MEHVEŞ EVİN
Kayyım denen, belediyelere gayri hukuki ve gayri meşru şekilde el koyma yöntemi yine devrede. Son atanan kayyımlar, gözaltılar, tutuklamaların nedenleri, sanki meşruymuş gibi tartışılıyor. Ancak 2017'den son yerel seçime, yani Mart 2024'e dek keyfi biçimde gasp edilen yerel yönetimlerde nelerin olup bittiği, kaynakların nasıl başka amaçlara yönelik harcandığı ve seçilenlere, en çok vatandaşa yapılan hukuksuzluk pek gündeme gelmiyor.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Serra Bucak ve Doğan Hatun ile DEM Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Eş Sözcüleri, Diyarbakır'da düzenledikleri basın toplantısında Mart 2024'te kayyımdan devraldıkları Belediye'nin durumunu tüm şeffaflığıyla ortaya koydular. 2019'da seçilen Dr. Selçuk Mızraklı ve Hülya Alokmen'in 4 aylık eş başkanlığı dönemi haricinde, Diyarbakır'a 8 yılda 3 kez kayyım atanmıştı.
Bu süreçte Diyarbakır'da bol bol inşaat yapıldı, ihaleler dağıtıldı. Ancak 2015 öncesi her çeşmesinden su içilen, altyapısı konusunda iddialı olan kentte suya erişim artık sorun. Bir yağmurda kenti sular basıyor, kanalizasyon sisteminin bakımı ve geliştirilmesi 8 yıl yapılmamış. Yeşil alan kişi başına 10 metrekare iken 4 metrekareye kadar gerilemiş. Yol yaptık dense de bin küsur köye, mezraya yol filan gitmemiş.
Yasal mevzuata aykırı 24 yol ihalesi yapılmış
Her şeyden önce, el konan belediyelerin tamamının korkunç bir borç batağına sürüklendirildiği, kamu kaynaklarının bolca betona ve maaşa bağlanan insanlara harcandığı, belgeleriyle kanıtlı.
Düşünün ki şehrin itfaiye personelinin kıyafeti ve ekipmanından bile kesen, iki itfaiye erinin bu nedenle ağır yaralanmasına yol açacak kadar vicdansız bir anlayışla yönetilmiş, 2 milyon nüfuslu bir kentten bahsediyoruz. Eş Başkan Doğan Hatun, bu olayda birinci sınıf yanmaz kıyafet ihalesi yapılmışken üçüncü sınıf kıyafet kullanılması ve ekipmanın eksik olduğunu anlatırken “İnsanın vicdani bunu nasıl alır?” diye sormadan edemiyordu.
Diyarbakır'daki 8 yıllık kayyım dönemlerinde merkezden (Maliye ve İller Bankası) akıtılan gelir, 14 milyar TL'yi bulurken toplam harcaması 18 milyarı geçmiş. Harcamaların yüzde 41'i bina ve yol yapımına, yüzde 28'i mal ve hizmet alımlarına, yüzde 27'si atanan personele yapılmış. Seçim dönemlerinde harcamaların tepe noktasına ulaşması da dikkat çekici. Örneğin 31 Mart öncesi yasal mevzuata aykırı 24 yol ihalesi yapılmış.
Kadın, gençlik, kültür, çevre ve sosyal hizmetlere ayrılan payın toplamı ise yüzde 8'i bulmuyor. Kadın politikaları dipte: %0.18. Alo şiddet hattının bile kapatılması, kadınlar konusundaki tavrı net bir şekilde ortaya koyuyor.
Eş Başkan Serra Bucak, el konulan belediyelerin bir çeşit ‘yap-işlet-devret’ belediyesine dönüştürüldüğünü söyledi. Diyarbakır'da Belediyenin 49 taşınmazına el konup ücretsiz bir şekilde 25 yıllığına başka kurumlara devredildi. Ayrıca Yenişehir ilçesinde tarım arazileri mevzuata aykırı satışa çıkarılıp villa imarlı olarak yandaşlara tahsis edilmiş. Buna karşılık açılan davaların çoğuna ‘yürütmeyi durdurma’ kararı verildi.
Kayyım dönemlerinde defalarca müfettişleri göreve çağırmalarına rağmen kimse gelmezken, son 8 ayda Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nden müfettiş eksik olmamış.
Kayyım döneminde atanan bürokratlar dava açıp 2 ayda Belediyeye donuyorlar. Mobbing ortamında çalışılıyor.
Yaklaşık 5 milyon 500 bin TL kayıp
Kayyımlar döneminde Çocuk Şube Müdürlüğü’nde çalışan personellerin çoğunun işine son verildi. 8 katlı olan ve kız öğrenci yurdu olarak hizmet veren müdürlük, hasta ve hasta yakınları misafirhanesine dönüştürüldü. Binanın 7. ve 8. katlarda ise kayyım döneminde tamamen başka illerden getirilen bürokratlara yıllarca ücretsiz otel hizmeti verildi. Bu bürokratların hepsi, huzur hakkı ile en az iki maaş aldı.
Ergani’de şehir içi otobüsleri 12’den 70’e çıkarıldı ve kurum, yaklaşık 58 milyon TL zarara uğratıldı. Ergani–Diyarbakır arası çalışan minibüs sayısı 40’tan 89’a çıkartıldı ve kurum yaklaşık 49 milyon TL zarara uğratıldı.
Halk otobüslerinin havuzunda toplanan paralardan yaklaşık 5 milyon 500 bin TL’nin kayıp olduğu belirlendi. Konuya ilişkin açılan dava, ağır ceza mahkemesinde sürüyor. Paranın kayyım Cumali Atila’nın seçim çalışmalarında kullanıldığı iddia ediliyor. (Haber Merkezi)