CHP'li Başarır'dan Erdoğan'a atama tepkisi: Hiçbir fani yandaşın açıkta kalmıyor

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, TBMM'de basın toplantısı düzenleyerek gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Türkiye ile İngiltere arasında imzalanan göç anlaşmasını değerlendiren Başarır, "Bunu İngiliz medyasından duyduk. İngiliz medyasından duyduklarımız Türkiye’nin insan kaçakçılığı bağlamında çetelerin bir merkezi haline geldiği ve Manş Denizi’nden geçen mültecilerin botlarının Türkiye’de üretildiği açıklandı" dedi.

İngiltere İçişleri Bakanlığı’nın Haziran ayında, geri dönüş ve yeniden entegrasyon yardımı kapsamında Türkiye’ye ödenek yaptığı yönündeki açıklamasını da hatırlatan Başarır, "Acı olan şu; Türkiye-İngiltere bir anlaşma yapıyor, İngiltere bir anlamda kendini korumaya alıyor, bir anlamda mülteci, sığınmacı deposu haline gelen ülkemize karşı bazı maddeler koyuyor ama biz bunu Dışişleri Bakanı’ndan ve Cumhurbaşkanı’ndan duymuyoruz, İngiltere’den duyuyoruz. Bu Türkiye Cumhuriyeti devleti için utanç verici bir manzaradır" dedi.

Başarır, anlaşmanın TBMM'de onaylanmadığını da söyleyerek, "Türkiye’nin mi İngilizlerin mi lehine? Bir bakalım. Ama biz bu anlaşmayı İngilizlerden duyuyoruz" diye konuştu.

Başarır, bugün Resmi Gazete'de yayımlanan atama kararlarını da değerlendirdi. "Ne yazık ki ülkemiz kültürel bir erozyona uğratılıyor" diyen Başarır, şöyle devam etti:

"Dün Resmi Gazete’de bir atamayı gördük. Tamer Karadağlı’nın Devlet Tiyatroları Genel Müdürü olduğunu gördük. Anadolu’ya, ülkemize tiyatroyu, sanatı taşıyan, sevdiren bir kurumdan bahsediyoruz. Yaklaşık 3 bin personeli var bu kurumun. Çok değerli sanatçılar, kuruma bağlı yöneticiler var. Bir sefer, Tamer Karadağlı’nın bu kurumla hiçbir ilgisi yok. Tiyatrocu, sanatçı, başarısını bir kenara koyabiliriz, ama bu kurumun içerisinden birisi değil. İki Türkiye’nin en önemli film festivali, Antalya Film Festivali’nde sanatçı arkadaşı ödül aldığı zaman konuşmasını kesip mikrofonu alacak kadar da saygısız bir kişi. Neden Tamer Karadağlı? Vali kararnamesinde, kaymakamlarda, yargıda, bankalarda bunu yapıyorsunuz. Ama tiyatroda niye bunu yapıyorsunuz? O kurumda çok değerli sanatçılar var. Kurumu bilen sanatçılar var.

"Niye? Sarayı çok seviyor"

"Devlet Tiyatroları Genel Müdürü, evet tiyatroyu bilecek. Yılda 150 değişik oyun sergileniyor bu kurumda. Personelin haklarını bilecek. Devlet Tiyatroları, bağımlı bir kuruluş değil yasaya göre, bir anlamda yarı özerkliği olan kuruluş. 50 yıldır bir düzenleme bekleyen, özerk olması gereken bir kurumdan bahsediyoruz. Bu yasayı getirmektense Tamer Karadağlı’yı getiriyoruz. Niye? Sarayı çok seviyor. Birden döndü. Düne kadar Gezi’deydi. Bugün Gezi karşıtı. Düne kadar muhalifti, bugün sarayın yanında. Olmaz. Tiyatroda, sanatta bari bunu yapmayın. Bir düşünün 1949’da kim var? Muhsin Ertuğrul vardı. Oradan buraya, Tamer Karadağlı’ya geldik biz. Sanata, sanatçıya, bu kurumlara dokunmayın.

"Hiçbir fani yandaşın açıkta kalmıyor"

"Yine çok ilginç bir atama. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın doğum gününde bir şarkı yazıp besteleyen, ‘Çok yaşa Tayyip Dede’ şarkısını özgün bir projeye dönüştüren kim? Ömer Faruk Belviranlı, Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü’ne atandı. Ne güzel. Gerçekten, çok yaşa Tayyip Dede! Seni seven, öven, şarkı yapan mutlaka birilerini bir yere getiriyorsun. Hiçbir fani yandaşın açıkta kalmıyor.

"Erzurum Valisi… Bir miting için Erzurum’da gelen bir belediye başkanını korumayan Erzurum Valisi… Ekrem İmamoğlu’na saldırı olurken, taş atılırken, linç edilirken kılını kıpırdatmayan Erz­urum Valisi, AFAD’ın başkanı oldu. Ya yok mu? Daha dün bir deprem yaşadık. AFAD’taki eksiklikleri gördük. Neden orayı bilip, tanıyan, uzman gerçekten sele, yangına, depreme karşı duyarlı, güvenliği alabilecek bir bilim adamını değil de bir partilimizi korumayan, ‘Niye geldi’ diyen bir valiyi atıyoruz?

"Nasıl bir aile bu?"

"Fatma Betül Sayan’ın kardeşi… Ayşe Hilal Sayan Koytak… Dışişleri Bakanlığı’ndaki Bilgi Teknolojileri Genel Müdürlüğü’ne atandı. Yok mu başka vatan evladı. Bir kardeşi büyükelçi, bir kardeşi Meclis üyesi, diğer kardeşi bu kurumda. Nasıl bir aile bu. Birazdan işsizliği konuşacağız. Pırıl pırıl gençler var. İki dil bilen, yüksek lisans, doktora yapan gençler var. Neden?"

"Kamu bankaları AKP yandaşlarının kampı haline geldi"

Emekliye yüzde 25 zam yapılırken, kamu bankalarının yönetim kurulu üyelerinin huzur hakkına yüzde 100 zam yapıldığını hatırlatan Başarır, şöyle devam etti:

"Kim bunlar? Bu bankalar AKP’nin eski milletvekilleri, bakan yardımcıları, bakanlarının toplama kampı haline gelmiş. Örneğin, Ziraat Bankası Yönetim Kurulu Başkanvekili, AKP 23, 25, 26’ncı Dönem Kahramanmaraş Milletvekili. Hem emekli maaşı alacaksın 65 bin TL hem Ziraat Bankası’ndan alacaksın. Bu olacak bir şey mi? Ziraat Bankası’nda bir facia daha, Fazlı Kılıç, 3 dönem Kağıthane Belediye Başkanlığı yapmış. Şu anda yönetim kurulu üyesi. Vakıfbank Yönetim Kurulu üyelerinden bir tanesi Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı… O kadar çok örnek var ki… Halk Bankası, önemli kamu bankalarından bir tanesi, eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal yönetiminde, RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin yönetim kurulunda. Bu bankalar 85 milyonun. Bu bankalarda görev yapacak Türkiye’nin çok önemli üniversitelerinden mezun gençler, vatan evlatları var. Ama AKP’nin milletvekillerinin, AKP’nin yandaşlarının kampı haline gelmiş." (Kısa Dalga)