MEHMET ÇETİNGÜLEÇ
Göç İdaresi Başkanlığı verilerine göre 17 Mayıs 2023 tarihi itibariyle Türkiye'de 3 milyon 381 bin Suriyeli sığınmacı var. Bunların 1 milyon 755 bin 874'ü 19 ve daha yukarı yaşta olanlar.
Yani...
Potansiyel seçmenler.
Türkiye'de 5 yıl oturma süresini tamamlayarak vatandaşlık için en önemli şartı yerine getiren bu kişilerin tamamına yakını Ak Parti'yi destekliyor.
Bir başka ifadeyle, Cumhur İttifakı'nın gizli ortağı Suriyeliler...
Çünkü...
Muhalefet partileri "Suriyelileri evlerine göndereceğiz" derken, iktidar bu devasa kitleyi bilinçli bir şekilde sahipleniyor. Onlara eğitimden sağlığa her türlü desteği veriyor.
* * *
Türkiye'ye sığınan Suriyelilerden kaçının vatandaşlık aldığı tam olarak bilinmiyor ve doğru sayı açıklanmıyor. En fazla 150-200 bin kişiden söz ediliyor, ama gerçek durum farklı.
Veri analiz kuruluşu Polimetre geçen yıl Haziran ayında seçmen listeleri üzerinden inceleme yaptıklarını ve "yurt dışı doğumlu" seçmen sayısının 1 milyon 326 bin olduğunu açıklamıştı.
Göç İdaresi Başkanlığının son rakamlarına göre, 19 yaş ve üzerindeki 1 milyon 755 bin Suriyeli Türkiye'nin çeşitli illerinde oy kullanmış olabilir.
Suriyelilere vatandaşlıkla birlikte oy kullanma hakkı vermek, tamamen iktidarın yetkisinde olan bir işlem.
Ayrıca...
Aralık 2019'da yapılan bir düzenleme ile mahkeme kararına gerek olmadan sadece e-devlet üzerinden isim değiştirme hakkı tanındı. Bu imkan 24 Aralık 2022 tarihine kadar geçerliliğini korudu.
Suriyeliler ve konut edinme yoluyla vatandaşlık kazanan milyonlarca kişiden kaçının adını, soyadını değiştirip "Türkleştiği" bilinemiyor. Dolayısıyla "gizli" seçmenleri bulup ortaya çıkarmak çok zor...
* * *
Eğer muhalefet şimdiye kadar Polimetre gibi kuruluşlardan da destek alarak 64 milyon seçmeni doğum yeri ve baba adına bakarak tarayıp bir sonuç elde ederek gerekli itirazları yapsaydı, bugün ortaya çıkan sonuçlar için "kuşku yaratma" hakkı olurdu.
Ancak...
Sandıkları korumakta bile yetersiz kalan muhalefet partilerinin seçime gitmeden önce böyle kapsamlı bir tarama yapmadığı anlaşılıyor. Bunu yapmadığı için de "devşirme seçmenleri" açıklayamıyor.
Oysa...
Suriyelilere sadece 5 yılı doldurdukları için vatandaşlık verilmesi iktidarın "yetkisinde" olmakla birlikte tartışmalı bir işlem. Uluslar arası statüye göre, "geçici koruma kapsamında" sayılan bu kişilere vatandaşlık hakkı tanınması büyük bir iltimas.
Vatandaşlık verip oy almak...
Vatandaşlığa geçenleri gizlemek için de ayrıca bir düzenleme yapmak...
"Pes" dedirtecek bir alışveriş!
* * *
Sonuçlardan yola çıkarak da bu tabloyu doğrulamak mümkün.
Suriyelilerin 531 bini İstanbul'da ikamet ediyor. Gaziantep 454 bin Suriyeli ile ikinci, Şanlıurfa 342 bin kişiyle üçüncü, Hatay 322 binle dördüncü sırada. Ayrıca Adana'da 243 bin, Kahramanmaraş'ta 90 bin sığınmacı bulunuyor.
Bu tabloya baktıktan sonra deprem bölgesinden iktidara beklentilerin ötesinde bir oy çıkması şaşırtıcı mı?
* * *
Kısa Dalga'ya bilgi veren Hacettepe Üniversitesi emekli öğretim görevlisi ve sistem analisti Coşkun Kömürcü, 1999'dan bugüne tüm seçimleri incelemiş. Kömürcü, 2007 seçiminde seçmen sayısının yüzde 10 fazla olduğunu ve bu fazlalığın 2023 seçimlerine kadar devam ettiğini öne sürdü.
Bilişim Uzmanı Füsun Sarp Nebil de geçen hafta yaptığı açıklamayla bu iddiayı destekledi. Nebil, 2007-2023 yılları arasında nüfusun 15 milyon, seçmen sayısının 21.4 milyon arttığını söyledi.
İddialar doğruysa, "mezardakilere oy kullandırma" işlemi bilinenden daha önce başlamış olabilir!
Güncel soru şu:
Acaba daha sonra "mezardakilerin" yerine Suriyeli seçmenler mi geçti?
* * *
Sadece deprem bölgesi değil.
Türkiye genelinde de oy dağılımının beklentilerin ve anketlerin tam tersine çıkmasında Suriyeli seçmenler önemli bir rol oynamış olabilir.
Göz ardı edilecek bir konu değil.
Çünkü vatandaşlık ve oy kullanma hakkına sahip olabilecek durumdaki 1 milyon 755 bin 874 Suriyeli, toplam 64 milyon seçmenin yüzde 3'ünü oluşturuyor.
Birçok partiden daha yüksek oy oranı!
Muhalefetin görevi sadece sandıkları korumak, ıslak imzalı verileri genel merkezlere ulaştırmak değil.
Öncesinde seçmen listelerini detaylı bir şekilde incelemek ve iddiaları ciddiye almak gerekiyordu...