Akşener'den AKP'ye sert emekli maaşı tepkisi: UFO’ya benzeyen, 'tanımlanamayan uçan ödeme'

Akşener'den AKP'ye sert emekli maaşı tepkisi: UFO’ya benzeyen, 'tanımlanamayan uçan ödeme'
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, AKP'nin emekliler için yapacağını açıkladığı 5000 liralık ödeme için "şimdi bu arkadaşların, “ödeme” dedikleri, maaş mı? Değil. İkramiye mi? Değil. Öyleyse nedir? Belli değil. Üstelik, bu UFO’ya benzeyen, “tanımlanamayan uçan ödeme”; “yalnızca bir kereye mahsus olarak” ödenecek" dedi.

İYİ Parti lideri Meral Akşener grup toplantısında ekonomiye ilişkin sert mesajlar verdi.

Akşener emeklilere verilecek 5000 lirayı da "tanımlanamayan ödemeye" benzetti.

Akşener şunları kaydetti:

Ama bir konu var ki, aslında hiç değişmiyor… Ve iktidar da, nedense, hiç bu konuya girmiyor, giremiyor… O konu da, elbette ekonomi… Ekonominin gündemi değişmiyor ama; üzerimizde yarattığı yıkım, her gün büyüyor, derinleşiyor. Geçim sıkıntısı, her gün daha da artarak büyüyor. “Ekmek, aslanın ağzında yatar, midesinde biter.” derlermiş… Ama artık o aslan, ağzı da, midesi de boş geziyor. Enflasyon ve hayat pahalılığı, Ülkemizdeki ailelerin, her bir ferdini, ayrı ayrı etkiliyor. Özellikle çocuklarımız, derinleşen yoksulluğu, daha fazla hissediyor. Çünkü okullar açıldı. Bir yandan, kitap, defter masrafları; Diğer yandan da, giyim, kuşam, servis masrafları derken; ailelerimiz günden güne, çıkmaza sürükleniyor. Temmuz ayında, büyük gürültüyle yapılan maaş zamları, eriyip gitti. Kış, kapıya dayandı. Artan fiyatların yanına, bir de, ısınma masrafları eklenecek. Üstelik dünya yine, savaşla karşı karşıya. Yani bu ne demek? Bu, enerji fiyatları, daha da artacak demek. Hızla yükselen enerji fiyatları da, bizim için, hem zam, hem de cari açık demek.

Biliyorsunuz, daha yeni, motorine, 2 lira 23 kuruş zam geldi. Tabii ki sırada, benzin zammı var. Seçim öncesi verilen müjdeler, yapılan açılışlar, söylenen büyük sözler, hala hafızamızda. Ama ne hikmetse, maalesef milletimizin payına, zamdan başka bir şey düşmüyor. Aslında, Ak Parti iktidarının, ekonomideki yönetim anlayışı, ağustos böceğiyle karıncanın, hikâyesine benziyor. Bu arkadaşlar tabii ki, hikayedeki ağustos böceği oluyorlar… Tıpkı ağustos böceğinin, yaptığı gibi; küresel ekonominin, iyi olduğu günlerde, har vurup, harman savuran; “İtibardan tasarruf olmaz.” diye diye, israfın zirvesine çıkan; bu sırada da, ülkemizin ihtiyacı olan yatırımları yapmayan; ve hatta, elde avuçta ne varsa, satıp savan Ak Parti; gün gelip, koşullar bozulduğunda da, kapı kapı dolaşıp, yardım istiyor.

Doğrudur. İktidarın yaptığı, vahim hatalardan ötürü; ekonomimizin, acil olarak, kaynağa ihtiyacı var. Bunu herkes, çok iyi biliyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de, ilk göreve geldiğinde, gerekli parayı bulmak için, Sayın Erdoğan’la birlikte, soluğu, Körfez ülkelerinde aldı. Sonrasında, Amerika’ya ve İngiltere’ye de ziyaretler yaptılar.

