CHP'li Dinçer, Gezi tutukluları ve Merdan Yanardağ'ı ziyaret etti

CHP'li Dinçer, Gezi tutukluları ve Merdan Yanardağ'ı ziyaret etti
Gezi tutukluları ile gazeteci Merdan Yanardağ'ı cezaevinde ziyaret eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Semra Dinçer, "Gezi Davası’nın toplumsal muhalefeti cezalandırmanın bir aracı olarak kullanılmasına ve özgür basının sesinin kısılmasına izin vermeyeceğiz" dedi.

CHP Doğa ve İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Semra Dinçer, Muğla Milletvekili Gizem Özcan ile birlikte Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Can Atalay, Tayfun Kahraman, Hakan Altınay ile gazeteci Merdan Yanardağ’ı ve Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevinde bulunan Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater ve Mine Özerden’i ziyaret etti.

Ziyaretlerine ilişkin açıklama yapan Dinçer, “Gezi Direnişi nasıl ki bu ülkenin yüz akı ve onurlu tarihinin bir parçasıysa, Gezi Davası’nda tutuklanan arkadaşlarımız da bizim yüz akımız ve onurlu tarihimizin bir parçasıdır. Onlara haksız ve hukuksuz bir şekilde ceza verilmesi, bu topraklarda hak, hukuk ve adalet isteyen milyonlara verilmek istenen bir gözdağıdır" dedi.

Bu ülkedeki hak arama mücadelesinin susturulamayacağını ifade eden Dinçer, "Uydurma suçlarla sanık yapılan hak savunucularının hukuksuz ve temelsiz bir şekilde tutuklu bulunmaları ülkemiz demokrasisi adına utanç verici bir durumdur" diye konuştu.

"Can Atalay'ın tutukluluğuna son verilmeli"

TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’ın tutukluluğunun devam etmesini "millet iradesine vurulmuş bir darbe" olarak nitelendiren Dinçer, "Şu ana kadar hakkında herhangi bir kesinleşmiş karar olmamasına rağmen Can Atalay tahliye edilmemekte ve milleti temsil etme görevini yerine getirmesi engellenmektedir. Can Atalay'ın tutukluluğuna son verilmeli ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yemin ederek millet iradesini temsil etmesi için buradan bir kez daha çağrıda bulunuyoruz" dedi.

"Merdan Yanardağ’ın tutuklanması basın özgürlüğüne vurulmuş bir darbedir"

Dinçer, TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ'ın tutuklanmasına dair ise şöyle konuştu:

"Merdan Yanardağ’ın televizyon programındaki sözlerinin çarpıtılarak hedef gösterilmesi ve tutuklanması kabul edilemez. Merdan Yanardağ’ın tutuklu bulunması demokrasimize, basın ve ifade özgürlüğüne, halkın haber alma hakkına vurulmuş bir darbedir. AKP iktidarı, oluşturduğu yandaş medya düzeni ve sosyal medya trolleriyle basının işlevini ortadan kaldırmak ve dikensiz gül bahçesi yaratmak istemektedir."

"Onlar bu ülkenin yüz akı kadınları"

Dinçer, şöyle devam etti:

"Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater ve Mine Özerden kadınların yok sayıldığı, şiddete maruz kaldığı, katledildiği bir ortamda büyük ve onurlu bir duruş sergilediler. Onlar bu ülkenin yüz akı kadınlarıdır. Onlar iktidarın susturmaya çabalarına rağmen, ayağa kalkan, özgürlük ve demokrasiye sahip çıkan mücadele neferleridir. Onlar bu topraklarda hak savunucusu olarak insan haklarını, doğamızı, ağacımızı ve kentlerimizi savunan onurlu kadınlardır. Nasıl ki; Gezi Direnişi tarihe onurlu bir direniş olarak geçtiyse, Onların maruz bırakıldıkları bu haksız ve temelsiz yargı süreci de hukuk tarihimizin kara bir sayfası olarak tarihe geçecektir. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak, hak savunucularının ve özgür basının yanında yer almaya, hak, hukuk ve adalet mücadelesinin yılmaz savunucuları olmaya devam edeceğiz. Gezi Davası’nın toplumsal muhalefeti cezalandırmanın bir aracı olarak kullanılmasına ve özgür basının sesinin kısılmasına izin vermeyeceğiz.” (ANKA)

Abone Ol

İyi gazetecilik posta kutunda!
Güncel haberler, haftalık ekonomi bülteni ve Pazar derginiz Plus’ı email olarak almak için abone olun.