Asgari ücretin 1000 lirası 3 ayda buhar oldu

Asgari ücretin 1000 lirası 3 ayda buhar oldu
TÜİK mart ayı enflasyon verilerini duyurdu. Ulaşım sektörü zamda şampiyon olurken üretici fiyatları son 27 yılın zirvesini gördü. İlk çeyrekte enflasyonda yaşanan artışla asgari ücretin 1000 lirası, emekli aylığının 500 lirası eridi.

MÜHDAN SAĞLAM

ANKARA - Mart ayı enflasyonu açıklandı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Mart 2022’de Tüketici Fiyat Endeksi aylık bazda yüzde 5,46 artış gösterdi. Bunun yıllık bazda karşılığı TÜFE’nin geçtiğimiz yıla göre yüzde 61,14’e çıkması. Öte yandan üretici fiyatlarıyla tüketici fiyatları arasındaki makas genişlemeye devam etti. Mart ayında üretici fiyatları yüzde 9,91 artarken bunun yıllık karşılığı yüzde 114,97’lik artış olarak hesaplandı. Yani geçtiğimiz yıl 10 liraya üretilen bir ürünün üretim maliyeti, bir yılda 25 liraya çıktı. Akademisyenlerin oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu'na (ENAG) göre ise TÜFE’de aylık enflasyon yüzde 11,93, yıllık yüzde 142,63 oldu. TUİK ve ENAG arasında büyük farklar olsa da açık olan enflasyonun hız kesmeden artmaya devam etmesi. Bu durumun ise ciddi yansımaları var.

ÜRETİCİ FİYATLARINDAKİ ARTIŞ 94 KRİZİNİ HATIRLATIYOR

Mart ayı enflasyonunun açıklanmasıyla beraber, yılın ilk çeyreğinin verileri de elde edilmiş oldu. TÜFE, ocakta yüzde 11,1, şubatta yüzde 4,81 ve son olarak martta yüzde 5,46 artış gösterdi. Yani ilk çeyrekte yüzde 22’ye yakın bir tırmanma var. Üstelik bu basit hesap üzerinden yapılmış bir analiz. Bu kaba hesap dikkate alındığında 2022’de 4 bin 250 lira olarak belirlenen asgari ücretin neredeyse 1000 lirası, en düşük emekli aylığı olan 2500 liranın 500 lirası buhar oldu bile.

Üretici fiyatlarının ilk üç ayına mercek tutulduğunda durum daha da vahimleşiyor. Bu grupta ocakta yüzde 10,45, şubatta yüzde 7,22, martta yüzde 9,19'luk artış yaşandı. Benzer bir kaba hesaplama yaparsak yılın ilk üç ayında üreticilerin maliyeti dörtte bir oranında arttı. Böylece üretici fiyatlarında 1994 krizinden bu yana yaşanan en büyük artış gerçekleşti. Bir anlamda Türkiye ekonomisi üretici cephesinde 1995 yılına döndü. Yani aralık ayında 100 liraya üretilen bir ürünün üretim maliyeti birinci çeyrek itibariyle 126 liraya çıktı.

Üretici fiyatlarındaki artış, tüketici fiyatlarını doğrudan etkiliyor. Hali hazırda üretim maliyetleri birebir olacak şekilde tüketiciye yansımıyor olsa da nihayetinde maliyet aktarımı mutlaka yapılıyor. Bu, önümüzdeki aylarda da tüketicinin cebinden daha fazla para çıkması anlamına geliyor.

AKARYAKIT FİYATLARINDAKİ ARTIŞ ULAŞIMI VURDU

TÜİK’in verilerine göre artışın yaşandığı kalemlerde ilk sırada ulaşım yer aldı. Mart ayında 25 liraya kadar çıkan ve isyana neden olan motorin fiyatı mart ayında yüzde 32,67 artış gösterdi. Benzer biçimde benzin fiyatı da yüzde 24,41 oranında arttı. Akaryakıt fiyatlarındaki artış, diğer kalemlerden farklı olarak neredeyse her sektörde fiyat artışına neden olan bir yayılma etkisine sahip. Nakliye ve ulaşımın temel girdisi olan motorin ve benzin örneğin mart ayında sadece şehirlerarası otobüs bileti fiyatlarının bile yüzde 20 artmasına neden oldu. Nitekim bütün ulaşım sektörü dikkate alındığında fiyat artışının aylık yüzde 13,29, yıllık bazda neredeyse yüzde 100 olduğu görülüyor.

Ulaşımın yanında bir diğer temel yaşam girdisi olan gıdada da artış sürüyor. Yıllık bazda gıdadaki fiyat artışı yüzde 70,33. Yani geçtiğimiz yıl 100 liraya dolan bir alışveriş sepetindeki ürünlere tüketici bu yıl 170 lira vermek zorunda.

TÜİK’in enflasyon sepetine dahil ettiği 409 maddeden 313'ünün fiyatı bir önceki aya göre zamlanırken, sadece 69 maddenin fiyatında düşüş gözlendi.

Sonuç olarak üretici fiyatları Türkiye tarihindeki en önemli krizlerden biri olan 94 krizi sonrasındaki seviyeye gelmiş durumda. Bir anlamda Türkiye ekonomisi üretimde 1995’i yaşıyor denebilir. Üretimdeki bu artışın tüketiciye yansıması kaçınılmaz. Hali hazırda son veriler uyarınca Türkiye dünyada en yüksek enflasyonun olduğu 5’inci ülke konumuna geldi. Türkiye’den daha fazla enflasyon sahip ülkelerse Venezula, Suriye, Sudan ve Lübnan.

Ekonomi