Anayasa Mahkemesi’nden Ahmet Sever'in ‘Ak troller’ iddiası için ‘utangaç ihlal’ kararı

Anayasa Mahkemesi’nden Ahmet Sever'in  ‘Ak troller’ iddiası için ‘utangaç ihlal’ kararı
Anayasa Mahkemesi, Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığı dönemindeki danışmanı Ahmet Sever’in, “Ak Trollerin Mustafa Varank tarafından yönlendirildiği” iddiası nedeniyle yargılandığı davada “hak ihlali” gördü. Yüksek Mahkeme bu kararı, benzer diğer başvurularla birleştirerek inceledi. Kararda, Sever’in ismi hiç geçmedi, ekindeki “başvurucu isim listesi”nde geçti.

ERSAN ATAR


Anayasa Mahkemesi, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Başdanışmanlığını yapan Gazeteci Ahmet Sever’in bir röportajında yer alan “Muhalifleri sindirmek için oluşturulan Ak Trollerin Mustafa Varank tarafından yönlendirildiği" iddiası nedeniyle yargılanıp, hakkında “hükmün açıklanmasının ertelenmesi” kararı verilmesini hak ihlali olarak gördü. Ancak Yüksek Mahkeme bu tespitini, benzer başvurularla birleştirerek “Abbas Yalçın ve diğerleri başvurusu” adı altında verdiği kararda, Sever’in ismini karar içeriğinde geçirmeden yaptı. Sever’in ismi kararın ekindeki “başvurucu listesi”nde yer aldı.

Gazeteci Ahmet Sever, Gül’ün başdanışmanlığını yaptığı döneme ilişkin bir kitap yayınlamıştı. Bu kitaptan sonra bir gazeteci kendisiyle kitabındaki iddialarına ilişkin röportaj yapmıştı. Sever bu röportajda gazetecinin kitaptaki iddialarına ilişkin sorusu üzerine muhalifleri sindirmek üzere ‘Saray’ tarafından sosyal medyanın nasıl kullanıldığını anlatırken “Ak Trol olarak nitelendirilen bir grubun Mustafa Varank (bakan) tarafından yönlendirildiğine ilişkin değerlendirmeler yapmıştı.

Bu röportajdan sonra Sever hakkında, Mustafa Varank’ın şikayeti üzerine “hakaret içerdiği” iddiasıyla 2 yıl 4 aya kadar hapis istemiyle dava açılmıştı.

Dava, İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme yargılama sonunda, “Sever’in röportajda yer alan sözlerinin suç oluşturabileceği kanaatine” varmış ancak Sever hakkında “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” kararı vermişti. Bu karara göre Sever 5 yıl içinde kasıtlı bir suç işlerse hakkındaki bu hüküm açıklanacaktı.

Sever, İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin bu kararının kesinleşmesinin ardından 2017 yılında Anayasa Mahkemesi’ne başvurarak beraat etmesi gerekirken “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” kararı verilerek ifade özgürlüğünün sınırlandırdığını savunmuştu.

AYM'den "utangaç" hak ihlali kararı

Anayasa Mahkemesi, Sever’in bireysel başvurusunu ilginç bir yöntemle karara bağladı. Mahkeme’nin 2. Bölüm’ü, 2014 yılından 2021 yılına kadar “hükmün açıklanmasının ertelenmesi kararı verilmesi nedeniyle yapılan başvuruları” toplayarak hepsini birlikte değerlendirdi.

Mahkeme, “karar başlığı” olarak da bu başvurular içinde yer alan Abbas Yalçın başvurusunu seçti ve kararını “Abbas Yalçın ve Diğerleri Başvurusu” olarak yayınladı.

Ahmet Sever’in isminin karar metni yerine “ekli listedeki başvurucular” arasında geçtiği kararda, hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) uygulamasına ilişkin genel tartışmalar yapıldı. Bu uygulamanın genel olarak hak ihlali oluşturduğunu belirten Yüksek Mahkeme daha önce verdiği “Atilla Yazar ve diğerleri” kararındaki ilkeleri sıraladığı kararında “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” uygulamasının kanunilik ve belirlilik ilkelerine aykırı olduğunu kaydetti.

Bu nedenle benzer kararların daha önce de “yeniden yasal düzenleme yapılması” için gönderildiğini hatırlatan Mahkeme şu ifadeleri kullandı:

“Anayasa Mahkemesi Atilla Yazar ve diğerleri başvurusunda yaptığı değerlendirmelerde özetle; bir bütün olarak HAGB (hükmün açıklanmasının geri bırakılması) kurumunu oluşturan mevzuatın başta ifade özgürlüğü olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin sürekli ihlallerine yol açan yapısal sorunlar ihtiva ettiği, söz konusu sorunları kanun koyucunun düzenlemesi dışında bir yolla söz gelimi yargı organlarınca yapılan yorumlarla ortadan kaldırmanın mümkün olmadığı, mevcut durumda ilk derece mahkemeleri ve Yargıtay'ın başvuruya konu tüm kararlarda uygulama alanı bulan HAGB kurumunun başvurucuların Anayasa'nın 26. ve 34. maddeleri ile korunan anayasal haklarına yönelik ihlallerinin önüne geçemediği sonucuna ulaşmıştır.”

"Yeniden yargılama yapılsın"

Anayasa Mahkemesi Sever’in de aralarında bulunduğu başvurucuların hak ihlallerinin, bu ihlalleri ortadan kaldıracak şekilde yeniden yargılama yapılarak kaldırılabileceğine karar verdi. Bu nedenle tazminat hükmetmeyen Yüksek Mahkeme’nin kararında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının yarattığı hak ihlallerinin nasıl ortadan kaldırılabileceği şöyle sıralandı:

1) Başta gerekçeli karar hakkı olmak üzere adil yargılama hakkının tüm güvencelerinin sağlandığı bir yargılama yapılmalıdır

2) Sanığa HAGB’yi kabul edip etmediği sorulmadan önce hüküm kurulmalı ve sanık kurulan hükmün sonucundan tefhim veya tebliğ yoluyla haberdar edilmelidir . Huzurda bulunmayan sanığa, aynı tebligat evrakıyla, kurulan hükmün sonucunun bildirilmesi ve HAGB’yi kabul edip etmediğinin sorulması mümkündür.

3) Kanun yolu incelemesi yapan mercinin şablon gerekçelerle ve yalnızca HAGB kurumunun şekli koşulları yönünden bir inceleme yapmayarak usul ve esasa ilişkin tüm hukuka aykırılık iddialarını incelemesi, bunlara makul bir gerekçe ile cevap vermesi ve çatışan tüm menfaatleri dengelemesi gerekmektedir.

Sever: Karar görünmez kılındı

Buna göre Ahmet Sever hakkındaki dava, İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde, Anayasa Mahkemesi’nin kararındaki tespitler de dikkate alınarak yeniden görülecek.

Sever, kararın başvurudan 7 yıl sonra verilmesini, ayrıca tazminat verilmemesini ve “diğer dosyalarla birleştirilerek” görünmez kılınmasını eleştirirken, sonuç olarak ifade özgürlüğünün ihlaline karar verilmesini olumlu karşıladığını belirtti.

Özel Haber