Kısa Dalga - Ankara'da, 10 Ekim 2015’te düzenlenmek istenen “Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi'nde", IŞİD'in bombalı saldırısı sonucu 103 kişi hayatını kaybetti, yüzlerce kişi de yaralandı.
Katliamın 10. yılında EMEP milletvekilleri Sevda Karaca ve İskender Bayhan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın yanıtlaması talebiyle MİT ve IŞİD arasındaki ilişki soruldu.
Konuyla ilgili açıklama yapan Karaca ve Bayhan, IŞİD üyeleri hakkında süren yargılamada dava dosyasına giren ve Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) sorumluluğuna işaret eden olayları vurgulayarak şu ifadelerde bulundu: “Katliamın üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen, faillerin ve sorumluların tamamı yargı önüne çıkarılmadı. MİT’in IŞİD’le ilişkisine dair belgeler karanlıkta bırakılıyor. Bu karanlık aydınlatılmadan adalet tesis edilemez."
Dava dosyasına giren MİT-IŞİD ilişkisi
Soru önergesinde davaya giren belgelere göre MİT'in IŞİD'le bağlantısına dair ciddi işaretler olduğuna dikkat çekildi. Katliam sürecinde MİT’in tutumuna dair şu somut olayların acilen açıklığa kavuşturulması istendi.
Soru önergesinde şunlar vurgulandı:
Katliam faillerinden Ahmet Güneş ve Mustafa Delibaşlar’ın, IŞİD içinde faaliyet yürüttükleri bilindiği halde MİT tarafından “örgütle ilişkisi yoktur” yazısıyla aklandığı ve bu “temiz kağıdı” sayesinde 2014 yılında serbest bırakılarak örgütsel faaliyetlerine devam ettikleri,
Katliamın sorumlularından İlhami Balı’nın, hakkında arama kararı varken ve dava sürerken, dönemin MİT Müsteşarı ve bugünün Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Ankara Söğütözü’ndeki Anadolu Otel’de görüştüğüne dair resmi belgelerin ortaya çıktığı, ancak bu vahim iddia hakkında hiçbir yargı işlemi yapılmadığı,
Katliamın planlayıcılarından IŞİD yöneticisi Yunus Durmaz’ın dijital materyallerinin savcılıktan önce MİT’e gönderildiği ve MİT personelinin “bilirkişi” gibi gösterilerek rapor düzenlediği, bu belgelerin tahrif edilip edilmediğine dair hiçbir güvence bulunmadığı..."
İŞİD sorumlusu ile MİT personeli görüştü mü?
Soru önergesinde Cumhurbaşkanı Cevdet Yılmaz'ı şu soruları yanıtlaması talep edildi:
"MİT Müsteşarı iken IŞİD’in çok sayıda dosyadan arama kararı olan sınır sorumlusu İlhami Balı ile Hakan Fidan ve MİT personeli görüşmüş müdür? Bu görüşme yapıldıysa ilgili kişiler hakkında bir yargılama yapılmış mıdır?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “sır küpüm” dediği Hakan Fidan’ın sırları arasında IŞİD ve 10 Ekim katliamına ilişkin olanlar nelerdir?
İzleme ve telefon dinlemeleriyle takip altında olan ve örgüt bağlantıları açıkça bilinen IŞİD’liler için “örgütle irtibatı yoktur” yazısı gönderen MİT personeli hakkında ne tür işlemler yapılmıştır? Bu kişilerin görevleri nedir?
5 katliam planlayan IŞİD Gaziantep sorumlusu Yunus Durmaz’ın dijital materyallerinin aslı hangi gerekçeyle MİT’e gönderilmiştir? MİT personelini “bilirkişi” olarak gösterip rapor yazmasını sağlayan kişiler hakkında ne tür işlemler yapılmıştır? Dijital materyallerin MİT tarafından tahrif edilmediğinin garantisi nasıl verilmektedir? "