Adalet Bakanı Gül'den yeni sosyal medya yasası yorumu: "Klavye karşısında insan, karakter suikastı yapmaya hukuk izin veremez"

Adalet Bakanı Gül'den yeni sosyal medya yasası yorumu: "Klavye karşısında insan, karakter suikastı yapmaya hukuk izin veremez"
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, AKP'nin Meclis'e sunması beklenen sosyal medya yasası teklifine ilişkin olarak "AK Parti, sansüre, eleştiri ve ifade özgürlüğünü ortadan kaldırma yolundaki bir şeye asla müsaade etmez" dedi ancak “Eleştiri ile hakaret birbirinden farklı. Klavye karşısında insan, karakter suikastı yapmaya hukuk izin veremez. Elinde belge, delil varsa adliyeler, kolluk açık” sözleri ile yeni düzenlemenin düşünce özgürlüğünü kısıtlayıcı yönleri ile ilgili ipucu verdi.
Adalet Bakanı Gül, Ankara’daki Ulucanlar Cezaevi Müzesinde, Anadolu Yayıncılar Derneği tarafından hazırlanan ve 25 televizyon kanalında canlı olarak ortak yayınlanan “Anadolu Soruyor’ programına katıldı. 12 Eylül darbesinin 41. yılı hatırlatılan Gül, 27 Mayıs'tan 15 Temmuz'a kadar Türkiye'de vesayetin, darbeci zihniyetin milletin, gençlerin geleceğini çaldığını, ülkenin ekonomisini tahrip ettiğini, ülkenin huzuruna kastettiğini söyledi.

Nazım Hikmet ve Necip Fazıl örneği


"Bir sağdan bir soldan" denilen, hukukun olmadığı, zulümlerin yaşandığı günleri, 12 Eylül'ü hep beraber yaşadıklarını ifade eden Gül, “
İşte burada da, bulunduğumuz cezaevinde de baktığımızda bir tarafta Necip Fazıl, bir tarafta Nazım Hikmet. Düşüncemiz ne olursa olsun vesayetçiler için, darbeciler için düşünen bir kişi daima tehlike ve tehdit olmuştur. ‘Bu ülke için benim bir düşüncem var, hayalim var’ diyen Nazım Hikmet de, Necip Fazıl da hep tehdit olmuştur, suçlu olmuştur” dedi. 

Yeni anayasa çalışmasında gelinen son durum sorulan Gül, bu zamana kadar mevcut Anayasa'da yapılan değişikliklerin Anayasa'nın sivilleşmesine katkı yaptığını ancak Anayasa'yı sivil yapmadığını belirtti. 

Gül, AKP'nin kurulduğundan bu yana sivil anayasa için büyük bir çaba gösterdiğini savunarak şunları söyledi:

"Cumhur İttifakı'nın milletimizle, tüm siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarıyla yeni sivil anayasayı yapma çabası devam etmektedir. Umarım, bunda başarılı oluruz. Anayasalar toplumsal sözleşmedir. Toplumun her kesimi kendisini, geleceğini orada görmelidir. Anayasanın toplumun bir kesiminin değil, her kesiminin 'Evet, bu benim anayasamdır.' diyeceği duyguya ve hukuki güvenceye sahip olması temel amacımızdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın başkanlığındaki heyet önerilerini hazırladı. Partimizin, yetkili kurullarında nihai halini ortaya koyduktan sonra diğer siyasi partilere çağrıları da var. Meclis açıldıktan sonra takvim netleşecektir."

Yargı reformu çalışmalarındaki son durum sorulan Gül, milletin yargı camiasından beklentisinin makul sürede, adil kararın alınması olduğunu dile getirdi.

Görevlerinin yasal yönde eksiklikler varsa bunların tespitini yapmak, yasamaya bu anlamda öneride bulunmak, yürütme olarak teknik destek vermek olduğunu anlatan Gül, "Reformlar ne ilktir ne de son olacaktır. Reformların yaklaşık yüzde 50'si hayata geçti. En iyi reform en iyi uygulamadır. Milletin beklentisi hakim ve savcılardan reformların en başarılı şekilde uygulanması. Yargı reformu anlamında Meclis açıldıktan sonra çok önemli adımların atılmasını bekliyoruz" dedi.

