Saruhan Oluç: Herkese seçimi kazanmak için ‘para dağıtacağız’ anlayışıyla açıkları büyüttüler

Yeşil Sol Parti (YSP) milletvekilleri aralıksız gelen zamları protesto etmek için Maliye Bakanlığı’nın önüne kadar yürüdü burada açıklama yaptı. YSP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, “Herkese seçimi kazanmak için ‘para dağıtacağız’ anlayışıyla açıkları büyüttüler. Bir önceki dönemdeki ekonomi politikalarını irrasyonel yani akıl dışı olarak nitelendirdi, Hazine ve Maliye Bakanı göreve başladığı anda ama kendisi aynı akıl dışı ekonomi politikalarını sürdürüyor." dedi

YSP milletvekilleri, iktidarın ekonomi politikalarını ve akaryakıt başta olmak üzere birçok kalemde yapılan zamları protesto etmek için bugün TBMM kampüsünün Dikmen kapısından çıkarak, yolun karşısında bulunan Hazine ve Maliye Bakanlığı önüne kadar yürüdü. YSP’li Milletvekilleri ‘Susma Sustukça Yeni Zamlar Gelecek, Hayaller Türkiye Yüzyılı Gerçekler Zam Yüzyılı’ yazılı dövizlerle Bakanlığın önünde açıklama yaptı. YSP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç şunları söyledi:

“Gerçekten bütün ekonomik dengeleri bozdular”

"Biliyorsunuz, Meclis Genel Kurulu, olağanüstü toplantıya çağırıldı. Bizler de vekil grubumuzla beraber bu olağanüstü toplantı için Meclis’e geldik. Grup toplantımızı yaptık ve grup toplantımızın çıkışında da zamları protesto eden dövizlerimizle beraber Hazine ve Maliye Bakanlığı yerleşkesi önüne geldik. Burada protestomuzu dile getirmek istiyoruz. Gerçekten bir laf var, ‘çarşambanın gelişi perşembeden bellidir’ diye… Bunun böyle olacağı çok belliydi. Bu iktidar AKP-MHP Cumhur İttifakı seçimlere giderken o kadar büyük bir ekonomik enkaz yarattı ki bu ekonomik enkazı hangi parti kazanırsa kazansın kaldırmak zorunda kalacak demiştik ve nihayetinde öyle oldu. Gerçekten bütün ekonomik dengeleri bozdular. Sadece seçim ekonomisi uygulamakla kalmadılar, seçim ekonomisi öncesinde de bütün makro ve mikro ekonomik dengeleri bozdular.

“Kaşıkla verip kepçeyle almanın en güzel örneğini bu iktidar günbegün sergiliyor”

Herkese seçimi kazanmak için ‘para dağıtacağız’ anlayışıyla açıkları büyüttüler. Cari açığı, dış ticaret açığını, bütçe açığını büyüttüler ve attıkları bütün adımlarla aslında işçinin, emekçinin seçimlerden sonra daha zor günler yaşamasının hazırlığını yapmış oldular ve seçimlerden sonra gerçekten karşı karşıya kalınan tablo da bunu ortaya koydu. Bu zamlar aslında seçim öncesindeki iktidarın ekonomi politikalarının sonucudur ve aynı iktidar şimdi ‘o ekonomi politikalarını değiştirdik, yeni ekonomi politikaları uyguluyoruz’ diyor. Yani bir önceki dönemdeki ekonomi politikalarını irrasyonel yani akıl dışı olarak nitelendirdi, Hazine ve Maliye Bakanı göreve başladığı anda ama kendisi aynı akıl dışı ekonomi politikalarını sürdürüyor. Çünkü hangi ekonomi politikası uygulanırsa uygulansın bu iktidar açısından ister akıl dışı ekonomi politikası ister akıl içi ekonomi politikası… Her iki ekonomi politikaları da sonuç olarak işçinin, emekçinin, emeklinin, dar gelirlinin, orta sınıfın, çiftçinin, köylünün, engellinin, kadının, gencin aleyhine olan politikalar oluyor. Yani kaşıkla verip kepçeyle almanın en güzel örneğini bu iktidar günbegün sergiliyor.

“OECD ülkeleri arasında Türkiye’yi gıda enflasyonunda birinci sıraya yerleştiren işte bu iktidardır”

Her gün zamlar sadece ekmeğe zam değil, benzine zam, motorine zam, şekere zam, gıda fiyatlarına zam, bu ülkeyi OECD ülkeleri arasında Türkiye’yi gıda enflasyonunda birinci sıraya yerleştiren işte bu iktidardır. Esas itibariyle ve bizler de bir kez daha Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın önünde bu yanlış ekonomi politikalarının bu işçinin, emeklinin lehine olmayan zamlarla her gün masasındaki ekmeği biraz daha küçülmesine yol açan ekonomi politikalarını protesto etmek için buraya toplandık.

“Bu iktidar kendini çok rahat hissederse, her gün daha fazla zam yapacak”

Bir kez daha söyleyelim, bu mücadeleyi sürdüreceğiz, elbette ki Meclis bu mücadelenin sürdürüleceği önemli bir alandır. Ama sadece Meclis’te bu mücadeleyi sürdürmek yetmez, toplumsal muhalefet örgütlerine, emek, meslek örgütlerine, odalara, toplumsal muhalefetin bütün unsurlarına, yurttaş inisiyatiflerine, sendikalara açık çağrı yapıyoruz: Hepiniz bir araya gelin. Emek mücadelesini, ekmek mücadelesini daha güçlü bir şekilde sürdürmek için bu mücadeleyi iş yerlerinden, mahallelerden, evlere kadar taşıyabilmek için mutlaka bir araya gelin. Bizler de siyasi partiler olarak sizin bu davranışınızı sizin bu tutumunuzu destekleyelim. Demokratik protesto hakkımızı hep birlikte kullanalım. Demokratik protesto hakkımızı kullanırsak, toplumsal muhalefet olarak, siyasal muhalefet olarak birlikte davranabilirsek o zaman bu zamlara dur demenin imkanları ortaya çıkar. O zaman bu akıl dışı ekonomi politikalarını durdurmanın imkanları ortaya çıkar. Dünyanın her ülkesinde, nerede zamlar topluma yönelik yanlış ekonomi politikaları uygulanıyorsa orada sendikalar, meslek örgütleri, sivil toplum kuruluşları, demokratik örgütler ve siyasi partiler buna karşı demokratik protesto haklarını kullanırlar. Susmayın, sustukça yeni zamlar gelecek. Bu mücadeleyi büyütelim. Aksi takdirde bu iktidar kendini çok rahat hissederse, toplumun bu zamlar karşısında herhangi bir tepkisinin olmadığın düşünürse her gün daha fazla zam yapacak. Yarattıkları ekonomik enkazı kaldırabilmek için yerel seçimlere kadar her türlü adımları atacaklar. Yerel seçimlerden sonra da güçlü bir işsizlik dalgasıyla bu toplum karşı karşıya kalacak. Bunu engellemenin yolu birlikte mücadeledir. Ortak mücadeledir. Zamlar karşısında sesimizi yükseltmektir. Meclis bu mücadelenin ayaklarından sadece birisidir. Ama sadece Meclis’le bu muhalefeti sınırlamak yeterli değildir.” (ANKA)

Politika Haberleri