6 Kasım tartışması: İstanbul Boğazı'nda 'balıkları bitirecek' karar

6 Kasım tartışması: İstanbul Boğazı'nda 'balıkları bitirecek' karar
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürlüğü, 6 Kasım'da İstanbul Boğazı'nın ticari gemi geçiş trafiğine kapatarak endüstriyel balık avlama gemilerine açılacağını açıkladı. İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Saadet Karakulak, "İstanbul Boğazı, Marmara Denizi de dahil aslında bir biyolojik koridordur. Balık stoklarını olumsuz etkileyecektir. Yapılan uygulama aşırı avcılığın yapılmasına yol açacak" dedi.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürlüğü tarafından 6 Kasım'da İstanbul Boğazı'nı 00.00 ile 14.00 saatlerinde yalnızca endüstriyel balık avlama gemilerine açma kararı alındı.

Kararda, şu ifadeler yer aldı: "İstanbul Boğazı'ndaki deniz trafiğine çapariz verilmemesi amacıyla, Bölge Liman Başkanlığı tarafından belirlenecek seyir emniyeti ve deniz güvenliğinin tesisine yönelik tedbirlerin eksiksiz yerine getirilmesi ve denizcilere duyurusunun yapılması, İstanbul Gemi Trafik Hizmetleri Merkezi'nin uyarı ve tavsiyelerine eksiksiz uyulması, bölgeyi kullanan yerel trafik kullanıcılarının konu hakkında bilgilendirilmeleri kaydıyla, İstanbul Boğazı'nın tek sefere mahsus olmak üzere 6 Kasım 2022 tarihinde 00.00 ila 14.00 saatleri arasında ticari gemi geçiş trafiğine kapatılacak balık avcılığı için balık avlama tekne-gemilerine açılması talebi uygun görülmüştür."

SORUMLULUK TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI'NINDIR

Endüstriyel balıkçılar kararın hem vatandaşın hem de kendilerinin menfaatine olduğunu savunurken, amatör balıkçılar ise duruma tepki gösterdi.

Kararın bürokratik açıdan da yanlış alınan bir karar olduğunu ifade eden İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Saadet Karakulak şunları söyledi:

"Balıkçılık yönetimimizden Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü sorumludur. Onun yetki alanında ve su ürünleri tebliğiyle balıkçıların hangi alanda avcılık yapıp yapamayacağı, yönetmeliklerle belirlenir. Karar verilirken balık stoklarımızın durumlarına göre karar verilmesi gerekiyor.

İstanbul Boğazı, Marmara Denizi de dahil aslında bir biyolojik koridordur. Bu biyolojik koridorda balıklar göç etmektedir. Balıklar bu göçü gerçekleştirirken İstanbul Boğazı'nda durarak kendi vücutlarını farklı ortama adapte etmeye çalışırlar. Bu koridorlarda aşırı balıkçılığın yapılması, endüstriyel balıkçılığın yoğun olması. Balık stoklarını olumsuz etkileyecektir. Bu koridorun balıkların geçişi için sürekli açık olması lazım

İstanbul Boğazı'nda palamut azalmış olabilir. Şu an lüfer geçişi daha fazla. Bunların üzerinde av baskısı oluşturacağız. Dolayısıyla, iki tür de son yıllarda stokları azalan türlerimiz. Yapılan uygulama aşırı avcılığın yapılmasına yol açacak.

BALIKÇILIK KAYNAKLARIMIZ YÜZDE 40 ORANINDA AZALDI

Maalesef balıkçılık kaynaklarımız yüzde 40 oranında azaldı. Eskiden 500-600 bin ton olan denizlerde yapılan av miktarlarımız 328 bin tonlara düştü. Bu da stoklarımızın azaldığını bize göstermekte."

BALIKÇILAR NE DİYOR?

Kararı değerlendiren 40 yıldır balıkçı Zati İritaş, "Çok güzel bolluk var bu sene. Bu sene hiç görülmediği kadar palamut var. Biraz satıcılardan şikayetçiyiz. Bu dönemde, ne kadar balık avlanırsa balıkçıların da halkımızın da menfaatinedir. Gemi trafiği sıkıntılı bir durum. Gemi trafiği çok fazlalaştı. Bu yönden müsamaha gösterirlerse iyi olur. Muhakkak fiyatları da etkiliyor. Balık bol olduğu için fiyatlar böyle, bol olmasa herkes yiyemez" diye konuştu.

20 yıldır profesyonel olarak balıkçılık yapan Mehmet Emin Torlak da, "Boğaz'ın belirli günlerde kapanması balıkçıların yıllardan beri istediği bir şeydi. Balıkçıların geliri artacak ama o gün hava nasıl olacak, o gün serbest diye de çok balık tutulacak diye bir şey yok. İstanbul Boğazı'nı bütün olarak düşünürsek, endüstriyel balıkçıların avlandığı yer aşağı yukarı yüzde 5'i 6'sı. Kireçburnu, Sarıyer, Beykoz'da avlanabiliyoruz. Diğer kalan yerlerde avlanamıyoruz. Serbest olduğunda da boğazın her tarafında avlanamayız. Devletin böyle bir imkan vermesi, belirli günlerde ek gelir olup işimize yarayabilir" dedi.

Yaklaşık 40 yıldır balıkçı olan Adil Şahin de, "Çok olumlu bir karar. Balığın göç mevsimi. Ticari gemilerden dolayı insanlar rahat avlanamıyorlar. Avlarını istedikleri gibi kurup kaldıramıyorlar. Dolayısıyla balık geçip gidiyor. Bunu mümkün olduğunca değerlendirmek gerekiyor " diye konuştu.

ÖNÜMÜZDEKİ SENE BOĞAZA BALIK GİRMEYECEK

Amatör olarak hem boğaz kesiminde hem de Unkapanı'nda balık tutanlar ise kararın kendileri için de olumsuz olduğunu söyledi.

Osman Yağmur, "Çok kıyıya gelip, balık yuvalarını dağıtıyorlar. Biz de balık yakalayamayız. Bizim için kötü olur. Onlar silip süpürecekler. Balıkların yuvalarını yıkacaklar" ifadelerini kullandı.

(DHA)

Gündem