Kısa Dalga - Sosyal Demokrat Belediyecilik Eşgüdüm Konseyi, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek koordinasyonunda parti genel merkezinde toplandı. Toplantının açılış konuşmasını yapan CHP lideri Özgür Özel, erken seçim yaparak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslendi ve "Ne kadar direnirsen diren önünde sonunda geçim olmadığı için seçim olacak" dedi.
Belediye başkanları Ankara'da
Türkiye genelinde 14'ü büyükşehir ve 6'sı ilçe belediye başkanının oluşturduğu 20 kişilik konseye, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve diğer büyükşehir, ilçe belediye başkanları katıldı.
'Açın önümüzü verin yetkiyi biz müdahale edebilecek filoyu kuralım'
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, toplantının açılış konuşmasını yaptı. Özel konuşmasına orman yangınlarına değinerek başladı. Büyükşehir belediyelerinin yangın söndürme uçağı bulundurmasına izin verilmediğini belirten Özel, şöyle devam etti:
"Yapılması gerekeni biz söyleyeceğiz ama hükümet yapılması gerekenler konusunda aynı tutumunu sürdürürse bunu milletimize şikayet edeceğiz. Örneğin büyükşehir belediyelerinin ya da Türkiye Belediyeler Birliği'nin, kiralama ya da satın alma yoluyla yangın söndürme uçağı bulundurmasına izin vermiyorlar. Geçmişte İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin ve çeşitli belediyelerin yangın söndürme uçakları vardı. Dediler ki, 'Orman Genel Müdürlüğü dışında yangın söndürme filosu olmayacak...' Açın önümüzü verin yetkiyi biz CHP belediyeler olarak hangi belediye yetki sınırlarında olduğuna bakmaksızın bu konulara müdahale edebilecek filoyu kuralım."
'45 tane zengin müteahhitten yana mı olacaksın milyonlarca emekçiden yana mı olacaksın'
Özel, konuşmasında seçimlerden sonra 'normalleşme' süreci başlattığı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a da seslendi. Üreticilerin zorda olduğunu anlatan ve geçim sıkıntısının büyüdüğüne vurgu yapan Özel, şunları kaydetti:
"Son sözüm Erdoğan’a. 660 milyar yandaşların borcunu silmeye para bulup emekliye 33 milyar TL verdim diyen Erdoğan’a söylüyoruz. 100 milyar ile bütün emekliler asgari ücret alabilirdi. Bir o kadar parayla asgari ücrete enflasyon zammı yapılabilirdi. Rize’de kendi memleketinde 17 TL çay fiyatı açıkladın, maliyetinin 19 TL olduğunu akrabalarına sorsan söylüyorlar. Bugün 1 kilo çaya iki ekmek alınamıyor. Geçen sene 8 TL 25 kuruş olan buğdaya 9 TL 25 kuruş fiyat vererek buğday üreticisini perişan ettiniz. Burdur’da fasulye tarlasına girdim 8 TL. Burdur pazarında fasulye 80 TL, üreten perişan, tüketen perişan. Bu aradaki 72 TL'nin vebali boynuna. O fasulye İstanbul’da 100 TL Muğla’da 120 TL. Bunların tamamına çare bulmanın imkanı da var kaynağı da ama kimden yana olduğuna karar vermek lazım. 45 tane zengin müteahhitten yana mı olacaksın milyonlarca emekliden, emekçiden, çiftçiden yana mı olacaksın, parayı üreticiye mi bulacaksın yoksa fıstık gibi kazanıp yan gelen yatanların vergi borcunu mu sileceksin?"
'Ne kadar direnirsen diren önünde sonunda geçim olmadığı için seçim olacak'
Bu şartlar altında geçim olmuyor. Geçim olmazsa seçim olur. Biz 31 Mart’ta bu salondaki arkadaşlar pek çoğu iki kişiden birinin oyunu aldılar. Bu millet bize ne görev verdiyse biz o işi yapıyoruz. Namuslu çalışıyoruz, şeffaf yönetiyoruz. İsrafı bitiriyoruz, ihtiyaç sahibine yetişebildiğimiz yerde sahip çıkıyoruz. Bizden millet razı olmasaydı bir önceki sefer seçilirlerse beka sorunu olur diyen Mansur Yavaş’ı ve Ekrem İmamoğlu’nu rekor oyla seçmezlerdi. Antalya’yı iki kez daha siz yönetin demezlerdi. Adana’da Mersin’de rekor kırdırmazlardı. Demek ki biz milletin verdiği görevi doğru anladık gereğini yaptık ve milletten takdir gördük. Demek ki sen milletin verdiği vazifeyi yapmadın ki ikinci parti oldun, orada kaldın ve erimeye devam ediyorsun.
Burada çağrımız ya verilen görevi yap, fiyatları düşür, enflasyonu durdur, işsizliği bitir, atamaları yap ya da bu işi yapabileceklere bırak. Biz yapılacak bir seçimi 31 Mart’ta kazandığımız başarıyı gerekçelendirerek değil, o günden bugüne bu milleti yoksullaştırdığın için yalnızlaştırdığın için perişan ettiğin için milletin yükselen sesini duyuyoruz. Yapamıyorsan bırak, biz yaparız. En iyi kadrolar ve en doğru kaynak yönetimini yapacak bilinç CHP’dedir. Biz halkın partisiz, milletin partisiz. Zenginlerin, çetelerin, şımarıkların değil, mağdurların ve mazlumların hizmetine talibiz. Seçim olmuyor, ne kadar direnirsen diren önünde sonunda geçim olmadığı için seçim olacak o seçimde de bu milletin iktidarı olacak." (Haber Merkezi)