Cumhuriyet yazarı Murat Ağırel'in Hatay izlenimleri: Antakya'daki binaların yüzde 100'ü depremden etkilendi

Cumhuriyet yazarı Murat Ağırel'in Hatay izlenimleri: Antakya'daki binaların yüzde 100'ü depremden etkilendi
Cumhuriyet gazetesi yazarı Murat Ağırel, deprem sonrası Hatay izlenimlerini anlatırken "Binaların yüzde 100’ü depremin darbesinden nasibini almış. Yüzde 70’i ise ağır hasarlı, kullanılamaz durumda" ifadesini kullandı.

Kahramanmaraş'ta 6 Şubat'ta 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki iki depremin ardından binlerce insan hayatını kaybetmiş, on binlercesi yaralanmıştı. Deprem 10 kenti etkilerden, binlerce bina yıkılmıştı.

Enkaz altında halen kurtarılmayı bekleyenlerin olduğu söylenirken, depremden en çok etkilenen kentlerin başında Hatay geliyordu.

Gazeteci Murat Ağırel, bugünkü yazısında Hatay izlenimlerini aktardı.

Hatay'ın İskenderun ilçesinde denizin taştığını, suyun 10-15 santimetre yükseldiğini aktaran Ağırel, "Limandaki yangın devam ederken vatandaşların yüzünde büyük bir bezmişlik gördüm. Nedenini, nasılını siz düşünün" diye yazdı.

Ağırel, özetle şunları kaydetti: "Yerlerdeki sahipsiz cenazelerin arasından geçerken enkazlardan gelen yardım edin çığlıklarının arasından yürümek zorunda kaldım. Çünkü yapacak hiçbir şeyiniz yok. Uzman ekip yok, elektrik yok, araç gereç yok. Kilolarca ağırlıktaki betonu kaldıramayacağınız gibi enkazdaki insanlara zarar verme riskiniz de var.

Çoğu ailesini ve tüm varlıklarını kaybetmiş durumda, bir kap çorbaya hasret kalmışlardı. Yıkım büyüktü. Yani ben en azından öyle sanıyordum. Ta ki Antakya’ya girene kadar. Şu ana kadar Antakya için ne duyduysanız ne gördüyseniz inanın bundan çok daha büyük bir felaketi yaşıyor şehir. Binaların da yüzde 100’ü depremin darbesinden nasibini almış. Yüzde 70’i ise ağır hasarlı kullanılamaz durumda. Antakya kadim bir şehirdir. Binlerce yıllık tarihinde birkaç kez depremler nedeniyle yok olup yeniden inşa edilmiştir. Antakya için yeniden doğuşu gerektirecek bir yıkımla karşılaştım. Şaşkınlığım hâlâ geçmiş değil.

Büyüklüğünü tanımlayamadığım bir felaketin içerisinden geçiyoruz. Maalesef ölüm sayıları şu an açıklananların birkaç katı olacak. Sadece Antakya’da ilk 24 saat çok önemli olmasına rağmen on binlerce binaya hiç müdahale edilemedi. 24 saatin sonrasında ise tek tük arama kurtarma ekipleri çalışmalara başladı. 48 saatin ardından ise artık mucizelere bel bağlamak zorundayız.

9 büyüklüğündeki depremde, daha güvenli diye binaların içine kaçan Japonları gördükten sonra bana depremin büyüklüğünden bahsetmeyin.

Diğer yerler de benzer durumda ama Antakya bitmiş durumda Antakya’ya yardım lazım. Sonra hesabını soracağız bunların." (Kısa Dalga)

Gündem