Ne diyorlardı? 50 milyar dolar gelecekti değil mi? Peki ne oldu? Ne gelen var, ne de yatırım yapan… Neden biliyor musunuz? Çünkü iktidara ve sahip olduğu yönetim anlayışına, güven yok. Ülkemizdeki hukuka, adalete, demokrasiye, güven yok. Yıllarca, beceriksiz ellere mahkûm edilen, ekonomi yönetimini, bugün devralan arkadaşların vadesine, güven yok.

Ak Parti iktidarı, milletimize kaşıkla verip, kepçeyle alırken, kendi zenginlerineyse, kepçeyle verip, kaşıkla almaya devam ediyor. Emeklimizin, asgari ücretlimizin aldığı maaş, açlık sınırının altında kaldı. Çalışan nüfusumuzun, neredeyse yarısı, asgari ücretli. Yani; çalışanlarımızın neredeyse yarısı, açlık sınırının altında yaşamaya, mahkûm edildi… Milletimiz âdeta, can çekişiyor. Ama iktidar, kendi elleriyle sebep oldukları enflasyon için bile, faturayı yine, milletimize kesiyor.

Böyle bir utanmazlık, böyle bir vicdansızlık olabilir mi?

Daha dün meydanlarda, bülbül gibi şakıyıp, bol keseden, vaatler verirken; bugün, dut yemiş bülbüle döndüler. Biliyorsunuz geçtiğimiz hafta; emeklimize, 5 bin liralık “ödeme” yapılacağı söylendi. Şimdi bu arkadaşların, “ödeme” dedikleri, maaş mı?Değil. İkramiye mi? Değil. Öyleyse nedir? Belli değil. Üstelik, bu UFO’ya benzeyen, “tanımlanamayan uçan ödeme”; “yalnızca bir kereye mahsus olarak” ödenecek.

Aslında söylemek istedikleri şu: “Biz emeklilere, önümüzdeki seçimler için, para veriyoruz.” Yani, akıllarınca emekliye, “yerel seçim sadakası” veriyorlar. Bu kadar basit. Üstelik de, bu “ödemeden”, emekli olup, fiilen çalışmaya devam edenler de,
yararlanamayacakmış… Şimdi ben de buradan, iktidardakilere sormak istiyorum: Allah aşkına; emekli olup da, çalışmaya devam edenler, acaba keyfinden mi çalışıyor?

Emekli maaşıyla geçinebilseler, sizce, ikinci bir işte çalışırlar mı?

Emekli maaşıyla geçinebilseler, sizce, ikinci bir işte çalışırlar mı? Böyle bir akıl tutulması olabilir mi? İşte bu akılsızca hazırlanan, adaletsiz düzenlemeden faydalanabilmek için; şimdi emekli çalışanlarımız, belki de, işlerinden çıkıp, çalışmaya, kayıt dışı olarak devam edecekler. Devletimiz de, prim kaybına uğrayacak.

Biz bu uygulamada, neye üzüleceğimizi şaşırdık. Türk Devleti’nin, emeklisini kayıt dışı ekonomiye itecek kadar, akılsızca yönetildiğine mi üzülelim? İktidardakilerin, seçim uğruna, emeklilerimize sadaka verecek kadar, şirazeden çıktığına mı üzülelim? Yoksa;

Emekli çalışanlarımızın, bu paraya, muhtaç hâle gelmesine mi üzülelim?

Gerçekten ibretlik… Geçen hafta, bu kürsüden iktidara yaptığım çağrıyı, bu hafta da, yinelemek istiyorum: Aklınızı, acilen başınıza alın! Böyle haksızlık, böyle adaletsizlik olmaz. Emekli maaşlarını, derhâl, asgari ücret seviyesine çıkartın! Asgari ücreti de, gerçek enflasyona göre ayarlayın! Kış artık kapıda. Milletimizin, yılbaşına kadar dayanacak gücü kalmadı. Ya enflasyonun önüne geçin, ya da milletimizin, enflasyonun altında ezilmesine, behemehâl bir çare bulun." (Kısa Dalga)

Gündem