Ergene’den Nilüfer’e simsiyah bir kuyu

Hani 3,5 yıl önce Marmara Denizi’ndeki müsilaj sorunu bitmişti? Şimdi yine alarm zilleri çalıyor. Yetkililer, “Dostlar alışverişte görsün” oyunundan ne zaman vazgeçecek?

Marmara Denizi’nde müsilaj öyle arttı ki, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bile harekete geçmek zorunda kaldı. Önce belediyeleri uyardı, sonra denetim yapmaya başladıklarını açıkladı.

Gerçi Marmara’yı bu hale getiren sanayi atıklarının denetiminin nasıl ve kime yapıldığına dair hiçbir ayrıntı yok.

Ceza desen, o da yok!

Malum, yetkililer, bir sosyal medya postuyla ne kadar güzel işler yaptıklarını anlatmayı “kamuoyunu bilgilendirmek” sanıyor.

Buna göre Marmara’ya kıyısı olan yedi ilde eş zamanlı “denetim ve izleme çalışması” başlatıldığı açıklandı:

İki günde 161 denetim yapıp, 146 atık arıtma tesisini online takip ediyorlardı…

Bu açıklamayla Bakanlık, zaten görevi ve sorumluluğunda olan kirli atık su denetimine ancak şimdi başlattığını ilan etmiş oluyor!

Hadi buna da şükür diyeceğiz ama diyemiyoruz.

Neden?

2021 baharında Marmara’da “müsilaj krizi” patladı.

Deniz biyologlarının, araştırmacıların uyarılarını yıllardır kulak ardı eden Çevre Bakanlığı kriz çıkınca CB talimatıyla harekete geçebildi, toplantılar yapıldı, “Marmara İçin Acil Eylem Planı”nı açıklandı.

Görünürdeki müsilaj kaybolunca sanki sorun çözülmüş gibi davranıldı.

O gün bugündür acil eylem planına dair gereken adımlar atılmadı.

Bakanlığın cevaplaması gereken sorular

Bize hayat veren, milyonların yaşadığı ve geçindiği Marmara’ya böylesine hoyratça davranmanın bedeli çok ağır.

Gün geçtikçe, salladıkça, önemsemedikçe, hesap sormadıkça Marmara’yla birlikte müsilaja bulanıp boğulan biz olacağız.

Bakanlığın sorumluluğuna dönelim…

Zehirli atıksuyunu Marmara’ya boşaltan ve göstermelik denetlenen tesislerin sayısını vermek ne yazık ki yeterli değil.

Hangi sanayi ve tarım tesisleri denetlendi?

Caydırıcı ve radikal cezalar verildi mi?

Denetim ve izlemeler, hangi zaman aralıklarında yapılıyor? (Haberli mi, habersiz mi?)

Başta Ergene, Meriç, Marmara ve Susurluk nehir havzasında yıllardır “deşarj” adı altında yapılan katliama dur diyebildiniz mi?

Marmara Bütünleşik ve Stratejik Planı”nın parçası olan havza bölge yönetimi ne oldu?

Bu sorulara ciddi cevaplar verilmediği sürece, müsilaj alarmını verip birkaç tesisi denetliyor gibi yapmak, göz boyamaktan başka bir şey değil.

Ergene “derin deşarj”ının sorumluları kim?

Ergene havzasını ele alalım…

Birkaç ay önce havzadaki 14 Organize Sanayi Bölgesinin altısında arıtma tesislerini tamamladığını açıklandı. Fakat “derin deşarj” denen saçmalıkla Marmara Denizi’nin dibine olduğu gibi atıklar boşaltılıyor.

Pek çok bilim insanı, bu yöntemin Marmara’ya daha büyük zarar vereceği, müsilajı artıracağı yönünde uyarılarda bulunmuştu.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın Tekirdağ Valisi olduğu dönemde Tekirdağ Ergene Derin Deniz Deşarj A.Ş.”ın kurucu ortaklarından olduğu ve şirketin faaliyetlerine dair soruların yer aldığı yazım ise engellendi. Sendika.org'dan erişilebiliyor.

Derin Deşarj AŞ’ye üç yıl önce dava açıldı, etkili bir izleme ve denetimin olmadığı, atıkların dibe değil yüzeye yakın bırakıldığını bir kez daha ortaya çıktı.

Tabii Suriye’nin paylaşımından paradigmasal süreçlere onca önemli konu varken bunların üzerine konuşmaya bile değmez!

Marmara’da müsilajın geldiği boyutu kamuoyuna aktaran, bu konuda yıllardır çalışan Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı.

Prof. Sarı, sadece Ergene değil Bursa Nilüfer Çayının ağır kirlilik yükünün müsilajı artırdığını anlatmaya çalışıyor…

Resmi verilere göre evsel ve endüstriyel atıkların yüzde 95 oranında arıtıldığı belirtilse de, Nilüfer Çayı’nın suyu, beklenenden çok daha kirli bir durumda. Prof. Sarı, 2024’ün Temmuz ayında gerçekleştirdiği ölçümlerde, Nilüfer Çayı'nın çözünmüş oksijen seviyesinin, Uludağ eteğinden kentin girişine kadar kritik düzeyde düştüğünü belirtti.

Bursa’da sanayinin kanalizasyonu haline getirilen Nilüfer çayı ve kollarının hayvancılıktan tarıma kullanılıyor. Belki gözümüzle görmüyoruz ama soframıza gelen gıda da en az Nilüfer’in kendi kadar kara!

Meraklısı için müsilaj kaynakları:

- Prof. Sarı, 2024 Ekim ayında müsilaj açıklaması yaptı: https://yesilgazete.org/prof-saridan-uyari-marmara-denizinde-musilaj-geri-dondu/

- 3.5 yıl önce Kısadalga için hazırladığım “Müsilaj ve Ötesi” podcast serisi: https://kisadalga.net/podcast/detay/musilaj-ve-otesi-marmaranin-tumunu-temizlemek-mumkun-degil_9748)

- Bütünleşik havza planı uygulanmadan yol alınmaz: https://ankahaber.net/haber/detay/su_politikalari_dernegi_baskani_yildizdan_musilaj_aciklamasi_marmara_butunlesik_ve_stratejik_planinin_uygulanmasina_yonelik_calismalara_hizla_girilmelidir_192888

- Apaçık Radyo’da Ergene davası avukatlarıyla güzel bir söyleşi: https://apacikradyo.com.tr/dunya-mirasi-adalar/marmara-yasasin-ergene-derin-desarj-projesine-acilan-dava

Köşe Yazıları Haberleri