Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın isteği üzerine harekete geçen AKP kurmayları, “hayati tehlike” oluşturdukları gerekçesiyle başıboş sokak köpeklerinin ilaçla uyutularak öldürülmesini öngören yasa teklifi için çalışma başlattı. Buna göre 30 gün boyunca sahiplenilmeyen köpekler, iğne ile ilaç verilerek uyutulacak. Uyutulan köpeklerden boşalan barınaklara alınacak yeni hayvanlar için de aynı süreçler işletilecek.Tasarıya tepkiler çığ gibi büyüdü. Sosyal medya kullanıcıları, gazeteciler, yazarlar, aktivistler hayvanların öldürülmesine karşı çıktı:
Gazeteci Mehmet Y. Yılmaz: Sahipsiz kedi–köpek nüfusunun aşırı artışının yaratacağı sakıncaları önlemenin yolu, kısırlaştırmadan geçiyor, öldürmekten değil. Belediyelerin görevlerinden biri de budur. Bugün kedi–köpek kısırlaştırmak için ayrılacak bütçe, gelecekte kentleri saracak kemirgenlerle mücadele için harcanması gereken bütçe ile kıyaslanmaz bile...
Gazeteci Hakan Aksay: Hayvanlar da bu hayatın bir parçası, bir sahibi; hem hayatın, hem de gezegenin. Her şey bize ait değil bu dünyada...
Sanatçı Sezen Aksu: Neden benim sevgili ülkemde çare ararken akla ilk yok etmek gelir…
Sanatçı Tarkan: Vicdanımızı da, can dostlarımızı da uyutamayız.
Erdal Beşikçioğlu: Oyuncu ve Etimesgut Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu da aşağıdaki görseli paylaşarak tepkisini gösterdi.
Akademisyen Can Candan: Sahipsiz sokak hayvanı diye bir şey yoktur. Sokaktaki evcil hayvanların sahibi kamudur, yani biziz. Kamunun yetkilendirdiği kamu gorevlilerinin görevi sokaktaki evcil hayvanların hayatını, sağlığını korumak, onlara bakmaktır. Onları öldürmek değil! Buna kesinlikle rızamız yoktur!
Eski milletvekili Reha Çamuroğlu: Hayvanlarımızı katletmek için TBMM'ye getirileceği söylenen yasa teklifine evet oyu verecek milletvekillerini hayat boyu unutmayacağıma, yüzlerine bakmayacağıma yaşayan ölü sayacağıma yemin ederim.
Sunucu Ersoy Dede: Belediyeler adam gibi işini yaparsa sokak köpekleri sorun olmaktan çıkar. Ama vahşi çözüm önerisi ile lobi yapanlar var. Kendi sokağımdaki köpekleri uyutmak üzere almaya gelen olursa evvela beni alması gerekecek.
Hukukçu Ersan Şen: Bu mudur, Türk Milleti’nin ve onu temsil eden Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bulduğu çözüm? Yapman gereken kısırlaştırmayı, aşılamayı bir plan dairesinde gerçekleştirme, üretim çiftliklerini denetleme, hayvan satışına internetten bile izin ver, ondan sonra ağzı olup dili olmayan bu masumların ortadan kaldırılmasını çözüm olarak sun, pes doğrusu. Çözüm olarak sunulan yöntemin, dinimizde ve kültürümüzde yeri yok! Geçmişte, 1900’lü yılların başında denenmiş ve çözüm olmamış. (Kısa Dalga)