Kısa Dalga - Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yeni anayasayı kendimiz için değil, ülkemiz için istiyoruz. Benim tekrar seçilme veya tekrar aday olma gibi bir derdim yok" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Türk Devletleri Teşkilatı Gayriresmi Zirvesi için gittiği Macaristan dönüşünde, uçakta gazetecilere konuştu.
Erdoğan'ın yeniden adaylığı konusu, silah bırakma süreci ve yeni anaysaya değildi.
Erdoğan'ın konuşması özetle şöyle:
Evlatlarımıza bırakacağımız miras
"Bu sorun ortaya çıktığında doğan bebekler bugün 40 yaşın üzerinde. Birkaç nesil bu sorunun içine doğdu ve uzun yıllar boyunca çözümsüz kaldı. Biz ilk andan itibaren samimiyetle, çözüm perspektifi ile meseleye yaklaştık. Çünkü Terörsüz Türkiye’nin ülkemizi nasıl şaha kaldıracağını biliyoruz. Evlatlarımıza bırakacağımız en önemli miras Terörsüz Türkiye olacak. Yakında anneler evlatlarıyla kucaklaşacaklar. Bu müjdeleri de alacağımıza inanıyorum. Bu konuları rahmetli Sırrı Süreyya Önder ve Pervin Buldan ziyaretimize geldikleri zaman kendileriyle görüşmüştük. Milli İstihbarat Teşkilatımız, diğer kurumlarımızla iş birliği içinde, Terörsüz Türkiye ile ilgili çalışmaları kontrollü bir şekilde devam ettiriyor."
DEM'in farkını ortaya koyması ülkemiz için hayırlı olacaktır
"Başbakanlığım döneminde ben silahların gömülmesinden bahsetmiştim. Şimdi gelinen noktada bu ifade silahların bırakılmasına ve teslimine döndü. Bu adımlar atıldığında şehitlerimiz de inşallah huzura kavuşur. Diğer taraftan, silah vesayetinden kurtuldukça, DEM Parti de siyasi mücadelesini çok daha farklı bir şekilde sürdürme fırsatını yakalıyor. Mecliste 50’nin üzerinde milletvekilleri bulunuyor. Siyaseti çok daha güçlü bir şekilde sürdürebilmesi DEM’e yeni avantajlar sağlayacaktır. DEM’in de yeni dönemde farkını ortaya koyması hem kendi tabanları için, hem ülkemiz için hayırlı olacaktır."
Sivillerin ortaya koyduğu bir anayasaya ihtiyaç var
"Artık darbecilerin yazdığı, darbecilerin ortaya koyduğu bir anayasayla Türkiye geleceğe yürüyemez. Artık darbecilerin değil, sivillerin ortaya koyduğu bir anayasaya ihtiyacımız var. Bunun için de AK Parti olarak biz bir çalışma yapıyoruz. Bununla ilgili bazı arkadaşlarımıza görevler de verdik. Bütün mesele, acaba Cumhuriyet Halk Partisi de bizlerle ortak, müşterek bir sivil anayasa yapma yolculuğuna çıkar mı? Önemli olan bu. Diyoruz ki; gelin el ele verelim. Komisyonlarımızı kuralım ve bu komisyonlarla beraber sivil anayasayı bir an önce oluşturalım ve milletimize takdim edelim. Hem milli olsun hem yerli olsun. Böyle bir anayasayı inşallah Türkiye görsün, yaşasın. Olmaması için hiçbir sebep yok. İlk dört madde ile ilgili herhangi bir sorun yok. Yani AK Parti olarak bizim böyle bir sorunumuz yok ve diğer siyasi partilerin de hemen hemen birçoğunun böyle bir sorunu yok. Ortada ilk dört madde ile ilgili bir sorun olmadığına göre, sadece yol haritasını belirleyeceğiz. Süratle heyetlerimizi oluşturabiliriz. Başbakanlığım döneminde böyle bir çalışmayı yapmıştık, yine yapabiliriz, fazla vaktimizi almaz. Yeni anayasayı kendimiz için değil, ülkemiz için istiyoruz. Benim tekrar seçilme veya tekrar aday olma gibi bir derdim yok. Atacağımız adımlarla ülkemizin itibarını nasıl yükseltiriz, derdimiz bu."