Bakan Gül, hakim, savcı ve icra sınav sonuçlarının ne zaman açıklanacağına ilişkin soru üzerine, "Komisyonumuz çalışmalarını tamamlamak üzere. Bir hafta ya da en geç iki hafta içinde hem hakim savcı hem de icra sınav sonuçları açıklanacak" dedi.

Gelecek dönemde hakim ve savcı yardımcılığını hayata geçireceklerini dile getiren Gül, "Tecrübe paylaşımı almış bir hakim ve savcının cübbeyi giydiğinde yargısal yetki yapmasını hedefliyoruz. Hakim adaylığından ziyade hakim yardımcılığı gibi bir süreci somutlaştırıp kamuoyuyla paylaşacağız. Savcı yardımcılığı da olacak." şeklinde konuştu.

Sosyal medya yasası düzenlemesi

Yeni dönemde AK Parti tarafından Meclis'e sunulması beklenen sosyal medya yasası teklifine ilişkin görüşleri ve "sansür eleştirileri" sorulan Gül, şunları kaydetti:

"Sosyal medyada düşünce özgürlüğü ve bu platformların kısıtlanmasıyla ilgili bir çalışma söz konusu olamaz. AK Parti'nin eleştirinin suç oluşturmayacağına ilişkin yargı paketleri var. Eleştiri ile hakaret birbirinden farklı. Bunun değerlendirmesini yapacak olan da yargıdır. Her alanda olduğu gibi bu alanda da yasakçı bir anlayış içinde olamayız. Tüm kurumlarla bir çalışma yapılıyor. Bu çalışma sosyal mecralar üzerinde kişilerin, kurumların dezenformasyona uğramamasıdır. Klavye karşısında insan, karakter suikastı yapmaya hukuk izin veremez. Elinde belge, delil varsa adliyeler, kolluk açık. Bunun partisi, cinsiyeti, siyaseti yok. Partiler üstü.

Kişilik haklarına saldırıyı önleyecek, insan onurunu koruyacak nelere ihtiyaç varsa bunlar üzerinde kafa yoruluyor. Dünya örneklerine bakılıyor. Dezenformasyon ve insan onuruna yönelik saldırılarla en etkili şekilde nasıl mücadele etmek gerekiyorsa bununla ilgili değerlendirme sürüyor. Netleşmiş bir konu yok, olduğunda partimiz bunu açıklayacaktır. AK Parti, sansüre, eleştiri ve ifade özgürlüğünü ortadan kaldırma yolundaki bir şeye asla müsaade etmez." 

“İdari sulh uygulaması” 

İdari sulh uygulamasının da yargı reformu hedeflerinden biri olduğunu kaydeden Adalet Bakanı Gül, şöyle konuştu: 

“Gerek idari yargıda gerek adli yargıda vatandaşın devletten alacağı var, tazminat talebi var. Yaklaşık 2-3 milyon dava var. Vatandaş devlet ile mahkemelik olmuş. Yetmedi devlet – devlet ile mahkemelik oluyor hukuken zorunluluk gereği. Bu durumda bir yeni kanun düzenlemesiyle vatandaş devlete dava açmadan önce, başarılı bir şekilde uygulanan arabuluculuk gibi devlet vatandaş ile masada oturacak ve masada bunun değerlendirilmesi yapılacak. 3 ay içerisinde vatandaş davasına çıkacak ya da devlet vatandaşına dava açmayacak mahkemeye vermeyecek. Gelin kardeşim oturalım şu 10 lira 9 lira ilkesi bu, raporu bu, belgeler bu. Bu anlamda olunca ne vatandaş devlet ile mahkemelik olacak ne de devlet vatandaş devlet ile mahkemelik olacak.”

Gündem