Gülsen Solaker
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ardından İttifak ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile bir araya gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in "normalleşme" sürecinde diğer partilerle de bir araya gelmesi planlanırken, Erdoğan'ın iadeiziyareti için ise Özel'in ilk turunun tamamlanmasının beklendiği belirtiliyor.
Özel, 2 Mayıs'ta Erdoğan ile AKP Genel Merkezi'nde bir araya gelmesinin ardından 7 Mayıs'ta da Bahçeli'yi TBMM'deki makamında ziyaret etti.
CHP'li farklı kaynaklardan edinilen bilgilere göre CHP lideri daha önce Erdoğan'a ilettiği sorun alanlarının büyük bölümünü Bahçeli'ye aktararak, bu kapsamda emeklilerin ve asgari ücretlilerin sıkıntısı, hak ihlalleri, hasta tutukluların durumu gibi konuları masaya getirdi.
Bu arada şu anda "ihtiyatlı bir iyimserlik" içinde olan CHP tarafında iktidarın bazı konularda somut bir açılımda bulunmaması durumunda sürecin ilerlemesi zor görülüyor.
Sinan Ateş cinayeti konuşuldu
Bahçeli ve Özel arasında baş başa ve yaklaşık 45 dakika gerçekleşen görüşmenin ardından Özel kurmaylarına görüşmeye dair bilgi verdi. Verilen bu bilgiye göre Özel görüşmede eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş cinayeti ve hazırlanan iddianame ile ilgili görüşlerini aktardı ve ayrıca Ayşe Ateş'in bir önceki gün kendisine verdiği mesajları da Bahçeli'ye aktardı.
CHP lideri Özel, Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş ile Pazartesi günü Meclis'te görüşmüştü.
CHP'li kurmaylara göre Özel, Bahçeli ile görüşmesinde Ayşe Ateş'in cinayetten sonra yaşananları ve aile olarak içinde bulundukları durumu kastederek "Devlet Bey'in bu işlerden haberi olsaydı bunlara izin vermeyeceğine inanıyorum. Demek ki bizim durumumuzu bilmiyor, olan bitenden de haberi yok" sözlerini iletti. Bahçeli'nin ise yorum yapmadığı belirtildi.
Bahçeli'nin grup toplantısında "yargılama sürecinin derhal başlatılması" yönündeki açıklamasının ardından Sinan Ateş cinayetine ilişkin iddianame Özel-Bahçeli görüşmesinin ardından dün akşam kabul edildi.
Görüşmede anayasa değişikliği çalışmaları ya da Gezi tutuklularından Osman Kavala'nın durumu gibi konuların gündeme gelmediğini söyleyen CHP'li kurmaylara göre 28 Şubat davasından yargılanan eski TSK mensupları dahil hasta tutukluların durumu da konuşuldu.
Özel, dünkü grup toplantısında Bahçeli ile görüşmesindeki her hususu paylaşamayacağını söyleyerek şunları kaydetmişti:
"Görüşmede konuşulan her hususu bu kürsüden paylaşacak değilim. Ancak Sayın Bahçeli'yle seçim sonuçlarını samimiyetle değerlendirdiğimizi, tebriklerini kabul ettiğimizi paylaşabilirim. Dış politikada, Kıbrıs ve Filistin konuları başta olmak üzere Türkiye'nin dış politikasını hangi gözle gördüğümüzü kendisiyle paylaşma, CHP'nin burada ana muhalefet partisi olduğunu, ancak yurt dışında Türkiye partisi olduğunun altını bir kere daha çizdim. 10 bin liralık emekli maaşıyla geçinmenin imkansızlığı konusunda görüşlerimizi ifade ettik. Asgari ücrete Temmuz'da zam yapılmamasının yaratacağı sıkıntıyı karşılıklı konuştuk. Atanmayan öğretmenlerden staj mağdurlarına, kademeli emeklilikten uzman çavuşların sorunlarına kadar pek çok konuda görüş alışverişinde bulunduk. Kendilerinin pek çok husustaki olumlu katkıları ve elbette farklı düşündüğü konuları dikkatle dinledik, not aldık."
Normalleşme nasıl sürecek?
Siyasette "yumuşama" ya da "normalleşme" olarak adlandırılan bu süreçte Özel'in ziyaretlerinin bundan sonra da devam etmesi bekleniyor.
