Kısa Dalga - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dün AKP’li Alpay Özalan’ın TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık’a saldırısı sonrası yaşananları değerlendiren bir açıklama paylaştı.
Muhalefeti eleştiren Bahçeli, Can Atalay konusunun tamamen kapandığını belirterek, saldırıya uğrayan TİP Milletvekili Ahmet Şık için ise “Kürsü masuniyetini maksatlı ve marazi şekilde çarpıtan TİP’in devlet ve millet muhalifi bir milletvekilinin nefret saçan sivri sözleri tansiyonu kanama noktasına kadar çıkarmıştır” dedi.
Yazılı açıklamasında Meclisin öneminden ve 15 Ağustos’ta Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın katıldığı oturumdan söz eden Bahçeli sonrasında sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kanunsuzluğa geçit verilmedi”
“Hakkında kesinleşmiş mahkumiyet kararı olmasına rağmen TİP’li Can Atalay’ı cezaevinden çıkarıp Meclis’e taşımak isteyen siyasi provokasyon mekanizması bütün tahrik ve tertibiyle ortalığı karıştırmıştır. Kürsü masuniyetini maksatlı ve marazi şekilde çarpıtan TİP’in devlet ve millet muhalifi bir milletvekilinin nefret saçan sivri sözleri tansiyonu kanama noktasına kadar çıkarmıştır.
Fakat kahırdan lütuf doğmuş, gölgelenmiş Gazi Meclis’te şafak sökmüştür. Nitekim Can Atalay konusu tamamıyla kapanmıştır. DEM’lenmiş CHP’nin maskesi bir kez daha düşmüştür. Anayasa’ya aykırı işlem tesis eden, kendi içtihatlarını hiçe sayan Anayasa Mahkemesi’nin laçkalaşmış hak ihlali kararı Türk milletinin iradesiyle çöpe atılmış, kanunsuzluğa geçit verilmemiştir.
“MHP katılmadı, çünkü…”
Milliyetçi Hareket Partisi, baştan ayağa sulandırılan ve asıl bağlamından kopartılan Can Atalay meselesinin görüşüldüğü Meclis oturumuna katılmamıştır.
Çünkü DEM’lenmiş CHP’nin, marjinalleşmiş TİP’in, PKK aparatlarının, Türkiye ve Türk milleti aleyhine periyodik kararlar alan Anayasa Mahkemesi’nin nasıl bir tezgahın faili olduklarının apaçık deşifresi görülsün istenmiştir.
“Takdire şayan bir duruşla haksızlığa, hukuksuzluğa ve eşkıyalığa müsaade edilmedi”
Ayrıca tezahür eden önemli bir sonuç ise şudur: Cumhur İttifakı’nın kurucularından AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi olmadan da gereğini yapmış, takdire şayan bir duruşla haksızlığa, hukuksuzluğa ve eşkıyalığa müsaade etmemiştir.
Küçük ortak nerede diyenler ağızlarının payını almış, biz olmadan da milletimizin beklentisine müzahir bir karar alınmıştır. Bunun yanı sıra dünkü oylama Türkiye’nin birinci partisi olarak AK Parti’yi tekraren işaret ve teyit etmiştir.
“Kara propagandanın silinip atıldığına şahit olundu”
31 Mart 2024 Mahalli İdareler Seçimlerinden sonra DEM’lenmiş CHP’yi parlatanlar, ‘birinci parti, anketlerde açık ara önde’ masalını devamlı surette anlatanlar Can Atalay kararıyla kara propagandanın silinip atıldığına bizatihi şahit olmuşlardır.
AK Parti’nin emin, güçlü ve kendine güven duyan adımlarla mücadelesini sürdüreceğine, 2028 seçimlerine kadar Cumhur İttifakı çatısı altında ihtiyaç duyulan zincirleme reformları hayata geçireceğine inancım tamdır.
“Gündemde seçim yok”
Bilinmesini özellikle arzu ederim ki, Türkiye’nin gündeminde seçim yoktur. Herkes siyasi ve ideolojik hesabını bu şaşmaz gerçeğe muvafık yapmak durumundadır.
Küçük ortak diyerek bize karşı tariz dolu ifadeler kullananlara diyeceğim odur ki, millet bizi nerede görmek istiyorsa biz oradayız. Cumhur İttifakı olarak yolumuza azim ve inançla devam ediyoruz.”