Gıda enflasyonu vatandaşı sağlıksız yemeklere mahkum ediyor

Taklit ve tağşiş ürünler gözleri yeniden gıda enflasyonuna çevirdi. Gıda fiyatlarındaki yüksek artışlar, vatandaşı sağlıksız seçeneklere de mahkûm ediyor.

Kısa Dalga - Tarım ve Orman Bakanlığı yaptığı denetimler kapsamında taklit ve tağşiş yapanlara dair listeleri her gün güncelliyor. Son yapılan testler ise gündemden düşmüyor.

Ekonomim'den Şeyda Uyanık'ın haberine göre Antep fıstığı yerine ay çekirdeği, dana köfte yerine deri dokusu, lahmacun içinde tavuk taşlığı, zeytinyağına farklı yağların eklenmesi gibi ürünler tespit edildikçe tartışmalar da artıyor.

Son günlerinde gündemde olan konuların başında taklit ve tağşiş ürünlerde görülen domuz, kanatlı eti gibi katkılar olması gözleri bir yandan gıda enflasyonundaki artışa çevirirken, verilerde lokantaların gıdanın üzerinde pahalılaşan tek alan olması dikkat çekiyor.

Skimpflasyon mu?

Geçen yıllarda enflasyondaki artışla ünlü iktisatçı Mahfi Eğilmez’in gündeme getirdiği ve tüm Türkiye’nin artık aşina olduğu shrinkflasyon, skimpflasyon ve greedflasyon terimleri enflasyonist ortamda tüm dünyada ortaya çıktı.

Shrinkflasyon, ürünün fiyatını değiştirmeden boyutundaki azalmayla gizli bir zam niteliğinde açıklanabilirken, skimpflasyon ise kalitedeki bozulma oluyor. Burada üründen kasıt bir gofretin içeriğindeki katkı maddelerinin artması, hizmet kalitesinin ya da içeriğinin azalması, bir etin içine katılan ve beyan edilmeyen daha uygun fiyatlı ve insan sağlığına zararlı ürünler olabiliyor.

Greedflasyon da Türkiye’de “dolar yükselmedi, asgari ücret artmadı ama fiyatları yükseliyor” denilen kapsamda yer alıyor. Fiyat algısının bozulduğu bir ortamda, satıcıların yüksek kâr amacıyla keyfi şekilde fiyat artışı olarak görülüyor.

Lokanta enflasyonu birinci, gıda enflasyonu ikinci


Türkiye’de son 10 yılda lokanta ve otellerden sonra TÜİK’in TÜFE verilerine göre en çok artış gıda ürünlerinde oldu. Son bir yılda enflasyon Eylül 2024 verilerine göre yüzde 49,38 oranında artarken, gıda enflasyonu yüzde 43,72 arttı. 2020 yılında bu yana gıda enflasyonu yüzde 525,81 oranında artış gösterirken, genel endeksin yüzde 429,36 oranındaki artışın üzerinde oldu.

2018 yılına göre bakıldığında Türkiye’de gıda enflasyonu yüzde 687,82 ve son 10 yılda da yüzde 1205,37 oranında artış gösterdi. Aynı dönemde genel fiyatlar düzeyi yüzde 936 artış gösterirken, en yüksek artış lokanta ve otellerde yüzde 1385,83 seviyesinde gerçekleşti.

Dar gelirli ailelerin kaçınılmaz alışverişi


Gelir dağılımında dar gelirli ailelerin gıda enflasyonuna daha çok maruz kaldığı biliniyor. Bu da bir yandan hissedilen ve algılanan enflasyon kavramını değiştiriyor. Ancak son 10 yılda fiyatı en çok artan grupların başında lokanta ve oteller gelirken, gıdanın ikinci sırada gelmesi de dar gelirli kesimin uygun fiyatlı yiyecek arayışında sağlıksız seçeneklere maruz kalmasına neden oluyor.

(Haber Merkezi)

Ekonomi Haberleri