Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in açıkladığı kamuda tasarruf tedbirleri kapsamında, kamuda uygulanacak istihdam sınırlaması Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS)’ye hazırlanan ve atanıp memur olma hayali kuran binlerce gencin tepkisine neden oldu. KPSS kursuna giden ve uzun yıllardır atama bekleyen üniversite mezunları, morallerinin bozulduğunu söyledi.
‘Herkesin umudu boşa düştü’
Rehberlik ve psikolojik danışmanlık mezunu olan ve geçen yıl KPSS’de Türkiye 95’incisi olan Muhammed Reşat Taşer, hem atama beklediğini hem de KPSS kursunda öğretmenlik yaptığını söyledi.
Taşer, "Ben hem geçen sene sınava girdim hem bu sene atama bekliyorum. Hem de KPSS hocalığı yaptığım için bu sene sınava girecekleri hazırlıyorum. Bu kurumda yaklaşık burada 2 bine yakın öğrenci var. Özellikle bu hafta hepsinin morali çok bozuldu. Sonuçta sınava 2 ay gibi bir süreç kaldı ama iki ay kala zaten olacak mı olmayacak mı gibi kaygıları varken bir de böyle bir sayının düşüklüğü söz konusu olunca hepsinin umudu boşa düştü" dedi.
‘Büyük bir hayal kırıklığı yaşıyorlar’
Gençlerin en ümitli olması gerektiği dönemde büyük bir hayal kırıklığı yaşadığını belirten Taşer, şunları söyledi:
"Şu zamana kadar çok iyi çalışan öğrencilerimden bu hafta direkt olarak çalışamadılar. Sonuçta bir şey yapabilmek için moral lazım. Hem bir sene çaba gösterip hem de üzerine hiçbir sonuç elde edememek, bir sene gençliklerinden gitmesi hem ülkemiz için hem onlar için zaman ve maddi kayıp oluyor. Özel sektörde de zaten asgari ücretten kaynaklı çok umut verici bir çalışma şatları yok. Kendilerini zorlayıp memur olmak istiyorlar ama o yolun da onlar için kapanmış olması hayatlarında bir şey yapma imkanı bırakmıyor. Bu da ister istemez ümitsizliğe sevk ediyor ki en ümitli olmaları gereken çağda oldukça büyük bir hayal kırıklığı yaşıyorlar. Tasarruf tedbirleri mutlaka olmalı ama bu gençlerimizden kısıtlamak değil çok daha büyük, gösterişli harcamalarımız var. Ödenmeyen, sıfırlanan vergiler var. O yollarla bu şekilde tasarrufa çabalamaları bizim için çok daha iyi olur. Elimizdeki ümidi almamaları bizim için çok daha iyi olur."
'Bu karardan sonra psikolojisi bozulan var'
Uluslararası ilişkiler bölümü mezunu Oğuzhan Öztürk ise şunları söyledi:
"Özellikle bizim bölümümüz olarak söylüyorum, uluslararası ilişkiler bölümü KPSS’nin A kadro bölümü olarak geçiyor. A kadro dediğimiz kısım da vergi müfettişleri uzman yardımcılığı gibi alanları olan bir bölüm. En çok atama yapılması gereken bir bölümken böyle bir tasarruf paketinden sonra B kadrolardan ziyade A kadro çok etkilendi. Ümidimiz kalmadı. Birileri emekli olacak ki biz onların yerine geçelim. Birileri emekli olacak mı olmayacak mı bilmiyorum. O da bizim ümidimizi kırıyor. KPSS’ye hazırlanmayı bırakan çok insan var dershane ortamında görüyoruz, kendi ortamımızda görüyoruz. Özellikle bu kararlardan sonra psikolojisi bozulan...Çünkü bir emek veriliyor. Bu emeğin karşılığını alamayacağını biliyorsun. Öğretmenlere 'mülakat kaldırılacak' dendi. Seçimin en büyük vaadi buydu. Kaldırılmayacağı konuşuluyor. Bunlar gençleri kandırmaktan ziyade bir şey değil. Dört yıl sonra bir daha seçim var. Bu karardan kesinlikle dönülmeli. Ama dönülmeli derken bile ümit yok. Dönülmeyeceğini biliyorum. Öğretmenler özel okullarda çok komik rakamlarla işe başlıyorlar. KPSS’yi geçerlerse ve sözde mülakatı geçerlerse bu insanlar 50-60 bin alacakken sırf o sistemden çıkamadıkları için 13 bin lira alıyorlar."
‘Yanlış politikaları genç insanların ödememesi gerekiyor’
Özel sektörde İngilizce öğretmenliği yapan aynı zamanda KPSS kursuna giderek sınava hazırlanan Erdem Gelmez, "Bulunduğum konum itibarıyla ben aynı zamanda çalışıyorum. KPSS’ye de istediğim kadar vakit ayıramıyorum. Sınıfta çok genç arkadaşlar beraberim. Onların buna ihtiyacı var. Yanlış ekonomi politikalarını halkın ve genç insanların ödememesi gerekiyor. Bazı tasarruf paketi, tedbirleri halkın sorumluluğunda olan şeyler değil. Dolayısıyla bu genç insanların hepsinin umutları hayalleri var. Bunları belli zamanlar belli rakamlarla alaşağı etmek onlara biraz haksızlık gibi geliyor" dedi.
‘Umut aşılaması gerekirken umutsuzluğa sevk ediyor’
Gelmez konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"Ben tecrübeli bir öğretmenim. 20 yıla yakın özel sektörde tecrübem var. Bu tecrübeyi ben devletteki ihtiyacı olan çocuklara aktarmak istiyorum. Bizim gibi öğretmenler de devlette var olmak istediklerinde, devlete hizmet etmek istediklerinde bu da bu gibi paketlerle aslında bir nevi kendi yalanlarını örtmek amaçlı insanlara dayatılıyor. Yapacak bir şey yok. İnsanlar sadece tepki vererek dile getirecekler. Ama seçim olmadığı için yakın zamanda bunlarda değişiklik beklemiyorum. Uzun süreçte seçim zamanları bu sayılar tekrar gözden geçirilecektir oy kaygısıyla. Şu an girdiğim sınıfta dahi var. Ben öğrenci olarak giriyorum. Şu anda sınıfta buna bel bağlayan, buna göre planlarını yapan arkadaşlar var. Muhteşem bir moral bozukluğu var. Bazıları gelmeyi bıraktı. Bazıları çalışmayı bıraktı. Devletin insanlara umut aşılaması gerekirken umutsuzluğa sevk ediyor."