Efendim biliyorsunuz devletlularımız bizler için neyin iyi neyin kötü olduğuna karar verip, kötü olanı yasaklamakta, terörist ilan etmekte çok yüksek kabiliyetlere sahipler. En son yazımda Gülşen'in tutuklanması ve yasaklanan festivallerden dem vurmuştum, o zamandan bu yana Gülşen'i ev hapsine aldılar, sonra da önceki gün Nilüfer Fest'in başlamasına saatler kala konaklama ve alkol satışını yasakladılar.
Sonrasında gelen açıklamalar yine standart, festival toplumun bir kesimini rahatsız ediyor, falan filan.
Güzel kardeşim, gençlerin eğlenmesinden neden hep aynı kesimler rahatsız oluyor? Yettiniz artık, bir düşün bu insanların yakasından. Konaklamanın yasaklandığı açıklandığında kaç tane genç ellerinde çadırlarla farklı şehirlerden yola çıkmıştı acaba, kaçı konaklayacak başka bir yeri ödeyebilecek duruma sahip? Zaten çocuklar zorluk içinde yaşıyorlar.
Aynı toplum kesimleri, acaba ayyuka çıkan rüşvet haberlerinden, Audi jip arkalarında çekilen tozlardan, şu anda terörist ilan edilen bir adama geçmişte sonsuz methiyelerle düzenlenen olimpiyatlardan ne kadar rahatsız?
Yıl olmuş 2022, insanlar darmadağın olmuş bir ekonomi içerisinde hayatta kalma savaşı veriyor. Gençler geleceklerinden umutsuz, çoğunun tek beklentileri bu ülkeden bir an önce gitmek.
Devir çoktan değişti, insanlar dünyanın her tarafında daha çok özgürlük istiyor, hele gençler daha da çok. Bir hatırlatma yapalım, 1937 yılından bu yana Türkiye Cumhuriyeti, Anayasası'nın ikinci maddesinde belirtildiği üzere laiktir. Yani kimse kimsenin inancına karışamaz, kendi inancından yola çıkarak başkalarına bir hayat biçimi dayatamaz. Aksi anayasaya aykırıdır. Bir kişi isterse Müslüman olabilir, isterse Hristiyan, Budist, Deist, Ateist, hatta isterse Pastafaryan olabilir, isterse evinde mazbut bir hayat yaşar, isterse festivalde bira içip dans eder.
Pastafaryan demişken, o nedir diyenler varsa, 2005 yılında Bobby Henderson taradından kurulan bir din, tanrısı Uçan Spagetti Canavarı. Hristiyanlıktaki On Emir yerine, daha hafif olan sekiz adet "yapmazsanız çok memnun olurum" içerir. Bu yapmazsanız çok memnun olurumların bulunduğu metinlere ise delifişek denmekte. Uçan Spagetti Canavarı, ki elbette kendisi görülmüyor, köfteli bir makarna şeklinde resmediliyor. Bu nedenle bugün ben de size İtalyan usulü bir köfteli spagetti tarifi vereceğim.
Malzemeler:
1 paket spagetti
500 gram dana kıyma
1 Türk kahvesi fincanı ekmek kırıntısı
1 avuç ince kıyılmış maydanoz
1 Türk kahvesi fincanı rendelenmiş parmesan (veya izmir tulumu)
1 yumurta
2 diş sarımsak, rendelenmiş
Tuz, taze çekilmiş karabiber
1 çay kaşığı pul biber
2 yemek kaşığı zeytinyağı
1 küçük boy kuru soğan, ince küpler halinde doğranmış
1 kavanoz domates rendesi
1 defne yaprağı
Büyük bir kasede kıyma, ekmek kırıntıları, parmesan, maydanoz, yumurta, pul biber, sarımsak ve bir çay kaşığı tuzu karıştırın. Karıştıktan sonra normalden biraz iri, bir masa tesisi topu civarı boyutta köfteler oluşturun.
Büyük ve kapaklı bir tavada (pilav tenceresi de olabilir) zeytinyağını ısıtın, köfteleri ekleyip her tarafını kızartana kadar yaklaşık 10 dakika pişirin. Köfteleri bir tabağa çıkarın, aynı tavada soğanı 5 dakika soteleyin, sonrasında domatesi ve defne yaprağını ekleyip karıştırın. Köfteleri tekrar tavaya alın, kapağını kapatın. 10 dakika kadar pişirin, sos biraz yoğunlaştığında ayrı bir tencerede pişirdiğiniz spagettileri süzüp sosun üzerine alıp karıştırabilirsiniz.
Makarnayı pişirirken soslarınızın fazlaca kurumaya başladığını hissederseniz, makarnanın tuzlu ve nişastalı haşlama suyunu kullanabilirsiniz, ben o yüzden makarna pişirirken her zaman bir bardak suyu sonlara doğru bir kenara ayırıyorum, güzel bir ipucuyla bugünkü yazımızı bitirmiş olalım.
Keyifli bir pazar günü dilerim.