Türk-İş genel sekreteri ve Türk Metal Sendikası genel başkanı Pevrul Kavlak, Eskişehir'de düzenlenen etkinlikte Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin'e seslendi.
Kavlak, 2023 yılının 8 bin 506 liralık asgari ücretinin kendilerinin içine sinmediğini belirterek milyonlarca insanın yüklediği sorumluluk gereği masadan kalktıklarını ifade etti.
Türk-İş yöneticisi, maaşlardan kesilen vergi dilimlerinin azaltılması gerektiğini belirterek asgari ücret toplantılarında vergi oranlarıyla ilgili değişiklik talep ettiklerini, Türkiye'de ücretli çalışanların üzerinde ağır vergi yükü olduğunu ifade etti.
'Sabit değil azalan gelirli'
Kavlak, şöyle devam etti: "Yılın başında aldığımız net ücret, vergi kesintileri nedeniyle ilerleyen aylarda giderek azalıyor. Her geçen yıl bizim ücretlerimizden eksiliyor. Eskiden ücretliler sabit gelirli olarak anılırdı, bugün bu vergi sistemiyle artık biz azalan gelirliyiz. Maalesef azalan gelirliyiz. Adil bir vergi sistemi istiyoruz. Vergi oranlarında, gelir vergisi tarifesinde emekçiler lehine düzenleme istiyoruz. İşte o masada bunların mücadelesini vermeye gayret ettik. Konuyu kamuoyunun gündemine taşıdık. O da yetmedi Türk-İş olarak bu konuda düzenleme yapılmasını talep eden bir mektup kaleme aldık. Tüm siyasi parti liderlerine, TBMM'ye, Plan Bütçe Komisyonu'na, ilgili herkese gönderdik.
'Meydanlara çağıracağız'
Bu çabalarımız bununla sınırlı kalmayacak, bunu herkes bilsin. Adil bir vergi düzeni gelene kadar her kapıyı çalacağız, ilgili herkese gideceğiz. Ne gerekiyorsa yapacağız. Bunlar da yetmezse ne yapacağız biliyor musunuz? Sizi meydanlara çağıracağız" dedi.
'Her desteği veririz'
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin'in maaşlardan kesilen vergi dilimleriyle ilgili çalışma yürütüldüğüne ilişkin açıklamasını hatırlatan Kavlak, bu konuda her türlü desteği vereceklerini söyledi.
Konuyu yakından takip ettiğini ifade eden Kavlak şunları dile getirdi: "Biz bu konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz. Ve bu konuda kendisine her türlü desteği de vereceğiz. Eskişehir'den, buradan ilan ediyorum. Yeter ki biz yılın başında ocakta aldığımızı aralıkta da alalım. Ücret kaybına sebep olmasın. Biz emek örgütleri olarak adil bir bölüşüm, hakça bir paylaşım için varız. Var olmaya da devam edeceğiz. Bizim gerçeğimiz bir yandan ülkemizin büyümesi, güçlenmesi, ilerlemesi, bacaların tütmesi, çarkların dönmesi olduğu kadar barış içinde, huzurlu ve mutlu insanların yaşadığı bir Türkiye'de birlikte üretmek, birlikte kazanmak umududur. Bunun yolu da örgütlü olmaktan, sendikalı olmaktan, özgür toplu pazarlık sistemi içinde üretmekten, hakça paylaşmaktan geçmektedir." (DHA)