CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, değişim taleplerinin arttığı partide genel başkanlık için adaylığını ve "Tutum Belgesi" ile yol haritasını açıklamaya hazırlanıyor.
Özgür Özel'in son dönem yaptığı açıklamalarda adaylık sinyali vermesinin ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Perşembe günü, "CHP diğer partiler gibi değildir. Herkesin aday olma hakkı vardır. Yarın Özgür Bey adaylığını ilan edecek" demişti.
Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçimleri kazanamaması üzerine CHP'de 13 yıldır partinin başında olan Kılıçdaroğlu'nun istifa etmesi ve tüzük dahil parti içi değişimin önünün açılması yönünde gerek seçmen tabanından gerekse parti üst düzey yöneticilerinden talepler gelmişti.
Değişim isteyen isimler arasında CHP Grup Başkanı olarak Özgür Özel de bulunuyordu.
Seçmenin ruh hali
Özel neden değişim istediğini ve kendisini buna hangi etkenlerin yönelttiğini adaylığını açıklamasının öncesinde DW Türkçe'ye anlattı. Özel, seçimler sonrasında seçmenin içinde bulunduğu ruh halinin, bu kararında etkili olduğunu ifade etti:
"Mesela evde kavga ettiniz. Arkadaşınız ya da eşiniz size kızdı, kapıyı vurdu çıktı gitti. O kapıyı vurma bile 'gidiyorum bak haberin olsun' demek. Kapının önüne çıktı, köşeye kadar gitti, köşede duruyor. Yani gel ikna et, geri geleyim demektir. Bunları daha önce yaşadık. Kapıyı çarpıp gittiği oldu seçmenin, evin önünde dolaşıp geri geldiği oldu, köşeden geri çevirdiğimiz oldu."
Özel 14 Mayıs sonrası durumu ise şu benzetmeyle anlattı:
"Ama şimdiki mesele farklı; seçmen kapıyı sessizce açıp çıkıp gidiyor. Şu an bizim seçmenimizdeki ruh durumu bu. Karanlık sokağın içine gidiyor. Bir süre daha gecikirsek ardından koşsak da bulamayacağız. Kaybolacak. Onu ikna etmek için evin ışıklarını açmak, bir şeyin değiştiğini göstermek lazım. Yoksa dönmeyecekler."
Seçimlerin ardından CHP seçmenlerinin yaşadığı ruh hali için "duygusal kopuş" tespitini yapan ve parti yönetiminin bunu iyi okuyamadığını belirten Özel, bunu da şöyle açıkladı:
"Seçmenimizin ruh halini hiç iyi okuyamadığımızı gördüm. Yas psikolojisini bilmeyenler ilk günlerdeki suskunluğu yanlış yorumladı ve sanki seçmen bizden razıymış gibi davrandılar. Oysa seçmenin 'adayı doğru mu belirlediniz, süreci doğru mu yönettiniz, ittifakı doğru mu yaptınız ve yönettiniz, iki seçim arasını doğru mu yönettiniz' gibi eleştirileri vardı. Burada samimi bir öz eleştiri duymadıkça yas evi doğal olarak öfke duymaya başladı."
CHP'de değişim olması taleplerinin babasının, kendisinin ve kızının arkadaş gruplarından geldiğini söyleyen Özel, "Yani beni buna dış güçler etti. Kim bu dış güçler? Üç farklı kuşak da değişim istiyor. Bu insanlara umut vermek lazım. Burada bir sorumluluk gördüm ve çok simgesel bir şey söyledim etrafımdakilere… Dedim ki; kaybeden takımda forvet oynayacağıma kazanacak takımda her mevkide oyna" şeklinde konuştu.
Yatılı okuldan eczacılıkta mücadeleye
Peki bugün adaylığını açıklayan ve küçüklükten beri maraton koşularının sıkı takipçisi Özgür Özel kimdir?
Manisa'da iki öğretmenin çocuğu olarak 1974 yılında dünyaya gelen Özel, hareketli ve okul yaşamında başarılı bir çocukluk döneminin ardından Bornova Anadolu Lisesi'ne (BAL) girmeye hak kazanarak 11 yaşında yatılı okumak için evden ayrıldı.
Özel, parasız yatılı olarak okuduğu yılları ve kendisinde bıraktığı izleri Hürriyet'ten Zeynep Bilgehan'a verdiği bir demeçte şöyle anlatmıştı:
"BAL verdiği eğitimden çok orada yaşadıklarınızla sizi hayata çok iyi hazırlar. Ben 'Hallederiz' lafını orada öğrendim. Başına ne gelirse gelsin; hallederiz! Yatılı okullarda çok kavga olduğundan çok dayak yedim; öğretmenden, büyük sınıflardan… Bir gün TBMM'de bir kavga sırasında bana 'Hiç korkmuyor musun? Adamlar 300 kişi!' dediler. Onlara 'Bak kardeşim, ben yatılı okulda büyüdüm. Orada dövüşmeyi değil, dayaktan yılmamayı öğrendim!' dedim."