Silah bırakma Suriye kolunu da kapsıyor
YPG konusunun birkaç bileşeni var. Bunlardan biri YPG'nin uzun zamandır elinde tuttuğu DEAŞ tutukluları meselesi… Amerikalılarla, Suriye yönetimiyle ve Irak yönetimiyle oluşturduğumuz bir komite var. Bunlarla bir araya gelerek “DEAŞ'lı tutuklular ve kampta yaşayan siviller, özellikle kadın ve çocuklara ne olacak?” konusunu ele alıyoruz. Onlarla ilgili ayrıntılı bir çalışma devam ediyor. Diğer taraftan bir başka konu da YPG, Türkiye'de yapılan çağrıya mı cevap verecek? Yoksa Şam'da yapılan 8 Mart mutabakatına mı sadık kalacak? Yoksa her ikisini beraber mi yapacak? PKK’nın silah bırakma ve fesih süreci örgütün Suriye kolunu da kapsamaktadır. 8 Mart'taki mutabakatın Ankara'dan gelen çağrıyla, İran'dan gelen çağrıyla daha çok desteklendiğini düşünüyoruz. Onlar da şu anda böyle bir geçiş ve arayış içerisindeler. Önümüzdeki günlerin çok kritik olduğunu değerlendiriyoruz. İlgili kurumlarımız muhataplarıyla bütün silahlı grupların Suriye ordusuna dahil olma sürecini izliyor. Özellikle YPG ile ilgili konuyu çok ama çok yakından takip ediyoruz. Şam yönetiminin bu konudan dikkatini ayırmaması önemli. Çünkü şu anda konuşmaları gereken çok konu var. Onları bu konuya odaklandırmaya çalışıyoruz. Kamplar meselesinde Irak'ın odaklanması lazım. Özellikle El Hol kampındaki kadın ve çocukların büyük çoğunluğu Irak ve Suriye'ye ait. Onlar kendilerine düşeni almalılar. Bunlar çözüldükçe YPG'nin önemi azalacak ve entegrasyonu daha kolay olacak."
Erken seçim açıklaması
"CHP’nin milletin verdiği ödevi yerine getirmek gibi bir niyeti hiç olmadı. Her seçim sonrası, onlar açısından bakarsak her yenilgi sonrası, aradan bir zaman geçtikten sonra erken seçim borazanını öttürmeye başlıyorlar. Fakat CHP budur. Hatırlayın, CHP'nin erken seçim olayı yeni bir tez değil. Yatıyorlar kalkıyorlar “erken seçim” diyorlar. Yani erken seçim olduğu zaman ne olacak? Bunlar iktidara mı gelecekler? Şu anda elindeki boş veya dolu sandalye sana yeter. Tepe tepe kullan. Erken seçim hesaplarıyla ile heba ettikleri vakitleri, millete hizmete harcasalar, belki milletin gönlüne girebilmenin bir yolunu bulabilirler. Kaldı ki Özgür Bey’in anlattığı erken seçim değil başka bir konu. Buna erken seçim denmez. Buna ara seçim denir. İkisini birbirine karıştırmamak gerekir. Dahası şu anda TBMM’deki tabloya bakıldığında ara seçimi gerektiren bir durum da yoktur. Millet, bundan 2 sene önce vekilleri 5 yıl görev yapsınlar diye Meclis’e göndermiştir. Diğer yandan Sayın Özel’in anladığı manada erken seçimi bugüne kadar çok dillendirdiler. Türkiye’yi böyle bir badirenin içerisine sokmayız, sokamayız, buna gerek de yok. Türkiye şu anda tarihinin en istikrarlı, güçlü zamanlarını yaşıyor. Tam bir birliktelik ruhuyla terörü bitirmenin arifesindeyiz. Enflasyona karşı topyekûn mücadeleyi başarıyla yürütüyoruz. Dış politikada hamdolsun yıldızımız giderek parlıyor. Cumhur İttifakı olarak birilerinin keyfi için bunların zarar görmesine müsaade etmeyiz."
Amerika seyahatim olabilir
"Belki bir Amerika seyahatim olabilir. Sayın Trump'la yüz yüze görüşmemizi orada yapma şansımız olur diye düşünüyorum. Türkiye-Amerika ilişkileri birilerinin zannettiği gibi önemsiz değildir. Sayın Trump'ın Türkiye'ye bakışı çok olumlu. Bizim onlara bakışımız da aynı şekilde. Karşılıklı saygı ve samimiyete dayalı güçlü bir ilişkimiz var. Diğer konuya gelince biz bunları nazarı dikkate almıyoruz, çünkü milletimiz, kimin ne yaptığını ve kimin ne söylediğini çok iyi biliyor."