Kolombiya’da Buenaventura limanında yakalanan ve rotası Türkiye olan 4.9 ton kokainin alıcısı hala meçhul. Soruların muhatabı olan İçişleri Bakanlığı dişe dokunur bir açıklama yapmadı. Kolombiya’dan bilgi gelip gelmediği sadece medyada değil, Meclis çatısı altında da sert tartışmalara neden oldu. Daha geçen hafta İçişleri Bakanı Süleyman Soylu kokainin 4.9 ton değil 189 gram olduğunu ileri sürdü.
Bu son açıklamayla Kolombiya’da yakalanan kokain meselesi karmaşık bir hal aldı. Fakat bugüne kadar ortaya dökülen bilgileri bir araya getirecek olursak manzara o kadar da karışık değil.
4.9 ton kokainin yakalandığını 9 Haziran 2020 günü dünyaya duyuran Antinarkotik Birimi Direktörü General Jorge Luis Ramirez oldu. Tam olarak 4982 kilo kokain 1733 çuvalda bulunan 51 ton granül kauçuk içine yedirilmişti. General, yapılan ilk testlerde kokainin anlaşılamadığını, ancak Cali’deki labortuvarlarda yapılan ikinci testte kokainin varlığının tespit edildiğini söyledi.
Ve en önemlisi “kimyasal işlem gerektiren” bu malın Avrupa’daki muhtemel alıcıları için Türkiye’nin de üye olduğu Europol’e bilgi verildiğini özenle duyurdu.
Anlaşılan bilgi Europol’ün üyesi olan Türkiye’ye ulaşmamıştı! (Bu konuda Europol’e iki defa başvurdum, ancak şimdiye kadar bir yanıt almak mümkün olmadı)
4.9 ton kokaini yeniden gündeme getiren Sedat Peker oldu. Peker 16 Mayıs’ta kokainin İzmir’e geldiğini alıcısının bir kimya şirketi olduğunu ve olayla ilgili en ufak bir soruşturma yürütülmediğini söyledi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sedat Peker’in iddialarından sonra TRT’de katıldığı canlı yayında yükün İzmir’e değil Ambarlı Limanı’na geldiğini söyledi. Soylu, Narkotik Daire Başkanı’dan Kolombiya’ya gidilmesini istediğini ancak pandemi nedeniyle gidilemediği için 25 Haziran’da Kolombiya polisiyle “video konferans” yapıldığını ve bütün bilgilerin alındığın anlattı.
Bu arada kamuoyuna duyurulmayan başka gelişmeler vardı. Buenaventura’dan üç ay sonra 9 Eylül 2020 günü Narkotik Daire Başkanlığı’na gelen ihbara göre bir grup, Kolombiya’dan Türkiye’ye, Soylu’nun 4.9 ton kokainin adresi olarak gösterdiği Ambarlı Limanı’na yine kokain getirecekti. Üç haftadan fazla süren teknik ve fiziki takibin ardından 29 Eylül’de yapılan operasyonda altı konteyner içinde, 3312 torba gübreye yedirilmiş olarak 236 kilo kokain bulundu, 14 şüpheli gözaltına alındı.
Soruşturma 6 Ocak 2021 günü Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından hazırlanan iddianame ile Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya dönüştü. (Bu iddianameyi İsmail Saymaz 11 Kasım 2021 günü yazdı).
İddianamede Kolombiya’dan Türkiye’ye gelen kokainlerle ilgili detaylar önemliydi. Kokaini getiren suç örgütünün yöneticileri Müjdat D. ve Veysi G.’ydi. Her iki isim de 2008 yılında Diyarbakır merkezli 11 ilde yapılan ve ihalelere fesat karıştıran 60 müteahhitin suçlandığı bir yolsuzluk operasyonunda tutuklanmıştı.
Kokaini gönderen Correa Rangel SAS Bogota’da kurulu bir şirketti, kayıtlarda sadece üç ihracatı bulunuyordu, bunların ikisi Türkiye’ye biri de Lübnan’a yapılmıştı. Türkiye’deki alıcı ise TAFA İç ve Dış Ticaret şirketinin alt yüklenicisi FG Digital şirketiydi. Örgütün Sky Global adı verilen ve Bataklık operasyonunda sözü edilen Encrochat benzeri izlenmesi ve dinlenmesi mümkün olmayan bir mesajlaşma sistemi kullandığı bilgisi de iddianamede yer aldı. (FBI, bu yılın başında Kanada Merkezli Sky Global’e de sızdığını açıkladı ve sistem kapandı, muhtemelen kaçakçılar bu sevkiyat sırasında da izleniyordu)
İşte bu noktada çok çarpıcı bir bilgi iddianamede yer aldı: “Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü’nün 13 Temmuz 2020 tarih ve 54318581 sayılı yazısıyla Kolombiya’dan gönderilen ve yasal yükü kömür olan iki konteynırda 1 ton 106 kilo kokaine Kolombiya’da el konulduğu, söz konusu sevkiyatta alıcı şirketin Can Ahmet G.’ye ait FG Digital Teknolojiler olduğu bildirilmiştir”.
