMAMOĞLU: Onursal bey geldi.
ONURSAL ADIGÜZEL: Merhabalar ben buradayım. Merhaba Bülent abi, merhaba Engin abi… Engin abi yine uzaydasın. (Arka fona atıf yapıyor)
GÖKHAN GÜNAYDIN: Selin hanım şu anda İstanbul’da…
EKREM İMAMOĞLU: Şu ‘katılımcı’ olabilir mi diye düşünüyorum. (İmamoğlu kamerasını kapatarak toplantıyı kaydeden kişiyi Selin Sayek Böke sanıyor) Ekranda ‘katılımcı’ diye bir şey var, belki o olabilir ama henüz görüntü yok. Belki geliyordur. Çünkü bildiğim kadarıyla bir toplantıdalar. Belki oradan katıldıkları için katılımcı diye ayarlanıyordur şu anda.
GÖKHAN GÜNAYDIN: Evet…
EKREM İMAMOĞLU: Bir giriş yapalım mı? Yavaş yavaş başlayalım aslında. Herkese iyi Pazarlar, kolay gelsin. Belki biraz özet yapmak gerekebilir. Birkaç hususta ilk planlamamızı yapmıştık aslında. Hem bu Parti Meclisi süreci ile ilgili bir zemin oluşturmaya yönelik kararlılık göstermiştik. Bunun da örgütün görevden almaları sürecine dair bir hazırlık olacaktı. Bu konuda en son Gökhan bey bir süreç başlattı. İkincisi, yine bu özellikle, alternatif bir olağanüstü kurultay süreci olabilir mi, olgunlaşabilir mi, buna dair bir zemin var mı, elimizdeki veriler üzerinden bir heyet konuşulmuştu. O konuda da katkısı olacak olan arkadaşlarla birlikte bir çalışma, bir öngürü zemini oluşacaktı. O konuda bir çalışma sürdürüldü diye biliyorum. Selin hanım Amerika’dan gelir gelmez içine ekleneceği bir çalışma olacaktı. Biz de onu yürütüyoruz aslında. Bugün de böyle bir toplantının içinde Selin hanım.
İsterseniz bu Parti Meclisi’nden başlayalım. Sonra olağanüstü kurultay zemini ya da ihtimali, alternatifi...Nasıl bir bakış diye devam edelim. Selin hanım katıldığında biraz içerik detayına girebiliriz, ardından da önümüzdeki günlere dair hem mahalle seçimleri nasıl bir akışla gidiyor, sonrasında genel kurullara, kongrelere dair var mı ön tespiti olan, biraz da ona bakmak lazım. Nasıl bir zemin yürüyor diye tartışalım. Bu şekilde de sonlandıralım. Uygun görürseniz de böyle yaklaşık bir saat süre koyarsak da toplantımıza makul bir zeminde toparlarız diye düşünüyorum. Önce Gökhan bey, parti meclisi işi galiba sizin tarafta yürüyordu, değil mi? Yanlış mı?...
GÖKHAN GÜNAYDIN: Şöyle söyleyeyim, bir bilgi sunayım o konuda… Bülent bey de burada, kendisi sağolsun bir metin hazırladı. Metin hazırladıktan sonra da çeşişitli imzaları, onun da aldığı imzalar var, benim de aldığım imzalar var. Şu an itibariyle 7 kişi imzaladı. Sayıyorum: Bülent Tezcan, Gökhan Zeybek, Tekin Bingöl, Hasan Baltacı, Erbil Aydınlık, Umut Akdoğan, Hakan Uyanık.
Biraz önce ben metni bir zarf içinde Selin hanıma gönderdim. Selin hanım da imzalamış olacak. Bu akşam 20’de İstanbul içine yönelik toplantımız var, orada Onursal Adıgüzel, Sevgi Kılıç, Pınar Uzun ve Turan Aydoğan da imzalamış olacaklar. Geriye Muharrem bey, Hakkı Süha Okay bey ve Yaşar Seyman hanım kalacak. Ben yarın sabah bir arabayla, eğer kendileri de uygun görürse Çanakkale’ye Muharrem Bey’e gönderecem. Oradan galiba Burhaniye’de imiş bizim Yaşar hanım, Yaşar hanım imzalayacak. Oradan da Bodrum’a geçecek, Hakkı bey imzalayacak. Böylece imza sayısı pazartesi akşam itibariyle 15’e ulaşacak.
