Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, yılın son enflasyon raporunu sundu.
Bloomberg'te yer alan habere göre, Kavcıoğlu'nun sunumunda öne çıkan ifadeler şunlar oldu:
Küresel iktisadi faaliyette yılın ilk yarısında yaşanan toparlanmaya rağmen yakın dönemde açıklanan güven endeksleri, salgının etkisiyle gerilemeye başladı.
Aşılama oranlarındaki artışa rağmen salgında yeni varyantlar küresel iktisadi faaliyet üzerindeki aşağı yönlü riskleri canlı tutuyor. Varyantlara ilişkin risklerin canlı kalması bazı ülkelerde büyüme görünümünü olumsuz etkiledi ve büyüme tahminlerinin aşağı yönlü güncellenmesine neden oldu. Büyüme tahminleri Almanya ve ABD başta olmak üzere, en çok ihracat yaptığımız ülkelerden bir kısmı için aşağı yönlü güncellenirken, İtalya ve Rusya gibi önemli ticaret ortaklarında yukarı yönlü güncellendi.
Küresel PMI endeksleri ulaştıkları tepe noktasına kıyasla gerilerken, gerek imalat gerekse hizmet sektörleri için 50 eşik seviyesinin üzerinde kalmaya devam etti. Bu gelişmeler, Türkiye’nin dış talep görünümünün olumlu seyrini koruduğunu gösteriyor. İşgücü piyasasına baktığımızda ise gelişmiş ülkelerin birçoğunda istihdamın seviyesi halen salgın öncesi düzeyinin altında seyrediyor.
Enerji fiyatları son dönemde hızlandı
Emtia fiyatları bir önceki Rapor dönemine göre ortalama olarak artmakla birlikte, enerji ve enerji dışı fiyatların farklılaşması devam ediyor. Ham petrol ve doğal gaz fiyatlarının artmasıyla enerji fiyatları son dönemde hızlandı. Diğer taraftan enerji dışı emtia fiyatları ürün bazındaki farklılaşmaların etkisiyle yataya yakın bir seyir izledi.
Uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatları artıyor
Küresel talepteki toparlanma, emtia fiyatlarındaki yüksek seyir, bazı sektörlerdeki arz kısıtları ve taşımacılık maliyetlerindeki artış uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının yükselmesine yol açıyor. Başlıca tarımsal emtia ihracatçısı ülkelerde yaşanan iklim koşullarının küresel gıda fiyatları üzerinde olumsuz yansımalarını görüyoruz. Küresel enflasyondaki yükselişin enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri merkez bankaları tarafından yakından takip ediliyor.
Gelişmiş ülke merkez bankaları enflasyondaki yükselişin talep kompozisyonundaki normalleşme, arz kısıtlarının hafiflemesi ve baz etkilerinin devreden çıkmasıyla birlikte büyük ölçüde geçici nitelikte olacağını ancak enflasyondaki düşüşün zamanlamasına dair belirsizliğin olduğunu değerlendiriyor. Bu çerçevede, gelişmiş ülke merkez bankaları destekleyici parasal duruşlarını sürdürüyor ve varlık alım programlarına devam ediyor. Gelişmekte olan ülkelerin birçoğunda da gerek güncel enflasyon gerçekleşmeleri gerekse enflasyon beklentileri hedefin üzerinde seyrediyor. Bununla birlikte, beklentiler, enflasyonun 2022 yıl sonunda hedeflere yaklaşacağı yönündedir.
Gelişmekte olan ülkelere portföy akımları dalgalı bir seyir izliyor
Küresel piyasalardaki bu gelişmelerin bir yansıması olarak gelişmekte olan ülkelere yönelen portföy akımlarının dalgalı bir seyir izlediğini görüyoruz. Çin hariç tutulduğunda son dönemde gelişmekte olan ülkelerden portföy çıkışları görüldü. Salgının seyri ve gelişmiş ülkelerde para politikasının ne zaman ve ne hızda normalleşeceğine ilişkin öngörüler, önümüzdeki dönemde de gelişmekte olan ülkelerin portföy hareketleri ve finansal piyasaları üzerinde etkili olmayı sürdürecek.
