Bozdağ’a göre ‘sansür yasası’: ENAG değil, Gezi gibi olaylar için

Bozdağ’a göre ‘sansür yasası’: ENAG değil, Gezi gibi olaylar için
Adalet Bakanı Bozdağ, ‘dezenformasyon yasası’nın Gezi gibi olaylarda uygulanacağını, ENAG üyelerinin yasadan etkileneceği yorumlarının gerçeği yansıtmadığını söyledi. Bozdağ, Anayasa değişikliğinde “başörtüsü” ve “kıyafet” vurgularının ayrı ayrı yer alacağını belirtti.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, kamuoyuna ‘dezenformasyon yasası’ olarak yansıtılan düzenleme nedeniyle “kafa karışıklığı olduğunu” olduğunu belirtirken, “ENAG’cılara kimse bir şey yapmayacak, yasa Gezi gibi olaylarda uygulanacak” dedi.

Hürriyet Gazetesi’nde yer alan haberde, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın, İnfaz Yasası değişikliği hazırlıkları ve gündemdeki konulara ilişkin görüşleri yer aldı. Habere göre Bozdağ’ın gündeme ilişkin değerlendirmeleri özetle şöyle:

HEM “KIYAFET” HEM “BAŞÖRTÜSÜ” OLACAK: Din ve vicdan özgürlüğü ile ilgili 24. maddeye iki yeni fıkra ilavesi düşünülüyor. Burada hem başı açık hem başı örtülü kadınlarımız için teminat getiriliyor. Madde metninde hem kıyafet hem başörtüsü yer alacak. Bu temel hak ve hürriyetin kullanımı ile ilgili herhangi bir ayrımcılık yapılamayacağı çok net vurgulanıyor. Anayasa koyucunun ortaya koyduğu irade doğrultusunda yasama, yürütme, yargı bu esasa aykırı uygulama yapamayacak.

EVLİLİK BİRLİĞİ KİMLER ARASINDA: (Anayasa’nın) 41. madde ve kenar başlığı da değişecek. Aile, evlilik birliği ve çocuk hakları yer alacak. Aile, Türk toplumunun temelidir kısmı aynen kalıyor. Evlilik birliğine ilişkin düzenleme yapılacak. Birinci fıkrada araya bir cümle koyacağız. Evlilik birliğinin kimler arasında kurulduğuna ilişkin bir hüküm yer alacak. Referanduma da gideriz.

DEZENFORMASYONUN ŞARTLARI: Dezenformasyon Yasası en çok 29. madde üzerinden tartışılıyor. 29. maddeye göre bu işi yaparken, sırf endişe, korku, panik yaratma kastı olacak. Özel kast aranıyor. Ülkenin iç dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlıkla ilgili bir konu olacak. Gerçeğe aykırı, yalan, asılsız bir bilgiyi, ülkenin kamu barışını bozmaya elverişli şekilde, sokakları hareketlendirmek, halkı ayaklandırmak, kriz, kaos ortamları oluşturmak için yapacaksın ve aleni yapacaksın. Suçun oluşması için bu beş şartın bir araya gelmesi gerekecek. Biri bile olmazsa suç olmaz.

CEZASIZLIK ALGISINI KALDIRACAĞIZ: İyileştirici, geliştirici ve infazın topluma kazandırma, rehabilite ve ıslah etme yönünü güçlendiren adımlar atacağız. Toplumu çok rahatsız eden ve cezasızlık algısını besleyen bazı suçlar için hem yargılamada farklı hem de infazda farkı bir sistem getirilecek. Onlar üzerinde de arkadaşlarımız çalışıyor. Mesela bizde tehdit suçu var. Tehdit ediyor ya da trafiği tehlikeye sokuyor, trafik magandalığı yapıyor, içerde yatarı yok. Ondan sonra herhangi bir yaptırımla karşılaşmayınca tehdit daha sonra şiddete dönüşüyor. Basit darp olunca o da 6 ay. Onun da yatarı yok. Ondan sonra bu sefer daha ağırına gidiyor.”

İNFAZ DEĞİŞİKLİĞİ İÇİN SÜRE: Bir süre vereceğiz. Hemen ertesi gün uygulamayacağız. Vatandaşımızın bu konuda bilinçlenmesinden sonra uygulamaya koyacağız. Pek çok ihtilafı azaltacak. Mesela diyelim ki, birisi A ile ilgili bir şey söyledi, biz onunla ilgili diyeceğiz ki, sen orman işletmesinde her gün ağaç dikeceksin. Ama şimdiki gibi göstermelik değil. Bir sistem koyacağız. Herkesi hapse koyan bir düzen değil. Denetimli serbestliği artıracağız. Bir daha işlediğinde de bu defa hapis olacak.

DEZENFORMASYON YASASI GEZİ GİBİ OLAYLARDA UYGULANACAK, ENAG’A DEĞİL: Gezi, Kobani, Hendek olayları oldu. Bireysel değil, toplumsal barışı bozmaya dönük işler yapıldığında bu düzenleme devreye girecek. Kafa karışıklığı var. Bu işleri susturacak yegane şey uygulamadır. Uygulamayı gördüğünüzde bu gibi konularda pek çok değerlendirmenin gerçek dışı olduğu görülecek.

ENAG’ın başındaki kişi, ‘ben rakamları açıklayınca tutuklayacaklar’ diyor. Yalan söylüyor. ENAG’cılara kimse bir şey yapmayacak. Biz neyi sansürlemişiz. Yasa çıktı kaç gün oldu sansür haberi duydunuz mu? Gözaltına alınan, tutuklanan duyduk mu?”

Gündem