Politika faizi halihazırda yüzde 8,5 seviyesindeyken, yıllık enflasyon yüzde 50,51 seviyesinde.
Kısa Dalga yazarı İbrahim Ekinci bugün yayınlanan 'Seçime doğru kur korkusu' başlıklı podcast'ta iktidarın değişmesi halinde geçilecek yeni ekonomi sisteminden bahsetti.
Ekinci, Millet İttifakı'nın seçilmesi halinde ortodoks politikalara ve Merkez Bankası’nın klasik işlevine döneceği; fiyat istikrarı, enflasyon ve hedeflemesi gibi ana konusuna odaklanarak 'etkisizleştirilmiş para politikasına yeniden etkinlik kazandıracağı'nın anlaşıldığını kaydetti.
"Dolayısıyla enflasyon yüzde 55’lerdeyken, kaçınılmaz olarak faiz artışlarına gideceği anlaşılıyor" diyen Ekinci şöyle devam etti: "Ancak 'Millet İttifakı hükümeti' halinde güven artışı ve belirsizliğin azalmasıyla enflasyonda beklentilerin aşağı yönlü olacağını; yeni hükümetin ekonomiyi durdurmaktan kaçınacağını düşünürsek, faiz artışlarının da yüksek oranlı olmayabileceğini varsayabiliriz. Yine de alınacak önlemlerin ortaya çıkaracağı faturayı kimin ödeyeceği belirleyici olacak."
'Fatura kime çıkacak?'
Kısa Dalga yazarı sözlerini şöyle sürdürdü: "Dolayısıyla yeni hükümeti kritik bir tercih bekliyor. Enflasyonla mücadelenin faturası AKP’nin 20 yılında yoksulluk sınırı altına itilmiş milyonlarca haneye mi çıkarılacaktır? Ücretler, maaşlar baskılanacak ve işsizlik artışına izin mi verilecektir? Yoksa ekonomik krizin faturası krizin doğrudan sorumlularına mı çıkarılacak? Kılıçdaroğlu, '418 milyar doların geri alınmasından' bahsediyor. Orada işlerin nasıl ilerleyeceğini bilemeyiz ama enflasyonla mücadelenin yoksul kesimleri daha da ezmemesi için kaynak alanları var: AKP’nin rantiyeleri, süpekülatif servetler, süper karlar… Vergi aflarıyla alışkanlık haline dönüşmüş vergi kaçağı gediklerinin kapanması, yüksek kayıtdışılığı önlenmesi…" (Kısa Dalga)