Mevcut rapor döneminde küresel risk iştahı dalgalı bir seyir izledi. Dolardaki yükselişin etkisiyle döviz kurlarında artış görüldü.
Türkiye'de 2. çeyrekte iç talep ve ihracat büyümeye katkı verdi.
Öncü göstergeler iktisadi faaliyetin 3. çeyrekte güçlü seyrettiğini gösteriyor.
Aşılanmanın hızlanması küresel iktisadi faaliyetteki güçlenmeyi destekliyor.
Varyantlar salgının seyrine ilişkin belirsizliklerin devam etmesine neden oluyor.
Dayanıklı tüketim malları talebi yavaşlarken, dayanıksız tüketim malları talebinde toparlanma yaşanıyor.
Ana sektörler geneline yayılan bir yatırım eğilimi gözlemliyoruz.
3. çeyrekte firmaların yatırım ve kredi talebinin yükseldiğini gözlemledik.
Krediler önümüzdeki dönemde sabit sermaye yatırımlarını daha da destekleyecektir.
Tarım dışı istihdamın sanayinin katkısıyla toparlanmaya başladığını görüyoruz. İşgücü piyasasının salgın etkilerini büyük ölçüde atlattığını söyleyebiliriz.
Türkiye Avrupa ile dış ticaretinde fazla verir hale gelmiştir.
3. çeyrekte emtia fiyatlarına bağlı olarak ithalat fiyatlarında artış sürdü.
"Kredilerde reel olarak kayda değer düşüş var"
İhracattaki güçlü artış eğiliminin desteğiyle yılın geri kalanında yıllıklandırılmış cari işlemler dengesindeki iyileşmenin sürmesini öngörüyoruz.
Ödemeler dengesindeki gelişmelerin rezervler üzerindeki olumlu etkisini görüyoruz. Son dönemde rezervlerde istikrarlı bir artış görüyoruz.
Rezerv birikiminin devam etmesini amaçlıyoruz. Reeskont kredileri temel rezerv biriktirme aracı olarak öne çıkmaktadır.
Kredilerde reel olarak kayda değer bir düşüş kaydedildi.
Ticari kredi büyümesi geçmiş yıllar ortalamasının altında seyrediyor.
Tüketici enflasyonu yılın 3. çeyreğinde yükseldi. Bu çeyrekte enflasyonda dalgalı bir seyir gözlendi.
Gıdanın enflasyondaki belirleyici etkisi tüm dünyada önemini korumaktadır. Merkez bankaları gıda fiyatlarını ve çekirdek enflasyon gelişmelerini yakından izliyor.
Gıda fiyatlarındaki küresel yükseliş eğilimi Türkiye'de de gözlendi.
Yılın son çeyreğinde talep koşullarının daha ılımlı bir seyir izleyeceğini öngörüyoruz.
Petrol fiyatları 2021 yılında hızlı bir şekilde yükseldi. Emtia fiyatlarındaki artışın yanı sıra tedarik sıkıntıları da üretici fiyatlarının artmasına neden oluyor.
Taşımacılık maliyeti fiyatlar üzerinde baskı oluşturuyor.
Enflasyon beklentilerinde bir miktar artış yaşandı.
Ham petrol fiyat varsayımımız yukarı yönlü güncellendi.
2021 petrol tahmini 69,6 dolardan 70,8 dolara yükseltildi.
2022 petrol tahmini 69,4 dolardan 77,5 dolara yükseltildi.
2021 yıl sonu gıda enflasyonu yüzde 15'ten yüzde 23,4'e yükseltildi.
2021 enflasyon tahmini yüzde 14,1'den yüzde 18,4'e yükseltildi.
2022 yıl sonu enflasyon tahmini yüzde 7,8'den yüzde 11,8'e yükseltildi.