Gültan Kışanak’ın avukatları: Azami tutukluluk süresi doldu, serbest bırakılması yasal mecburiyet

Gültan Kışanak’ın avukatları: Azami tutukluluk süresi doldu, serbest bırakılması yasal mecburiyet
25 Ekim’de 7 yıllık tutukluluk süresi dolan Kürt siyasetçi Gültan Kışanak’ın avukatı Gül Altay, “Kışanak’ın içeride olmaması gerekiyor. Bu anti-demokratik ve hukuksuz kararı protesto etmek için kamuoyunu duyarlı olmaya çağırıyoruz. AYM’ye de bu hukuksuzluğu sona erdirerek derhal bir tedbir kararı alması çağrısında bulunuyoruz” dedi.

Kobani Davasında tutuklu bulunan eski Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak’ın CMK’da belirlenen 7 yıllık azami tutukluluk süresi doldu. Kışanak’ın buna rağmen tahliye edilmemesine ilişkin ailesi, avukatları ve HEDEP yöneticilerinin katılımıyla basın toplantısı düzenlendi.

İstanbul’da düzenlenen basın toplantısına Kışanak’ın avukatları Gül Altay ve Cihan Aydın, HEDEP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Several Ballıkaya ve MYK Üyesi Kerem Fırtına katıldı.

İlk olarak söz alan Av. Ballıkaya, Kışanak’ın 1 milyon 800 bin kişinin oyuyla seçildiği Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevindeyken 2016’da gözaltına alınarak tutuklandığını hatırlattı.

“Tutuklanması seçme ve seçilme hakkına aykırı”

Ballıkaya, “25 Ekim’de tutukluluk süresi dolmasına rağmen, tutuklulukla ilgili talebine ret kararı verilerek cezaevinde tutulmaya devam ediyor. 1 milyon 800 bin kişinin iradesini teslim ettiği Gültan Kışanak, Cumhuriyet Savcısının davetiyle gidebilecek durumdayken gözaltına alındı ve tutuklandı. Bu soruşturma başlatıldığında yurt dışındaydı ve kendi iradesiyle geldi. Bu tutuklama seçme ve seçilme hakkına aykırıdır ve aynı zamanda temsil ettiği halkın da seçme hakkının ihlalidir. Bu gerekçeler ile Gültan Kışanak’ın tutukluluğu kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkının ihlalidir” dedi.

En uzun tutukluluk süresinin 7 yıl olduğuna dikkat çeken Ballıkaya, “AİHM Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ kararlarında; bu tür tutuklamalarda siyasi mücadele ve ifade özgürlüğünün engellendiğine, siyasi mücadele yürütenlerin korunması gerektiği hükmünün ihlal edildiğine ve kişilerin haklarının ihlal edildiğine hükmetmişti. Bu aynı zamanda Gültan Kışanak için de geçerlidir. Dolayısıyla bu durum Anayasanın 19. Maddesinden başlayarak ifade özgürlüğü ve seçme seçilme hakkının tümüyle ihlali niteliğindedir. Aynı zamanda 1 milyon 800 bin kişinin nasıl yönetileceğine ilişkin vermiş olduğu kararı tanımamak anlamına geliyor” diye konuştu.

“Gültan Kışanak’ın serbest bırakılması yasal bir mecburiyettir”

Avukat Gül Altay, “Müvekkilin de aralarında bulunduğu HDP’li siyasetçilerle ilgili verilen tutuklama kararlarının siyasi nedenlerle verildiği, asıl amacın iktidar partisinin seçimle kazanamadığı belediyeleri kayyım ile ele geçirmesi ve halkın iradesini gasp etmesi olduğu artık bilinen ve herkesçe kabul edilen bir olgudur” dedi.

Kobani davasında hukuka uygun ve adil bir yargılama yapılmadığını ifade eden Altay, “25 Ekim Kışanak’ın ilk gözaltına alınma tarihinin yıl dönümüdür. 25 Ekim 2023 itibariyle müvekkilin tutukluluğu 7’inci yılını doldurmuştur ve Türkiye yasalarında öngörülen maksimum tutukluluk süresi olması nedeniyle önemlidir” dedi.

Tutukluluk süresiyle ilgili kanun maddelerini hatırlatan Av. Altay, Kobani davasının görüldüğü Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ne 25 Ekim’de yaptıkları tahliye başvurusuna henüz yanıt verilmediğini söyledi. Altay, Anayasa Mahkemesi’ne yaptıkları başvuruyla ilgili de 25 Ekim’de bir ek beyanda bulunduklarını ve başvurunun öne alınmasını istediklerini aktardı.

Av. Altay, “Gültan Kışanak’ın serbest bırakılması yasal bir mecburiyettir. Kışanak’ın içeride olmaması gerekiyor. Bu anti-demokratik ve hukuksuz kararı protesto etmek için kamuoyunu duyarlı olmaya çağırıyoruz. Buradan AYM’ye de bu hukuksuzluğu sona erdirerek derhal bir tedbir kararı alması çağrısında bulunuyoruz” dedi.

"Türkiye’nin Dreyfus Davası"

Avukat Cihan Aydın ise şunları söyledi:

“Kobani Kumpas Davası Türkiye’nin Dreyfus Davasıdır. Parametreler birbirine o kadar benzer ki bir yanda şüpheli Kürt aktörler, bir yanda devletle paralel halinde çalışan tarafsızlığını yitirmiş yargı. Bu davayı 6 yıl sonra kurguladılar, pişirdiler ve özel savcılar atadılar. 30’a yakın müvekkilimiz tutuklandı. Sayın Kışanak da bunlardan biri. Kışanak, Meclis Darbe Komisyonuna ifade vermek için geldiği Ankara dönüşünde gözaltına alındı. Davanın kurgusu başından sorunlu.” (Kısa Dalga)

Gündem