CHP’li Dinçer: Hak arama hürriyeti el yakıyor
CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Semra Dinçer, son günlerde gündeme gelen çevre davalarında talep edilen fahiş bilirkişi ücretlerine dikkat çekti.
Dinçer, yaptığı açıklamada, son dönemde gündeme gelen iki çevre davasını hatırlattı:
“Rize İkizdere’de Cengiz İnşaat eliyle işletilen taş ocağının ÇED Gerekli Değildir kararının iptali talebiyle ilgili davada, verilen karar Danıştay’dan dönünce, ikinci kez keşif yapmak için yurttaşlardan 60 Bin TL daha alındı. Kanal İstanbul projesi için plan değişikliği yapan, rezerv alanı ilan edilen işlemler için 150 Bin TL bilirkişi ücreti istenildi.”
“Yoksullaşmalarına yol açıyor”
“Bilirkişi ücretlerinin bu kadar yüksek olması, hak arama hürriyetini kısıtlıyor. Yurttaşı dava açmaktan vazgeçirme amacına hizmet ediyor” diyen Dinçer, şöyle devam etti:
“Amasya’da bir yurttaşımız koyunlarını satıp bilirkişi ödedi. Geçmişte Rizeli bir yurttaşımız ineklerini satmak zorunda kalmıştı. Bu kişilerin yoksullaşmalarına yol açan bu ödemeleri yaptıkları davalar, kendi şahsi menfaatleri için değil, kamunun, toplumun, doğanın, yaşam alanlarının menfaatine açılmış davalar. Kamu kurumlarının yapmadıkları denetimleri, yurttaşlar bu davalar eliyle etkin kılmaya çalışıyor. Mahkemeler, yurttaş katılımcılığını da engelliyor.”
“Çevre davası açmak Anayasa’nın 56. Maddesinin yurttaşlara yüklediği ödevin ifasıdır” diyen Dinçer, dünyada birçok yerde, kamu menfaati için açılan bu davalarda, dava masrafların hiçbir şekilde davacılara yüklenmediğinin altını çizdi.
Dinçer, “Altılı mutabakat metnimizde de bu yönde bir vaadimiz vardı. Kent ve çevre davalarına harç muafiyeti düşünüyorduk. Doğanın, kentlerimizin, yaşam alanlarımızın korunması için açılan davalar önündeki engellerin kaldırılması, hak arama özgürlüğünün, adil yargılama ilkesinin teminatı olacaktır” ifadelerini kullandı. (Kısa Dalga)
