AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, parti genel merkezinde yaptığı açıklamada, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sığınmacılarla ilgili açıklamalarına tepki gösterdi.
Kılıçdaroğlu'nun kendisini Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan çok Esad ile empati kurar şekilde konumlandırdığını ifade eden Çelik, "Kılıçdaroğlu, grup konuşmasında çok üzücü şeyler söyledi. Siyasi partiler arasındaki mücadele siyasi rekabettir ama Sayın Kılıçdaroğlu'nun rekabet değil, bir husumet siyaseti içinde hareket ettiğini görüyoruz. Mesela dünkü grup konuşmasında, Cumhurbaşkanımız için 'Emperyalistlerin maşasısın' diyor. Bu ifadeyi kendisine aynen iade ediyoruz. Ne genel başkanımıza ne cumhurbaşkanımıza karşı kimse böyle konuşamaz. Esad yönetimiyle kim empati kuruyorsa maşa odur" dedi.
Türkiye'nin Mavi Vatan'da hak ve hukukunu aramak için var olduğunu söyleyen Çelik, şunları kaydetti:
"CHP’den biri çıktı, 'Mavi Vatan'da arayışa girmek maksimalist davranıştır' dedi. Birileri maşa aramak istiyorsa buraya bakmalı. Daha da önemlisi Türkiye, Azeri kardeşlerimizin Karabağ'da verdiği mücadeleyi desteklerken yine CHP'den biri çıkıp, 'Türkiye Karabağ'a cihatçıları gönderiyor' dedi. Azerbaycan'ın değil, Ermenistan'ın tezlerinin yanında duran kim varsa emperyalistlerin maşası kavramını bu şekilde değerlendirmesi gerekir. Bir siyasi parti genel başkanına yakışmıyor, CHP'ye oy veren vatandaşlarımızın milli duruşuna da yakışmıyor. 'Aylan bebeğin ölümünden Erdoğan sorumludur' diyor. Bu kadar utanç verici bir açıklama olabilir mi? Çocukların Akdeniz'de ölmesinin 2 sebebi var; Biri Esad yönetimi, diğeri o çocukların bindiği botları şişleyen Yunanistan'dır."
'EN GÜÇLÜ TAVRI ALACAĞIZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu şekilde suçlamanın husumet siyaseti olduğunu dile getiren Çelik, "AK Parti husumet siyasetine hiçbir şekilde müsaade etmeyecektir. Kılıçdaroğlu yakın zamanda PYD'nin Türkiye için bir tehdit oluşturmadığını söylemişti. Onlara gösterdiği iyi niyetin binde birini Türkiye Cumhuriyeti politikaları için göstermiyor. Ne dış politika ne diplomasi biliyorlar. 'Gittim. görüştüm çözdüm' diyorlar. Gitmekle, görüşmekle sorun çözülecek olsa her gün görüştüğünüz altılı masadaki çelişkileri çözerdiniz. Kılıçdaroğlu'nun son konuşması cumhurbaşkanımıza, partimize, kabinemize karşı tam bir husumet konuşmasıdır. Bu nefret siyasetine, bu husumet siyasetine karşı en güçlü tavrı alacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın" dedi. (DHA)