Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Demir, bu yıl için ortaya konulan verilerde, Türkiye'de kış kuraklığının görülebileceğini söyledi.
Bu durumun geçen yıllarda da yaşandığını belirten Prof. Dr. Demir, kış aylarında yeteri kadar alınmayan yağışların, yer altı ve taban sularının beslenmelerini olumsuz etkileyeceğini ifade ederek, "Elimizdeki verilerle kış aylarının çok da rahat geçmeyeceği ortada. Bu günlerde yaşanan sıcak havalar kış dönemine kadar devam ederse, risk biraz daha artar. Küresel iklim değişikliği, Türkiye ve bütün dünyayı etkiliyor. Mevcut kaynakların sürdürülebilir ve verimli kullanımı noktasında bilinçlendirme ve eğitim çalışmalarını yaygınlaştırmalıyız" dedi.
"Tarımı da etkileyeceği endişesi taşıyoruz"
Geçen aylarda ani ve şiddetli yağışların, belirli aralıklı yağışların, sıcak ve kurak dönemlerin yaşandığını ifade eden Prof. Dr. Demir, "Geçtiğimiz 15 günde de yağışsız bir periyot oldu. Tarımda, sonbahar ekimleri açısından faydalı bir dönem olarak görüyoruz ama toplam tarımsal üretim ve gelecekle ilgili değerlendirmelerde ise bu sürenin uzaması ve uzun geçmesi, tarımsal üretim ve su kaynakları açısından bizi endişelendiriyor. Meteoroloji uzmanlarının raporlarına göre, hem dünyada hem de ülkemizin bazı bölgelerinde kış kuraklığı etkisi olabileceği raporlanmıştı. Şu anda Türkiye'nin belli bölgelerinde kuraklık riski, su kaynaklarında sıkıntı özellikle de metropol şehirlerimizdeki su kaynaklarında yaşanan sıkıntıları biliyoruz. Denizlerde balık sezonu açıldı. Deniz suyu sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde gitmesi, balık avcılığı ve üretimi açısından, vatandaşlarımızın gıdaya daha ucuz ulaşımı açısından ciddi riskler oluşturuyor. Bu risklerle birlikte önümüzdeki süreç tarım açısından bizi daha da etkileyeceği endişesini taşıyoruz" diye konuştu.
"Geçen yıllarda da kış kuraklığı yaşadık"
Meteorolojik verilerin, kış kuraklığının yaşanabileceğini gösterdiğini söyleyen Prof. Dr. Demir, "Kış kuraklığı dediğimiz olay, kış aylarında düşmesi gereken yağışların dengesiz ve düzensiz düşmesi veya az düşmesidir. Kış aylarında kar yağışlarının az alınması veya da mevsiminde düşmesi gereken yağışın alınmaması olarak da tarif edebiliriz. Yağışın yetersiz olduğu kadar, yağışın düzensiz ve dengesiz düşmesi de bir noktada kuraklığın bir sonucudur. Geçen yıllarda da ülkemiz bunu yaşadı. Kar yağışı almamız gereken mevsimlerde yağışı almamamız sonucunda ciddi anlamda yer altı suyu beslenmesi, taban suyu beslenmesi ve tarımsal üretimin temel verilerinin gerçekleşmesi açısından bizi ciddi anlamda risk ve sıkıntılara taşıyor. Kış kuraklığı dediğimizde hiç yağış almamamız veya kar yağmaması değil, yağış rejiminin düzensizliğinden tutun da beklediğimiz ve istediğimiz sezonlarda yağmamasına kadar pek çok kavramı birlikte değerlendirebiliriz. İnşallah bu süreci sınırlı ya da hiç yaşamayız ama veriler bu konuda risklerimizin yüksek olduğunu gösteriyor" ifadelerini kullandı. (DHA)