Savcı, sanıklar kabul etmese de yakalanan bu partinin de Müjdat D. ve Veysi G.’nin yönettiği organizasyon tarafından getirildiğini ve organizasyonun kömür yakalanınca gübreyi denediklerini ileri sürüyor.
Ayrıca Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü, Buenaventura’da yakalanan 4.9 ton kokainden sadece bir ay sonra, 11 Temmuz’da yine Kolombiya’da yine farklı bir ürün içine yerleştirilmiş olarak yakalanan kokainin Türkiye’deki alıcısını net olarak biliyordu.
Peki bundan sadece bir ay önce yakalanan 4.9 ton? Bu partinin alıcısı konusunda Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü’nün elinde bir bilgi yok mu? (Bu soruyu dört hafta önce Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü’nün bağlı olduğu Ticaret Bakanlığı’na sordum, ancak şu ana kadar bir yanıt alamadım.)
Gerçek Gündem’den Banu Acun’un haberinden sonra, Türkiye’nin 1 Haziran 2021 günü adli yardımlaşma için Kolombiya’ya başvurduğu, bu başvurunun 22 Eylül 2021 günü kayıt altına alındığı anlaşıldı. Ancak Türkiye’nin başvurusunda kokainin yakalanma tarihi 3 Haziran 2020 olarak bildiriliyordu ve konteynerlere ait numaralar “doğru değildi”. Kolombiya savcılığı da başvurudaki bilgiler doğru olmadığı için “bir yere varamıyoruz” mealinde bir açıklama yaptı.
Oysa konteynerlerden en az birinin doğru numarasını içeren görüntüler ise 10 Haziran 2020 tarihinden bu yana YouTube’da duruyor. (Bu numaraları sonradan sorgulayarak bir yere varmak mümkün değil, çünkü konteynırlara el konduğu anda numaralar sistem dışında kalıyor)
Tekrar olacak ama bilgileri bir daha sıralayalım;
- Kolombiya polisi, 9 Haziran 2020’de yakalanan 4.9 ton kokain için Türkiye’nin de üye olduğu Europol’e bilgi verdi.- Narkotik Daire Başkanlığı 25 Haziran 2020’de Kolombiya polisi ile bir videokonferans ile 4.9 ton kokainle ilgili bilgi alışverişi yaptı.
- Gümrük Muhafaza Genel Müdürlüğü 13 Temmuz 2020’de rotası Türkiye olan ve kömür içine yedirilmiş 1.1 ton kokainin yakalandığını, alıcısının F.G. Digital şirketi olduğunu bildirdi.
- 28 Eylül 2020’de Ambarlı’da yapılan bir başka operasyonda Kolombiya’dan gelen gübre içine yedirilmiş 236 kilo kokain ele geçirildi.
- 16 Mayıs’ta Sedat Peker 4.9 ton kokainin İzmir’de bir kimya şirketine geleceğini “alıcısının belli olduğunu” söyledi.
- Peker’in iddialarına karşı Süleyman Soylu 19 Mayıs’ta TRT canlı yayınında 4.9 ton kokainin adresinin Ambarlı olduğunu belirterek Balkanlardaki suç guruplarını işaret etti.
- 1 Haziran 2021’de Türkiye Kolombiya’dan 4.9 ton kokainle ilgili yardımlaşma talep etti.
- Kolombiya 22 Eylül 2021’de adli yardımlaşma talebini kabul etti ve bu konuyla ilişkin bir Mali Büro görevlendirdi.
- Konuyu daha karmaşık hale getiren Süleyman Soylu’nun 8 Aralık’ta TBMM’de yaptığı konuşma oldu. Soylu ortada 4.9 ton kokain olmadığını, 17 bin çuval içinden (doğrusu her biri 30 kilo civarında granül bulunan 1733 çuval) 10 tanesinin seçildiğini, bu on çuvaldan sadece 189 gram kokain çıktığını, Kolombiya polisinin bu rakamı bütün yüke orantılayıp 4.9 ton kokain rakamını uydurduğunu ima etti. (10 çuvalda 189 gram var ise 1733 çuvalda 32 kilo kokain olmalı, Soylu’nun dediği gibi 17 bin çuval olsa ve her birinde 189 gram olsa yine toplam 3.2 ton ediyor)
Bu matematik karışıklığa rağmen, hiçbir karışıklığa yer vermeyen bir gerçek var.
Hepsi alıcının kimyasal işlemini gerektiren üç farklı kokain kaçakçılığı vakası, rotası Ambarlı Limanı olan üç sevkiyat, Adalet Bakanlığı, polis ve gümrükler üzerinden Kolombiya ile yapılan beş farklı temas var. Fakat hala 4.9 ton kokainin alıcısına ilişkin kamuoyuna açıklanan bir soruşturma yok.
Bu bilgi için belki de doğru adres Kolombiya polisi ya da Narkotik Daire Başkanlığı değil 12 Temmuz 2020’de kömür içine yedirilmiş kokainin alıcısını bilen Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü.