Kazakistan'da sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) fiyatlarına yapılan zammın ardından başlayan protestoların kontrol altına alınabilmesi için Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev'in yardım istemesi üzerine, ülkeye Rusya liderliğindeki barış gücü gönderildi.
Hükümetin istifasına ve LPG fiyatlarındaki indirime rağmen protestoların devam ederek bazı kentlerde şiddete dönüşmesi üzerine Cumhurbaşkanı Tokayev'in, Rusya'nın liderliğindeki Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nden (KGAÖ) yardım istemesine olumlu yanıt geldi. KGAÖ dönem başkanı Ermenistan'ın Başbakanı Nikol Paşinyan Çarşamba akşamı Kazakistan'a barış gücü gönderilmesinin kabul edildiğini açıkladı.
Rusya'dan Perşembe sabahı yapılan açıklamada da barış gücünün göreve başladığı ifade edildi. Barış gücünün görevinin ülke ve askeri altyapıyı korumak olacağı kaydedildi.
KGAÖ üyeleri arasında Rusya'nın yanı sıra eski Sovyet cumhuriyetlerinden Kazakistan, Ermenistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Belarus bulunuyor.
Ülke çapında OHAL
Ülkedeki protestoların dış ülkelerden yardım alan "terörist çeteler" tarafından düzenlendiğini iddia eden Cumhurbaşkanı Tokayev, KGAÖ'den yardım istemeden önce televizyonda yayınlanan konuşmasında da gösterilerin kontrol altına alınabilmesi için sert tedbirlere başvurulacağını ve ülkede iki hafta süreyle olağanüstü hâl ilan edildiğini açıkladı.
Tokayev, Çarşamba günü de ülkenin en büyük kenti olan Almatı'da, protestoların başladığı Mangistau eyaletinde ve başkent Nur Sultan'da olağanüstü hâl ilan etmişti. Olağanüstü hâl süresince geceleri sokağa çıkma yasağının yanı sıra toplanma yasağı uygulanacak.
"Onlarca" ölü var
Kazakistan'da LPG fiyatlarına yapılan zammın ardından başlayan protestolarda çok sayıda göstericinin hayatını kaybettiği, binden fazla kişinin yaralandığı bildirildi.
Polis sözcüsü Saltanat Azirbek Perşembe sabahı Rus haber ajanslarına yaptığı açıklamada, ülkenin en büyük kenti Almatı'da gece hükümet binalarına girmeye çalışan "düzinelerce" göstericinin "etkisi hale getirildiğini" belirtti. Azirbek, "Dün gece aşırı güçler idari binalara, Almatı Emniyet Müdürlüğü'nün yanı sıra bazı polis karakollarına saldırmaya çalıştı. Düzinelerce saldırgan etkisi hale getirildi" şeklinde konuştu.
LGP fiyatlarına zamma tepki ile başlayan ve hükümet karşıtı eylemlere dönüşen protestolar hâlâ sürüyor. Rus haber ajansı Tass, ülkenin en büyük kenti Almatı'da Perşembe günü belediye binası önünde silahlı kişiler ile askerlerin "karşılıklı ateş" açtığını duyurdu. Yaklaşık 300 askerin zırhlı araçlarla belediye binasının bulunduğu meydanı çevrelediği aktarıldı.
Reuters'in haberinde de Almatı'nın merkezinde yüzlerce insanın Perşembe sabahı hükümeti protesto için toplandığı, askerlerin zırhlı araçlarla meydana girdiği sırada silah seslerinin duyulduğu, ancak daha sonra durumun sakinleştiği belirtildi.
Kazakistan'ın ekonomi merkezi olan Almatı da Çarşamba günü de binlerce kişi belediye binası ile diğer hükümet binalarını basmış, yönetime ait bir birçok binadan alevler yükseldiği görülmüştü. Kısa bir süre için Almatı'da havalimanına da giren göstericilere polis ses bombası ve göz yaşartıcı gaz ile müdahalede bulunmuştu.
Kazakistan medyasının İçişleri Bakanlığı'na dayandırdığı bilgilere göre, gösteriler sırasında sekiz emniyet mensubu hayatını kaybetti, 317'si ise yaralandı.
ABD'den barışçı çözüm, BM'den itidal çağrısı
ABD, Kazakistan'daki gelişmeler karşısında barışçı çözüm çağrısında bulundu. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, "Bütün Kazaklardan anayasal kurumlara, insan haklarına ve internete erişim de dahil olmak üzere basın özgürlüğüne saygı duymalarını ve bunları savunmalarını talep ediyoruz" şeklinde konuştu.
Birleşmiş Milletler Sözcüsü Stephane Dujarric de uluslararası toplumun Orta Asya ülkesindeki gelişmeleri "kaygıyla" izlediğini belirterek, taraflara "itidalli olma, şiddetten kaçınma ve diyaloğu teşvik etme" çağrısında bulundu.
Avrupa Birliği'nden yapılan açıklamada da Kazakistan'daki protestoların kaygıyla karşılandığı belirtilerek, Kazakistan yönetimine barışçı protestolara ilişkin uluslararası yükümlülüklere uyma çağrısı yapıldı.
Dünyanın yüzölçümü açısından en büyük dokuzuncu ülkesi olan yaklaşık 18 milyon nüfuslu Kazakistan'ın Rusya ve Çin ile komşu olması ve zengin petrol yatakları, ülkeyi stratejik ve ekonomik açıdan önemli kılıyor. Eski Sovyetler Birliği'nin yıkılmasının ardından 1991'de bağımsızlığını kazanan Kazakistan'da zengin yer altı kaynaklarına rağmen halkın çoğunluğu yoksulluk içinde yaşıyor.
Otoriter bir şekilde yönetilen Orta Asya ülkelerinden Kazakistan'da büyük çaplı protesto gösterileri pek düzenlenmiyor. Göstericiler, hükümetin yanı sıra Cumhurbaşkanı Tokayev'in selefi Nursultan Nazarbayev'e karşı duydukları hoşnutsuzluğu da dile getiriyor. 1989-2019 yılları arasında ülkeyi yöneten 81 yaşındaki Nazarbayev, halen Kurucu Cumhurbaşkanı olarak ülkenin siyasetinde önemli bir rol oynuyor.
AP, Reuters, AFP, dpa/JD, BK
© Deutsche Welle Türkçe