CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Ankara Bağlum Stadyumunda gerçekleştirilen Keçiören Belediyesi Taha Akgül Karakucak Güreşleri’ni takip etti.
Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Özel, İstanbul Vaniköy’de bir dönem Adnan Oktar’a ait olan, sonra Rus milyardere satılan villada yapılan kaçak inşaata ilişkin "İstanbul'un en nadide çevre hazinesini para babalarına peşkeş çekiyorlar” diyen AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a cevap verdi.
Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlerinin anımsatılması üzerine, şunları dedi:
“Erdoğan’a en sevdiği işareti yapacağım”
“Şimdi ortada söyleyebilecek bir şey var o da geçen gün ortaya çıkan Adnan Oktar’ın kaçak villası da değil onların döneminde yapılmış olan villasına verilen tadilat ruhsatının istismarı. Haberi alınır alınmaz mühürlendi zaten.
Bunlar koca İstanbul'da kusur diye bize bunu bulup söylüyorsa gerçekten söyleyecek söz yok ama Cumhurbaşkanı'na en sevdiği işareti yapacağım. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunda 4 gökdelen vardı İstanbul’da, bugün 265 gökdelen var.
İstanbul’un bağrına 261 hançeri saplayan, oradaki tadilat için ruhsat alıp alelacele yanlış işler yapan, fark edildiğinde mühürlenen bir evi bize hesap olarak soramaz.
O geldiğinde 4 gökdelene muhatap iken 265 gökdelen onun ya da onun partisinin belediye başkanlarının döneminde İstanbul’un silüetine, bağrına hançer gibi saplanmıştır. Bu konuda Türkiye’de kimseyi ayırmıyoruz. Kim en son konuşacak derseniz en son konuşacak kişi Recep Tayyip Erdoğan’dır.”
.
"Alpay milli utanca dönüştü"
Erdoğan’ın TBMM’deki Can Atalay oturumuyla ilgili olarak Ahmet Şık’a “marjinal provokatör” demesini de değerlendiren Özel, şunları söyledi:
“Ben Sayın Ahmet Şık’ın kendisiyle konuştuğumda, Meclis’teki konuşmamda da bütün değerlendirmelerimde de Şık’ın üslubunun Meclis’in yapısına, ruhuna uygun olmadığını söyledim hatta bu konuda beni eleştirenler de oldu. Ahmet Şık sözün sınırlarını, saygı sınırlarını aşmış olabilir ama bir yandan bir de dönsün baksın bakalım Alpay Özalan denilen organizma ne yapıyor?
Kürsüye saldırıyor, kan akıtıyor, kadına karşı şiddet uygulanmasına önayak oluyor. Olayları başlatıyor ve Alpay Özalan’a hiçbir şey söylemeyip Ahmet Şık’a laf söylüyor.
Ahmet Şık’ın sözü ağırdı, bazı kelimeleri Meclis’e yakışmadı ama Alpay Özalan Türkiye’ye yakışmıyor. Alpay Özalan’ı biz milli bir kahraman olarak görürdük, milli takımda oynarken milli gururumuzdu. Erdoğan'ın partisinde milli utancımıza dönüştü. Şimdi tuttu onu Meclis İdare Amiri yaptı. Buradan öz eleştiri yapması gereken birinin eleştiriye yeltenmesini tükenmişlik sendromuna bağlıyorum. (Haber Merkezi)