Sedat Peker, Youtube'da yayınlıdığı yedinci videoda İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yla ilgili yeni iddialar ortaya attı. Soylu'nun TRT'deki yayını için "Vallahi ben inanıyorum Tayyip Abi bunları görecek. Ama bunu da anlamıyorum, bir İçişleri Bakanı, sinir kontrolü olmayan bir adama, televizyondan ‘karısının iç çamaşırlarının arkasına saklanan’ diyor. Biraz namus. Rahat ol, ben sana böyle bir şey demem. Utanmadan rezil ettin kendini. İnsanların bir parça saygısı varsa da o sözden sonra o da kalmadı" diyen Soylu, şöyle devam etti:
KÖFTECİ YUSUF KONUSU
"Bir de Köfteci Yusuf. Köfteci Yusuf konusu (Soylu'nun Bursa'daki köfteciye Peker çökecekti, engelledik iddiası) nedir anlatayım. Köfte yemedim Süleyman. Bizim atalarımızın sürgünüyle ilgili Bursa’nın Gürsu ilçesinde bir anma etkinliği yapıldı. Ben oraya geldim, duyuru yapıldı. 15 bin kişi parkın içinde, internet görüntülerine bakabilirsiniz, 15 bin kişi de yukarıda konuşma yapacağım yerde bekliyor. Ben oraya gitmeden önce, gidenler aradılar; 'Köfteci Yusuf var senin hayranın tanışmak ister misin?' diye sordular. Ayıp olmasın nezaketen tanıştık. Kapattık. Başka ne hayatımda Köfteci Yusuf gördüm, ne köfte yedim ne bir şey yaptım. Sonra bu 4 arkadaş kim biliyor musunuz? Bir tanesi Afyon’un en zengin ailesi. Bu arkadaşlar demişler Köfteci Yusuf’a ‘Bizim et kesim yerimiz var, onu alır mısın? Değeri bu kadar, eksper değeri, biz sana daha ucuza verelim...’ Bu da, bunlar benim yakın diye çekinmiş birine demiş, emniyete gitmiş. Benim ne adım var ne sanım var ne de haberim var. Ben Köfteci Yusuf’un köftesini ne yapayım?
"AKRABAMA BASKI YAPIYORSUN"
Sen oralara geldin de bizi yönetiyorsun ya. Yaktın bizi, kendini yaktın, her şeyi yaktın, biraz sonra alev alev yanma dönemi başlıyor. Yanacaksın. Elime düştün, seni öyle küçük edeceğim ki kibrit kutusuna sığacaksın, cezaevi kesin ilerleyen zamanlarda ama kibrit kutusuna sığacaksın.
Bizim akrabaya baskı yapıyorsun açıklama yapsın diye. Akraba makraba ayırmadım herkes kayıt altında. Reşat Baba, severim sayarım. Allah’a yemin olsun bir şeyler mırmır ediyor muşsun, paran çok, işin iyi, sakın böyle bir hataya düşme...
Bir de gazetecilere operasyon yaptırmışsın, komikliğe bak. Gazetecilerin HTS kayıtlarını, telefon trafiklerini açıklamıyorsun? Kaç kere konuşuyorsun? Devletin bakanısın neden facetime’dan, WhatsApp’tan, niye müdürünün telefonundan konuşuyorsun gazetecilerle, Reşat babayla, onla bunla...
MAKAMDAN AYRILDIĞINDA YÜZLEŞECEĞİZ
Sana sözüm olsun, bugüne kadar üzdüğün bütün çocuklar ve onların anneleri için devletin o şerefli makamından ayrıldığında bir gün yine yüzleşeceğiz, bu dünya böyle sürmez. Kolpacı, alıp gelsene düşkün Abdulkadir’i.
Bir de beni seven insanları toplayıp böyle zulüm etmeyi planlıyor muşsun, Allaha yemin olsun sülü, şurayı oku (Arkasındaki tahtadaki şema; İran-Mersin-Sabiha Gökçen Havalimanı yazan), Suriye ile kalmaz o tarafa geçeriz, o zaman öyle şeyler olur, devletin aleyhine söylemem uluslararası hukuk önümde, ama beni seven insanları toplayıp ezip döveceklermiş, yapın, kibrit kutusuna sokacam sizi, adam nasıl küçülüyor göreceksiniz.
ÇEVRE BAKANLIĞI İDDİASI
Senin akraban var ya Ankara'da, Sadık Soylu. Bir iş merkezi var yine Ankara'da Next Level diye geçiyor. Bu devletin bir yeri. Şimdi bakanlığın tüm yüksek bürokratları orada, tüm işadamları orda. Murat Kurum mu yönetiyor Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nı, Sadık Soylu mu? Bir de Erdal Kayapınar var, bakanlığın mekansal planlama genel müdürü. Bu adamla ilgili FETÖ soruşturması varmış, o nasıl kapandı. Soruşturma kapandı? Sayın savcılar siz delil mi istiyorsunuz, kameralar var, bu Sadık Soylu'nun resmi bir unvanı yok, devletin bakanlığa ait resmi binasında nasıl oturuyor müsteşar gibi, bakan gibi... Neden işadamları ile devletin görevlileri orda. Sayın savcı bir yazı yazacaksın, HTS kayıtları gelsin diye, hangi bürokratlar bu adamın yanına gidip geliyor, hangileri arıyor. Ben iddia ediyorum, Murat Kurum'u o kadar aramıyorlardır.