Yenidoğan çetesinin yazışmaları: 'Bebeğe uyuşturucu koklattım, nefesini kestim'

İYİ Parti Milletvekili Turhan Çömez, Yenidoğan çetesinin aralarında yaptığı konuşmaları paylaştı. Konuşmalarda bebeklerin göz göre göre ölüme terk edildiği görülüyor.

Kısa Dalga - İstanbul'da yenidoğan bebekleri anlaşmalı özel hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmalle ölümlerine yol açan çeteyle ilgili yeni bilgiler ortaya çıkmaya devam ediyor.

Çeteyle ilgili fezlekede, üyelerin para uğruna bebeklerin yaşam ve ölümüne nasıl karar verdikleri ortaya çıktı.

‘Bebeğe az uyuşturucu koklattım, kestim nefesini’

İYİ Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, X hesabından yaptığı paylaşımda Yenidoğan çetesi üyeleri arasında geçen ve bugüne kadar ortaya çıkmayan yazışmaları paylaştı.

Çömez, çetenin Beylikdüzü Medilife'taki üyelerinin WhatsApp yazışmalarını sosyal medya hesabından paylaştı.

HEMŞİRE: Bebek pisliğin teki çıktı İlker baba!

DOKTOR: Entübe edelim.

HEMŞİRE: Hocam buna susturucu başlayalım, deli gibi, aynı.

DOKTOR: (Tamam anlamına gelen el işareti)

HEMŞİRE: Hocam, özel bebeğe az dormicum (uyuşturucu) koklattım, deli gibi ağlıyordu, kestim nefesini haberiniz olsun.

Yenidoğan Çetesi nedir?

Yenidoğan Çetesi, İstanbul’da yeni doğan bebeklerin sağlık hizmetlerini suistimal ederek haksız kazanç elde eden ve büyük tepkilere neden olan bir organize suç örgütüdür. Çete, 112 Acil Çağrı Merkezi’nden bazı kişilerle işbirliği yaparak, kritik durumdaki bebekleri anlaşmalı oldukları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk etti. Ancak bu süreçte, bebeklerin sağlık durumları kasıtlı olarak daha ciddi gösterildi ve bu sistem birçok bebeğin ölümüne yol açtı.

Çetenin yapısı ve işleyişi

Yenidoğan Çetesi, Dr. Fırat Sarı ve Dr. İlker Gönen liderliğinde faaliyet gösteriyordu. Örgüt, 112 Acil Çağrı Merkezi’nden bazı çalışanlarla iş birliği yaparak, kritik durumdaki bebekleri önceden anlaşmalı oldukları özel hastanelere yönlendiriyordu. Burada çetenin amacı, bebeklerin sağlık durumlarını olduğundan daha ağır göstermek ve gereksiz yere uzun süre hastanede tutulmalarını sağlamaktı. Bu sayede Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan (SGK) fahiş miktarlarda ücretler tahsil edildi.

Hastanelerde uygulanan bu sahte tedavi yöntemlerinin yanı sıra, hasta yakınlarından da ek ücretler alındı. Böylece, çetenin kazancı örgüt üyeleri arasında paylaştırılarak büyük bir çıkar ağı oluşturuldu.

Soruşturma ve yasal süreç

Yapılan soruşturmada, 22’si tutuklu olmak üzere toplam 47 kişi hakkında iddianame hazırlandı. İddianamede şüphelilerin, bebeklerin sağlık durumlarını bilinçli şekilde daha kötü göstererek SGK’dan yüksek tutarlarda ödeme aldıkları açıkça belirtildi. Ayrıca, bazı hasta yakınlarından fazladan para talep edilerek maddi çıkar sağlandığı tespit edildi. Bu gelirlerin çete üyeleri arasında bölüştürüldüğü de iddianamede yer aldı.

Kapatılan hastaneler

Soruşturma kapsamında, çeteyle bağlantılı olduğu belirlenen bazı özel hastanelerin ruhsatları iptal edildi. Bu hastaneler arasında şunlar yer alıyor:
• Özel Avcılar Hospital Hastanesi
• Özel Bağcılar Medilife Hastanesi
• Özel Beylikdüzü Medilife Hastanesi
• Özel Reyap İstanbul Hastanesi
• Özel TRG Hospitalist Hastanesi

Bu hastanelerin ruhsatlarının iptali, sağlık sektöründe etik dışı uygulamaların önüne geçmek adına önemli bir adım olarak değerlendirildi.

Toplumsal etki ve alınan önlemler

Yenidoğan Çetesi olayı, sağlık sektöründe yaşanan ciddi bir suistimali ortaya çıkardı ve toplumda büyük yankı uyandırdı. Bu tür dolandırıcılıkların bebekler gibi savunmasız bireyleri hedef alması, kamuoyunda infial yarattı. Yetkililer, benzer olayların yaşanmaması için sağlık sisteminde gerekli denetimlerin artırılacağını ve sorumluların en ağır şekilde cezalandırılacağını açıkladı.

Bu olay, sağlık sektöründe dürüstlüğün ve şeffaflığın ne kadar hayati olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Bebeklerin ve ailelerin yaşadığı bu mağduriyet, sağlık hizmetlerinde daha sıkı denetim ve düzenleme ihtiyacını net bir şekilde ortaya koyuyor.

(Haber Merkezi)

Gündem Haberleri