CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun duyurduğu ve CHP’nin TBMM Başkanlığı’na sunduğu Kadınların Yürüttükleri Mesleğin İcrası Kapsamındaki Kılık ve Kıyafeti Giymek Dışında Herhangi Bir Zorlamaya Tabi Tutulmaması Hakkında Kanun Teklifi, 4 Ekim 2022 tarihinde TBMM Başkanlığı’na sunuldu. Kamuoyunda “başörtüsü kanunu” olarak bilinen “2/4619” esas nolu teklif, TBMM Başkanlığı tarafından 6 gün sonra, 10 Ekim 2022 tarihinde komisyonlara sevk edildi.
Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu’nun hazırladığı son torba kanun teklifinin TBMM’ye sunulduğu gün komisyonlara havale edilmesi üzerine CHP TBMM Grup yönetimi ayrımcılık yapıldığı itirazında bulunmuştu.
Teklif ilk olarak tali komisyon olarak İnsan Haklarını İnceleme ve Kadın Erkek Fırsat Eşitliği komisyonlarında görüşülecek. Teklif bu komisyonlarda görüşüldükten sonra Anayasa Komisyonu’na gelecek. Anayasa Komisyonu’nda teklife ilişkin raporun hazırlanmasının ardından TBMM Genel Kurulu’na sunulacak.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ilk imzacısı olduğu, CHP Grup Başkanvekilleri ile birlikte toplam 132 milletvekilinin imzasını taşıyan teklif, “başörtüsü” sorununu Türkiye gündeminden kaldırmayı amaçlıyor. Üç maddeden oluşan teklifin gerekçesinde, “Dini konulardaki bireysel tercihler ve bireylerin yaşam tarzı devletin müdahalesi dışında olduğu gibi, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 19’uncu maddesiyle teminat altına alınan ifade özgürlüğü, kıyafetini seçme özgürlüğünü de kapsamaktadır” denildi.
"SİYASETİN İSTİSMAR ARACI OLAGELMİŞTİR"
Gerekçede, kadınların kıyafeti başta olmak üzere yaşam tarzı, inancı ve etnik aidiyetinin siyasetin konusu olmaması gerektiğine dikkat çekilerek, şunlar belirtildi:
“Geçmişte yaşanmış bazı baskıcı uygulamalar toplumsal hafızamızda olumsuz izler bırakmış, ayrıca siyaseten istismar aracı olagelmiştir. Yakın geçmişimizde üniversite öğrencilerinin başörtüsüyle eğitim hakkı engellenmiş, kamuda kadınların başörtülü çalışmasına izin verilmemiştir. Benzer engellemelerin ve yasaklamaların bir daha yaşanmaması için her türlü önlemi almak Parlamentonun ve kamu idaresinin görevidir. Genelge, talimat, yönetmelik ya da diğer idari düzenlemeler ve hiyerarşik amirlerinin emirleriyle kadının ne giyeceğine ya da giymeyeceğine yönelik yapılmış zorlamalara son vermek ve kadının kıyafet seçme özgürlüğünü kanuni güvence altına almak için bu teklif hazırlanmıştır.”
“Kadınlarımızın Anayasa ile güvence altına alınan kişisel ve mesleki kıyafet özgürlüklerinin korunması öngörülmektedir” denilen gerekçede, kamu hizmetlerinin yürütülmesinde görev alan ve her statüde istihdam edilen kadınlar ve kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütlerine bağlı olarak bir mesleği icra eden kadınların yürüttükleri kamu hizmeti veya mesleki faaliyetlerin gereği olan mesleki kıyafet, cübbe, önlük veya üniforma giymek dışında, herhangi bir zorlamaya tabi tutulamayacağı hüküm altına alındığı belirtildi. Teklifte, “Böylece, kadın çalışanların kıyafetlerinden dolayı bir ayrımcılığa tabi tutulamamaları amaçlanmaktadır” denildi.
ÜÇ MADDELİK KANUN TEKLİFİ
CHP’nin Kadınların Yürüttükleri Mesleğin İcrası Kapsamındaki Kılık ve Kıyafeti Giymek Dışında Herhangi Bir Zorlamaya Tabi Tutulmaması Hakkında Kanun Teklifi’nin içeriği şöyle:
“MADDE 1- Kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile üst kuruluşlarına bağlı olarak bir mesleği icra eden kadınlar, yürüttükleri mesleğin icrası kapsamında giyilmesi gerekli cübbe, önlük, üniforma vb. dışında kıyafet giymek ya da giymemek gibi temel hak ve özgürlükleri ihlal edecek biçimde herhangi bir zorlamaya tabi tutulamaz.
MADDE 2- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3- Bu Kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür.”