Kısa Dalga - AKP eski İzmir İl Başkanı Ömür Kabak, X (Twitter) hesabından yüksek ezan sesine tepki gösterdi.
Kabak, yaptığı paylaşımda İzmir Valiliği ve Valisi, İzmir İl Müftülüğü, Çiğli Kaymakamlığı, Diyanet ve Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ı etiketledi.
Aynı zamanda gezgin olan ve "Dünya Turu Seyir Defteri" kitabını yazan Ömür Kabak şöyle dedi:
"Ezan sesi Allah için ibadete çağrı yapan İslamın sesi mi, yoksa minik bebekleri her gün 5 defa derin uykusundan uyandıran, ağlatan cazgır gürültüsü mü? Artık sabrımız kalmadı; bu yüksek sesli bağırtıyı lütfen kısın. 11 aylık bebeğimizi her seferinde uyandırıyor. Etrafta daha yüzlerce bebek, yaşlı ve hasta var. Evimiz İzmir Çiğli Evka 2'de Çifte Minareli Cami ile Burak Camisi arasında, her ikisine 600'er metre uzaklıkta."
Kabak, aynı mesajın devamında İzmir Belediyesi ve İzmir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Çiğli Belediyesi ve Belediye Başkanı Onur Emrah Yıldız'ı da etiketleyerek şöyle dedi:
"Bu konuda özel görev ve yetkisi olmasa da belde halkının huzur ve mutluluğu için seçilmiş olan belediye başkanlarımızdan da devlet katında girişim ve ilgi bekliyoruz."
Çiğli Belediyesi'nden cevap
Çiğli Belediyesi'nin X (Twitter) hesabından Ömür Kabak'a verilen cevapta şöyle denildi:
"Merhaba, öneriniz ilgili Müdürlüğümüze iletilmiştir. İlginiz için teşekkür eder, Çiğli Belediyesi olarak sağlıklı günler dileriz."
2010'da AKP'den istifa etmişti
13 Aralık 2010 tarihli Hürriyet'te yer alan habere göre, 12 Eylül 2010 referandumu öncesinde Ömür Kabak, İzmir'de "Evet oyları hayır oylarından az çıkarsa istifa ederim" demiş ve referandumun ardından istifa dilekçesini vermişti.
O dönem Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan, 12 Eylül referandumundan tam üç ay sonra 12 Aralık'ta Kabak'ın istifasını kabul ettiğini duyurmuştu.
Görevinden istifa eden AKP İzmir İl Başkanı Ömür Kabak da yaptığı basın açıklamasında Genel Merkez'in isteği ile görevi bıraktığını belirterek, sözünü tutmuş olmanın sevincini yaşadığını ifade etmişti:
“12 Eylül gecesi referandum sonuçlarını alınca, Genel Merkez’e istifamı sözlü olarak sundum. Bana bir değerlendirme yapacaklarını o zamana kadar görevime devam etmemi istediler. Bu süre içinde Genel Merkez'e benimle ilgili bazı iddialar gitti. O konuda da araştırma yapıldı. Ancak cuma günü bu süreç sona erdi. Benden istifamın kabul edildiği ve istifamı yazılı vermem gerektiği söylendi. 12 Eylül referandumuyla ilgili söylediğim ‘istifa edeceğim’ sözünü görünüşte de olsa tutamamak beni acıtıyordu. Bu istifa o sözümün yerine gelmiş olması açısından önemli." (Haber Merkezi)