ENGİN ALTAY: Bir şey söyleyeyim. Tüzüğün öngördüğünden bir fazla bile olmasın. Tüzük 15 ise…
GÖKHAN GÜNAYDIN: Bunu tartıştık, şöyle… Bizim Hakkı abinin önerisidir bu. Ben imza atanların hiçbirinin geri çekeceğini düşünmüyorum ancak dedi ki ‘insanlık halidir, lastik patlar, şoför atlar’ dedi. O yüzden iki üç fazla yazmak iyi olur dedi. Zaten bir hafta içinde toplayacakları için sayımızın ne olduğunu görecekler. Yani ben 15-16’nın bu düşünce temelinde Engin başkanım…
ENGİN ALTAY: Hayır, Bodrum’a kadar araba göndermeye gerek yok, onun için diyorum aynı zamanda. Bilmiyorum…
GÖKHAN GÜNAYDIN: Ya hatta ben ilave bir şey daha söyleyeceğim. Özgür başkanım da burada, eğer uygun görürseniz Veli Ağbaba ve Murat Emir’den birinin de imzasını alalım buraya. Böylece 16 sayısı ile veririz. Şöyle bir düşünce var, Bülent bey kendisi de ifade eder. Genel başkan toplantıya katılmaz ve başkanlık etmez ise parti meclisi bu çerçevede toplanamayabilir, geçmişte de böyle şeyler olmuştu. Biz bu takdirde bu 16 sayısını 32-33 yapıp Parti Meclisi listesini tekrarlayabiliriz diye düşünüyorum.
TEKİN BİNGÖL: Söz alabilir miyim?
EKREM BİNGÖL: Tabii Tekin bey, buyurun başkanım.
TEKİN BİNGÖL: Bu itirazlarla ilgili benim tespit ettiğim sayı şu: Bu itirazlarla ilgili benim tespit ettiğim sayı şu: Muş, Ağrı, Hakkari ve Mardin posta yoluyla iadeli taahhütlü posta yoluyla Perşembe günü Muş, diğerleri Cuma günü genel merkeze gönderdiler. Ama hala genel merkeze ulaşmış bir şey yok diye biliyorum. Bir ara Van İl Başkanı Seracettin, Muş il başkanına imza atmayı düşünmüyorum demiş ama dün tekrar görüşüldü ama Pazartesi o da itiraz dilekçesini gönderecek. Hatta şunu söyledim; kargo ile göndersin, kargo daha erken sürede genel merkeze ulaşır. İlçelerin durumunu görevden alınan, istifaların falan durumunu bilmiyorum.
GÖKHAN GÜNAYDIN: Onu da ben söyleyeyim. Beykoz gönderdi. Hatay’ın Samandağ dahil görevden almışlardı, fakat Refik’in şiddetli itirazları karşısında Samandağ’ı görevden almadılar. Geriye kalan Hatay ilçeleri itirazlarını genel merkeze iletti, bende de var zaten bunlar.
TEKİN BİNGÖL: Şimdi tabii o zaman yani muhtemeldir ki Van’ın da itirazıyla birlikte bu Çarşamba günü tamamlanacaktır Genel Merkez’de. Biz bunu alır almaz o dilekçeyi süratle Genel Merkez’e sunarız. Tabii biraz önce Gökhan Bey’in söylediği bir konu var. Bu yaşandı. 2010’da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Gökhan Bey ile birlikte o zaman MYK’da idik. Bir iddia katılmasa bile vekaleten toplantı yapılır deniyordu. Ama genel başkan katılmayınca o toplantı gerçekleştirilemedi ve toplantı yapılmadan dağıldı. Bu da önümüzde durmalı. Eğer bu girişimi yapacaksak dediğiniz gibi ona yönelik tedbir de alınmalı. Yoksa boşa bir atış bizi zor duruma sokar diye düşünüyorum.
GÖKHAN GÜNAYDIN: Burada küçük bir şey söyleyeyim. Evet genel başkan bunu 2010’da yaptığı için 2023’de de bunu hatırlayacaktır ya da ona 2010’da bunu söyleyenler 2023’de de bunu söyleyeceklerdir. Ancak Parti Meclisi’nin 16 üyesinin çağrısına gelmeyen genel başkanın, hemen ertesi gün ya da birkaç gün içerisinde 33 üyenin çağrısıyla yapılan Parti Meclisi toplantısına gelmemesi onu siyaseten hani belli bir noktaya koyar.
İkincisi, bir önceki konuşmada eklemeyi ihmal ettim. Önemli bir konu var. Engin bey ile görüştüm, Cuma günüydü galiba, aldığım bilgiyi kullanacağımı kendisine de söylediğim için burada aktarıyorum.
ENGİN ALTAY: Engin Özkoç…
GÖKHAN GÜNAYDIN: Efendim?