Lisenin ardından ise mühendislik isterken babasının teşvikiyle üniversite eğitimi için eczacılığı seçen Özel, ilk zamanlar çok istekli olmadan okuduğu bu alanı sonradan benimsedi ve üniversiteyi bitirmesinin ardından da Manisa'da eczacı olarak çalışmaya başladı.
Özel'in sonradan siyasette CHP için sıkça kullandığı örgütçülük kabiliyeti kendisini ilk eczacılık yaptığı dönemde gösterdi. Zincir eczanelere karşı halk eczaneciliği ve kooperatifçiliği ön plana çıkarmak için mücadele veren Özel, Manisa Eczacılar Odası ve Türk Eczacılar Birliği yönetiminde aktif görevler aldı. 2007 yılından sonra ise Türk Eczacıları Birliğinde (TEB) yönetim kurulu üyeliği, saymanlık ve iki dönem genel sekreterlik yaptı.
Siyasetle tanışma ve Meclis
Kendi açıklamalarına göre siyasetle aslında küçüklükten beri ilgili olan Özel, ailesindeki CHP ve sol eğilim nedeniyle de öğrenciliği sırasında yavaş yavaş siyasete ısınmaya başladı.
Aktif siyasetle tam tanışması ise 2009 yerel seçimlerinde oldu. CHP'nin Manisa belediye başkanlığı için aday gösterdiği isim seçime çok az bir süre kala kalp krizi geçirince Özel yerine aday gösterildi.
35 yaşında, seçime çok az bir süre kala Manisa Belediye Başkan adayı olan Özel o günler için "Kaybedilecek bir seçimdi ama ben siyaseti kazandım" demişti. Özel, kaybettiği bu seçimdeki performansı sayesinde iki yıl sonra Manisa'dan milletvekili seçildi.
2014 yerel seçimlerinde tekrar CHP'den Manisa Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan ancak seçilemeyen Özel, Haziran 2015 ve Kasım 2015 seçimlerinde tekrar CHP Manisa milletvekili olarak Meclis'e girdi.
Soma faciası ve Adalet Yürüyüşü
Özel'i TBMM'de ön plana taşıyan ve dediklerinin daha dikkatli dinlenmesini sağlayan ise Türkiye'nin en önemli iş kazalarından biri olan 2014 yılındaki Soma maden faciası oldu.
Manisa milletvekili olarak madencilerin sorunlarını ve yapılan hataları iyi bilen Özel, Soma faciası yaşanmadan sadece iki hafta önce Soma'daki maden ocaklarının incelenmesi için bir meclis komisyonu kurulması için önerge verdi.
Özel, 29 Nisan'da önerge için yaptığı konuşmadaki şu sözleri yaklaşan Soma faciasının işareti oldu:
"Soma'da maden ocaklarında sürekli patlamalar oluyor ve o patlamalarda işçilerimizi kaybediyoruz. Verdiğimiz soru önergelerine cevap: '10 kere denetledik, 66 tane kusur, şu kadar para cezası verdik.' Sonuç: Yeni patlama, yeni ölümler."
Ancak Soma önergesi iktidarın oylarıyla reddedildi.
Özel'in aktif olarak rol aldığı ve organizasyonuna büyük emek verdiği CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 2017 Adalet Yürüyüşü ise tabanı yeniden heyecanlandırması açısından CHP tarihinde önemli bir milat olarak yer aldı.
2023 seçimleri ve ardından gelen süreç
Mayıs seçim yenilgisinin ardından ise gerek CHP gerekse Özel için farklı bir dönem başladı.
Özel, DW Türkçe'ye yaptığı açıklamada seçim gecesi duygularını ve ardından gelen süreci şu sözlerle anlattı:
"Gerçekten hiç bu kadar çok üzüldüğümü, kahrolduğumu hatırlamıyorum. Zaten o gece yani 28 Mayıs gecesi genel merkezde olan gazeteciler de benim halimi görerek basın müşavirimi aramışlar. Sonrasında bu büyük üzüntünün devamında samimi özür, bir öz eleştiri, bir yol açma, hesap verme ve partinin önünü açma gibi bir hissiyat vardı içimde. Bunu herkesten bekledim."
Daha sonra ise CHP içinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da dahil olduğu "değişim" tartışmaları başladı. Sosyal medyaya sızdırılan "zoom toplantısında" İmamoğlu ile Özel'in birlikte hareket ettikleri yönünde değerlendirmeler yapıldı. Özel o süreçte "gerek duyulduğunda görevden kaçmayacağı" açıklamasını yaparken iddiasını daha net ortaya koymak için ilçe ve il kongrelerinin tamamlanmasını bekledi.
Özel'in Manisa'dan Ankara'ya uzanan yolculuğunun bu döneminde 100 yaşındaki CHP'nin en genç liderlerinden biri olup olmayacağı ise Kasım'da düzenlenmesi beklenen kurultayda belli olacak.
Gülsen Solaker Dış politika ve iç siyasi gelişmeler ağırlıklı olarak 1997’den beri çalışan gazeteci.