Bu kapsamda Özel'in önümüzdeki günlerde haftada bir kez bir partinin lideri ile görüşmesi düşünülüyor ve ilk olarak İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu ve DEM Parti'ye iadeiziyaret planlanıyor.
Erdoğan'ın "kısa sürede yapmak istediğini" söylediği CHP'ye iadeiziyaretinin ise birinci turun bitmesinin ardından olması bekleniyor.
Bu arada CHP yönetiminde Erdoğan ile görüşmede gündeme getirilen ancak kamuoyuna şu anda açıklanmak istenmeyen bazı konularda iktidarın adım atması beklentisi bulunuyor. Ancak bu konu başlıklarının açıklanması sürece zarar verebileceği endişesiyle açıklanmıyor.
DW Türkçe'nin Erdoğan-Özel görüşmesine dair CHP'li yetkililerden edindiği bilgiye göre Erdoğan her ne kadar görüşmede çok sıcak davranmış ve atmosfer olumlu bir seyirde ilerliyor görünse de bazı başlıklarda iktidar tarafından "somut bir açılım" yapılmadığı takdirde sürecin ilerleyeceği düşünülmüyor.
Öte yandan liderler düzeyinde başlayan bu sürecin bakanlar düzeyinde devam etmesi de gündemde. CHP'nin önümüzdeki günlerde farklı kabine üyeleriyle görüşmeler yapması planlanıyor ve bu çerçevede ilk olarak belediyelerin borçları ve diğer sorunları ile ilgili olarak CHP'nin Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Zeybek Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki'den randevu talep edecek.
Benzer şekilde Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'yla da görüşmeler yapılması planlanıyor.
Erdoğan'ın planlarına karşı ne yapılacak?
Bu arada Bahçeli ile Özel'in görüşmesinde CHP'nin eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu döneminin de gündeme geldiği öğrenildi.
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın'a göre Bahçeli "Kemal Bey benim sınıf arkadaşımdı. Kendisini severim. Ama pek hareketli olmayan bir politika yürüttü. Sizinle birlikte CHP de artık hareketlendi. Görüyorsunuz kapının önü gazeteci dolu. Bu durum hareketi başlatana yarar" yorumu yaptı.
Kamuoyundaki bu sürece dair tartışma konularından birisi Cumhur İttifakı'nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'a karşı Özel'i ön plana çıkartarak, CHP içinde bölünme yaratmayı amaçladığı olmuştu. CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır'ın, "Ben Erdoğan'ın yerinde olsam Özgür Özel ile yarışmak istemem" ifadesini kullanması da tartışmaları alevlendirmişti.
DW Türkçe'nin konuştuğu bir CHP'li yetkili "Erdoğan bunu tabii ki yapmak ve bu süreci kendi yararına kullanmak isteyecektir. Bu çok doğal. Bunu yaptırmamak ise bizim elimizde. Tabii ki bazı şeyleri amaçlamış olabilir, biz de biliyoruz neleri amaçladığını" diyor.
Özel de 2028 Cumhurbaşkanlığı seçimindeki adaylık tartışmaları ile ilgili olarak dünkü grup toplantısında önemli mesajlar vermişti. "Aday tartışmaları başlatmanın CHP'nin ivmesini düşürmek ona çelme takmaktan başka bir gayesi yoktur" diyen Özel, şunları söylemişti:
"Hazır birinci partiyken işler yolunda gidiyorken, bir seçim yeni geride kalmışken, gelecek seçime daha zaman varken aday tartışması dostumuz tarafından iyi niyetle yapılsa da bazı kötü niyetliler tarafından kışkırtılmaya çalışsa da hiçbirimize faydası olmayan bir tartışmadır. CHP Genel Başkanı olarak kendi adaylığımı dayatmak CHP'nin tarihi bir fırsatı kaçırmasını sağlamak, CHP'nin birilerinin tükenmekte olan iktidarına tekrar fırsat vermek gibi bir hata yapmayacağımdan herkes emin olsun."
Bu arada gazetecilere sürece ilişkin değerlendirmelerde bulunan Günaydın da parti içinde ikilikler yaratmaya çalışıldığını kendilerinin de gördüğünü ifade ederek, "Bu işi yapmaya çalışıyorlar. Ama biz buna düşecek bir takım değiliz" ifadelerini kullandı.