EKREM İMAMOĞLU: Engin Özkoç, Özkoç…
GÖKHAN GÜNAYDIN: Evet evet. Engin Özkoç. Pazartesi günü saat 14’de MYK toplantısı var. Oraya muhtemelen Diyarbakır, Urfa ve Rize Ardeşen’i de getireceklermiş. Dolayısıyla biz Çarşamba günü bu dilekçeyi verebiliriz. Bülent beyin tecrübesiyle yazdığı torba bir madde var. İsterseniz siz kendiniz açıklayın, sizin yerinize ben bir şey söylemiş olmayayım Bülent bey.
BÜLENT TEZCAN: Estağfurullah… Devam edin, bir mahsuru yok.
GÖKHAN GÜNAYDIN: Orada Bülent bey hem itiraz edilenleri yazdı ismen hem de arkaya koyduğu bir maddeyle daha sonra itiraz edileceklerin görüşülmesi diye bir torba madde koydu. Dolayısıyla toplantı günü itibariyle kimin itirazı ulaşmış olursa hepsi görüşülecek.
Bir de şu ifade ediliyor. Bunu da Hakkı abi söyledi. Bazısı 33’de kalabilir. bazısı 40’ı bulabilir diyor. Hani görevden alınan il ilçenin durumuna göre… Bu da kritik bir bilgi bence. Sizlerle paylaşmış olayım.
EKREM İMAMOĞLU: O zaman Parti Meclisi süreci aslında şu anda ayarında, dengede gidiyor. Muhtemelen Tekin başkanın ifade ettiği mektup sürecine dayalı olarak Çarşamba günü bir aksiyona dönüşecek ya da Perşembe diyelim buna.
GÖKHAN GÜNAYDIN: Bir de bunu, izin verirseniz, Çarşamba, Perşembe kimin teslim edeceğini de konuşmuş olalım. Bu kritik bir durum doğal olarak.
EKREM İMAMOĞLU: İmza sahiplerinden birisi olacaktır herhalde.
GÖKHAN GÜNAYDIN: Kuşkusuz öyle olmalı.
EKREM İMAMOĞLU: Ankara’da kim var arkadaşlarımızdan? Ya da nasıl bir şey yapabiliriz?
TEKİN BİNGÖL: Başkanım şöyle yapalım mı, biz bu dilekçeye imza atan arkadaşlar kendi aramızda değerlendiririz. Çarşamba ya da Perşembe hangi gün verilecekse, Ankara’da müsait olan bir ya da iki arkadaş götürür verir.
EKREM İMAMOĞLU: Ne güzel olur, tamam.
TEKİN BİNGÖL: Bu şekilde çözeriz.
BÜLENT TEZCAN: Evet evet…
EKREM İMAMOĞLU: Yani bence tereddüt içermeyen bir durum zaten.
BÜLENT TEZCAN: Evet… Tekin Başkan’ın önerisi uygun, bir de benim düşüncem şu: Yani bu dilekçenin verilmesini çok özel bir törene dönüştürmemek lazım. Önemli olan kayda girip kayıt numarasını almak. Bundan sonra ileride bir dilekçe verilecekse olağanüstü kurultayı istemeyle ilgili… Bunun basına geçilmesi yeterlidir verildikten sonra. Bence biraz o çerçevede bakalım diye düşünüyorum.
GÖKHAN GÜNAYDIN: Yani verildikten sonra basına geçilmelidir diyorsun ve bizim tarafımızdan geçilmelidir diyorsun.
BÜLENT TEZCAN: Tabii, geçilmelidir diye düşünüyorum. Yani arkadaşlar ne der bilmiyorum ama…
GÖKHAN GÜNAYDIN: Ben de aynı fikirdeyim, hatta…
BÜLENT TEZCAN: İletişimini yapmadığımız hiçbir işin kıymeti yok yani.
TEKİN BİNGÖL: Zaten o dilekçe Genel Merkez’e verildiği andan itibaren deşifre olur. Gizlisi, saklısı kalmayacaktır. Onunla ilgili de basın dilekçeye imza atanlar üzerinden değerlendirme alacaklardır. Önemli olan dilekçelerin bir an önce Genel Merkez’e gelmesi… Genel Merkez’e geldikten sonra, Gökhan beyin verdiği bilgiye göre en geç pazartesi günü bu sayı tamamlanmış olacak, elimizde hazır olacak. Zamanlamayı ayarlayıp verilir…
ENGİN ALTAY: Tekin bey zaten basına bir açıklaman düştü bu minvalde, bir an önce görüşülmeli diye.
TEKİN BİNGÖL: Evet evet. Ben bunun yanlış olduğunu şeyden önce bu tür…” (Kısa Dalga)