Hukukçulardan anayasa teklifine itiraz: Eşitlik ve laiklik ilkesine aykırı, ayrımcı ve nefret söylemi içeriyor

Hukukçulardan anayasa teklifine itiraz: Eşitlik ve laiklik ilkesine aykırı, ayrımcı ve nefret söylemi içeriyor
AKP’nin hazırladığı anayasa değişikliği teklifinin seçim öncesinde oy için hazırlandığını düşünen Demokrasi için Hukukçular, iktidara “Sadece toplumu daha çok kutuplaştırmayı ve dinsel vesayet altına almayı amaçlayan Anayasa değişikliğini geri çekme” çağrısı yaptı.

Demokrasi İçin Hukukçular, AKP’nin Meclis’e sunduğu anayasa değişiklik teklifini kabul etmediklerini belirtti.

Yazılı açıklama yapan Demokrasi İçin Hukukçular, anayasa değişikliği teklifi için “Eşitlik ve laiklik ilkesine tamamen aykırıdır, ayrımcı ve nefret söylemi içeren özellikler taşımaktadır” dedi.

“Seçim öncesinde oy için Anayasa değişikliği yapılmaz”

Ayrıca teklifin, Anayasa bütünlüğü ve Anayasa yapım tekniği açısından da doğru olmadığı belirtilen açıklamada, “İlkesel olarak, bir seçim arefesinde, seçimde oy bazında üstünlük kazanma amacıyla Anayasa değişikliği yapılamaz. Anayasalar toplumları ayrıştıran değil, birleştiren kurucu metinler olmalıdır” denildi.

“Aile kavramı özel bir tehdit oluşturuyor”

Anayasaların temel hak ve özgürlükleri genel olarak tanımladığı ifade edilen açıklamada şöyle denildi:

“Anayasanın 10. maddesindeki eşitlik ilkesi; iç hukuk hükmünde olan her türlü ayrımcılığı yasaklayan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 14. maddesi ile birlikte, herkesin inanç ve kılık-kıyafet özgürlüğünü de korumaktadır. O nedenle Anayasada bir örtünme biçimi için özel bir düzenleme yapılmasına ihtiyaç yoktur. Aile tanımının Anayasaya yerleştirilmesi, bireyin haklarını temel alan modern hukuk açısından zaten yanlıştır. Teklifte yer alan haliyle ‘aile’ kavramı ise kadın erkek eşitliğini ve LGBTİ kimliğini Anayasa dışına atacak, yaşam tarzlarına devlet müdahalesinin önünü açacak özel bir tehdit oluşturmaktadır.”

“Cinsiyet ayrımcılığına, laikliğe, din ve inanç özgürlüğüne aykırı”

Başörtüsünü koruma adına sadece kadınların bir bölümünün kılık kıyafeti için düzenleme yapılmasının, tanımlanmamış özellikteki kılık-kıyafeti tercih edenlerin ayrımcılığa uğramasına neden olacağını ifade eden Demokrasi İçin Hukukçular, “Sadece kadınlara ilişkin bir düzenleme olduğu için cinsiyet ayrımcılığına, sadece bir dini inancın sahiplerini koruduğu için laikliğe, din ve inanç özgürlüğüne aykırıdır” dedi.

“Susturucu bir Anayasa hüküm”

Teklifte yer alan “kınanamaz” ifadesinin ise ifade özgürlüğünü ortadan kaldırdığı belirtildi.

Açıklamada, “Gülşen’in bir şakasının tutuklamayla sonuçlandığı, Sezen Aksu’nun şarkıları nedeniyle hedef gösterildiği koşullarda bu düzenleme herkesi susturucu bir Anayasal hüküm olacaktır” dedi.

“LGBTİ+’lar Anayasal güvenceden yoksun bırakılıyor”

Teklifle, evlilik birliği tanımı ile LGBTİ+’ların Anayasal güvenceden yoksun bırakıldığı vurgulanan açıklamada, “İlgili madde değişikliği gerekçesinde; ailenin her türlü tehlike, tehdit, saldırı, çürüme ve sapkınlığa karşı korunması biçiminde bir açıklama yer almakta olup, bu ibare ile Anayasa yoluyla net bir ayrımcılık yapılmakta ve nefret söylemi normalleştirilmekte, nefret suçlarına meşruiyet kazandırılmaktadır” denildi.

Demokrasi İçin Hukukçular, “Uluslararası hak sözleşmelerine, Anayasaya ve yasalara saygı duymadığını her vesileyle ortaya koyan siyasal iktidarı sadece toplumu daha çok kutuplaştırmayı ve dinsel vesayet altına almayı amaçlayan Anayasa değişikliğini geri çekmeye; Meclis’teki tüm siyasi partileri ve milletvekillerini Anayasanın eşitlik ilkesine ve kadınların kazanımlarına aykırı bu düzenlemeye tereddütsüz ‘HAYIR’ demeye çağırıyoruz.” (Kısa Dalga)

Gündem