Merkezi Diyarbakır’da bulunan Kürt Çalışmaları Merkezi tarafından hayata geçirilen Kürt Barometresi projesinin tanıtımı toplantısı Diyarbakır’da yapıldı. Toplantıda, Kürtler ile ilgili yapılan anketin veriler paylaşıldı.
Diyarbakır Yenigün gazetesinin haberine göre, akademisyen, siyasetçi ve gazetecilerin davet edildiği toplantıya CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, HÜDA PAR Batman Milletvekili Serkan Ramanlı, eski HDP Batman Milletvekili Necdet İpekyüz, DEVA Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Ekmen, siyasetçi Bayram Bozyel, DTSO Başkanı Mehmet Kaya, Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren de katıldı.
Toplantıda, anket sonuçları üzerine davetliler de görüşlerini dile getirdi.
Anadilde eğitim
20 ilde bin 492 kişiyle yüz yüze yapılan ankette, katılımcılara anadil ile ilgili görüşleri soruldu.
Katılımcıların yüzde 44,1’i “Eğitim iki dilli olmalı, hem Türkçe hem de anadilde eğitim verilmeli” yanıtı verdi.
Yüzde 27’si “Eğitim dili Türkçe olmalı, anadil okulda ayrıca öğretilmeli”, yüzde 19,2’si “Eğitim dili Türkçe olmalı, okulda anadili öğretmeye gerek yok”, yüzde 9’u ise “Eğitim dili sadece anadil (Kurmanci/Zazaki) olmalı” cevabını verdi.
Kürt sorunu
Ankette “Kürt sorunu var mı?” sorusuna, “Evet, var” yanıtı verenlerin oranı yüzde 51,5 oldu. “Kürt sorunu yok ama Kürtler’in sorunları var” diyenlerin oranı yüzde 16,3, “Hayır, Kürt sorunu olduğunu düşünmüyorum” diyenlerin oranı ise yüzde 15 çıktı.
Kürt sorununun kaynağına ise katılımcıların yüzde 51,6’sı “Kürt kimliğinin tanınmaması”, yüzde 49,6’sı “Devletin Kürtler’e ayrımcılık yapması”, yüzde 22’si “Kürtler’in ayrı bir devlet kurmak istemesi”, yüzde 18’i “Kürt illerinin ekonomik geri kalmış olması” cevabını verdi.
Eşitlik yok
Katılımcıların yüzde 48, Türkler ile Kürtlerin devlet nezdinde eşit olmadığını düşünüyor. Eşit olduğunu düşünenlerin oranı ise yüzde 28’de kaldı.
Ankete göre, Kürt kimliğini sahiplenme oranı yüzde 67,4 olarak belirlendi. Kürt kimliğinin benimsenmesi, gençlerde, öğrencilerde, esnafta ve üst gelir grubunda ortalamadan daha yüksek olduğuna dikkat çekildi. Orta sınıf ve memurlarda ise bu oranın daha düşük olduğu görüldü.
Ait hissetmiyor
Araştırmaya göre, ayrımcılığa uğradığını düşünenlerin yarıya yakını kendini Türkiye’ye ait hissetmiyor.
Araştırmaya göre Kürtlerin yüzde 60'a yakını Kürt kimliği nedeniyle ayrımcılığa uğradığını düşünürken, bu oran, Kürt kimliğini sahiplenme oranı güçlendikçe artıyor.
“Kürtlerin ne istediği bilinmiyor”
Toplantıda bir sunum yapan siyaset bilimci Dr. Serhun Al, “Kürtler, Ortadoğu’da dört büyük ulustan biri olmasına rağmen Kürtler kimdir, ne istiyor? Bunu ortaya koyabilecek tarafsız veri seti yoktu. Başta Araplar olmak üzere diğer veri setleri Kürtleri görünmez kılıyordu. Kürt Barometresi’nin çıkışı bununla ilgilidir. Kürt siyasi yapılanmaları ve siyaset dışı eğilimleri ortaya çıkarmak için bu barometreyi ortaya koyduk” dedi.
Araştırmanın bulgularını paylaşan Kürt Çalışmaları Merkezi Direktörü Dr. Reha Ruhavioğlu ise “Türkiye’deki Kürt göçü, Türkiye göçüyle benzeşmeye başladı. Doğduğu şehirde yaşamayanların oranı yüzde 17 çıktı” dedi.
Ruhavioğlu, araştırmaya katılanların büyük oranının kendini, “dindar ve özgürlükçü” olarak tanımladığını söyledi.
Kürtlerin siyasete ilgisi düşüyor
Kürtlerin politik bir halk olduğu her fırsatta dile getiriliyor. Ancak araştırmaya göre son yıllarda Kürtler siyasetten uzaklaşma eğiliminde. Toplantıda veriler üzerine yürütülen tartışmada bir kısım katılımcı, bunun doğru olmadığını belirtirken, bir kısmı da siyasetten uzaklaşmanın nedenlerini gündeme getirdi.
Kürt Çalışmaları Merkezi'nden Dr. Uğraş Ulaş Tolunay, şu değerlendirmeyi yaptı: "2013 yılındaki araştırmamızda Kürt seçmen iki kutup arasında sıkışmış durumdaydı. Kürt seçmen davranış hali AK Parti ve Kürt hareketi arasındaydı. Bunun değişmekte olduğunu görüyoruz. Bu kutuplar arasında daha ara kategoriler oluşuyor, sandığa gitmeme gibi davranışlar görüyoruz ya da destekleyenlerin şerhlerle desteklediğini görüyoruz. Özellikle de eğitim seviyesi yüksek Kürtlerde siyasi davranışta çeşitlenme var. Buna bağlı olarak, Kürtlerin politikadan uzaklaştığını görüyoruz bir 5-10 yıl öncesine göre. Geçmişteki gözlemlerimizde daha özgüvenli ve geleceğe, siyasete daha umutla bakan, daha politik bir Kürt nüfus vardı. Bugün daha umutsuz, daha özgüvensiz ve Kürt siyaseti dahil siyasete ilgisi düşmüş bir Kürt nüfus görüyoruz. Sivil toplumunun de geçmişe göre daha az faal olduğunu görüyoruz."
“Kürtler eskiye göre daha karamsar”
Prof. Dr. Mesut Yemen ise "Depolitizasyon ile ilgili HDP ve AK Parti’den uzaklaşma görüyoruz. Kürtler içinde önemli bir kesimde bir millet olarak kendileri hakkında değil belki ama Türkiye için karamsarlaşma var gibi gözüküyor" diye konuştu. (Kısa Dalga)