AYM'den 1 Mayıs için kritik karar: İzinsiz de olsa barışçıl gösteri, müdahale edilemez

AYM'den 1 Mayıs için kritik karar: İzinsiz de olsa barışçıl gösteri, müdahale edilemez
AYM, Taksim Meydanı’nda kutlanmasına izin verilmeyen 1 Mayıs için kritik bir karar verdi. İzin verilmese de barışçıl gösterilerin yapılabileceğine hükmeden AYM, Dilan Alp’in gaz fişeğiyle yaralanmasını da “eziyet suçunun ihlali” olarak değerlendirdi ve Alp’e tazminat ödenmesine karar verdi.

Anayasa Mahkemesi (AYM), 1 Mayıs yaklaşırken, 2013’teki 1 Mayıs olayları ile ilgili emsal niteliğinde kritik bir karara imza attı.

T24’den Gökçer Tahincioğlu’nun haberine göre, polise yönelik herhangi bir eylemi olmamasına rağmen gaz fişeği ile başından vurularak hayati tehlike yaşayan Dilan Alp’in avukatı Gülizar Tuncer tarafından yapılan başvuruyu karara bağlayan AYM, izin verilmeyen bir alanda bile olsa barışçıl biçimde toplanma hakkının engellenmesinin tazminat nedeni olduğuna karar verdi.

AYM İkinci Bölüm tarafından verilen karara göre, 2013’te, İstanbul Valiliği, 1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanmasını yasakladı. Buna karşılık sendikalar, siyasi partiler ve sivil toplum örgütlerinin çağrısıyla çok sayıda kişi Taksim’e girmeye çalıştı. Polisin sert müdahalesiyle olaylar yaşandı.

Taksim’e çıkmaya çalışanlar arasında bulunan Dilan Alp, polisin attığı gaz fişeğinin başına isabet etmesiyle ağır yaralandı. Kafatasında kırıklar ve beyin doku hasarı oluşan Alp için, “Yaşamının tehlikeye girdiği” yönünde rapor verildi.

Soruşturma zaman aşımına uğradı

Alp’in yaralamasıyla ilgili savcılık tarafından polisler hakkında başlatılan soruşturma zaman aşımıyla düşürülürken, Alp’in açtığı tazminat davasında istinaf mahkemesi 100 bin TL manevi, 25 bin TL maddi tazminat ödenmesine hükmetti. Ancak bu dava henüz kesin karara bağlanmadı. Kamu Denetçiliği Kurumu da polislerin eyleminin hak ihlali niteliğinde olduğuna karar verdi.

Gaz bombası için emsal karar: Silahtan farkı yok

Olayı değerlendiren AYM, kararında, gaz silahlarının kullanımı konusunda kritik bir yorum yaptı.

Bu silahların, ateşli silahlardan farkının olmadığını ve ölçülü biçimde kullanılması gerektiğini belirten AYM, “Güç kullanımının Anayasa’nın 17. maddesine göre başka bir çarenin kalmadığı zorunlu bir durumda ve ölçülü bir şekilde gerçekleştiğinin soruşturma makamlarınca resen ortaya konulması gerekmektedir. Bu çerçevede kolluk görevlilerinin eylemlerinin yanında kendilerine uygun talimatın verilip verilmediğinin, gaz fişeği atışı için kullanılan silahlar konusunda bu kişilerin yeterli eğitim alıp almadığının ve olası riskleri önlemek adına tedbir almakta ihmalleri bulunup bulunmadığının da incelenmesi gerekmektedir” dedi.

Eziyet yasağı ihlal edildi

Yaralanan Dilan Alp’in şiddet eyleminin saptanamadığına işaret eden AYM, böyle bir durumda güç kullanımının kaçınılmaz olduğu yönünde tespit yapılamayacağını vurguladı.

Ancak Alp’in başından vurulmasının kolluğun orantısız güç kullanarak başvurucunun yaralanmasına sebep olduğunu ortaya koyduğu kaydedildi. Anayasadaki, “eziyet yasağının” ihlal edildiği ifade edildi.

“Kimliklerin tespiti gerekirdi”

Kararda, polislerin kimliğinin tespit edilememesi de hak ihlali sayıldı ve dosyayı rafa kaldıran ve zamanaşımına girmesine neden olan savcılık eleştirildi.

İzinsiz de olsa barışçıl gösteri

Kararda, izinsiz biçimde yapılsa bile barışçıl eylemlere müdahale konusunda sınırlılıklar bulunduğuna işaret edilerek, şöyle denildi:

“Başvurucunun barışçıl olmadığı herhangi bir eyleminin olduğu ileri sürülmediğinden başvurucunun yaralanmasına neden olacak şekilde fiziki müdahalede bulunulması ve böylelikle gösteriye son verilmesi toplanma hakkına yönelik bir müdahale olarak kabul edilmelidir. Dolayısıyla toplantı hakkının amacı, şiddete başvurmayan ve fikirlerini barışçıl bir şekilde ortaya koyan bireylerin haklarının korunmasıdır. Demokratik bir toplumda, barışçıl yöntemlerle fikirlerini savunanlara toplantı özgürlüğü ve diğer yasal araçlarla kendilerini ifade edebilme imkânı verilmelidir. Barışçıl amaçlarla bir araya gelmiş kişilerin toplantı hakkını kullanırken kamu düzeni açısından tehlike oluşturmayan ve şiddet içermeyen davranışlarına devletin sabır ve hoşgörü göstermesi çoğulcu demokrasinin gereğidir. Toplantı veya gösteri yürüyüşüne katılanların bir kısmının şiddete başvurmaları diğerleri açısından bu hakka müdahaleyi meşru kılmaz.”

87 bin lira tazminat

AYM, Alp’in açtığı tazminat davası sürdüğü için bu konuda ayrıca karar verilemeyeceğini belirterek, ancak toplanma hakkının ihlal edilmesine nedeniyle Alp’e 87 bin 750 lira tazminat ödenmesine hükmetti. (Kısa Dalga)

Gündem