İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin beraat etti

HDP İzmir il binasına 17 Haziran 2021’de Onur Gencer tarafından yapılan silahlı saldırıda katledilen Deniz Poyraz'ın babası Abdülillah Poyraz hakkında açılan davayı eleştirdiği için hakkında dava açılan ve “Terörle mücadelede görev almış kamu görevlilerini hedef göstermek” ve “Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret etmek” suçlamalarıyla yargılanan İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin'in yargılandığı davanın 2’inci duruşması bugün İzmir 18’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

'Bu katil savcı ve hakimleri açık olarak tehdit etti'

Evrensel'in aktardığına göre kimlik tespiti ile başlayan duruşmada savunmasını yapan Eren Keskin, savcının mütalaasını kabul etmediğini söyledi. Onur Gencer hakkında hazırlanan iddianamede avukatların taleplerinin görmezden gelindiğini vurgulayan Keskin, “Örneğin bu kişinin faşist örgütlerle ilişkileri saptandı mı? Bu coğrafyanın en büyük şiddet örgütü olan Ülkü Ocakları ile bağlantısı araştırıldı mı? Ülkü Ocakları bu ülkenin sorgulanmayan tek şiddet örgütü. Bu sorgulanmama örgütün bu rahatlıkla cinayet işlemesine neden oluyor. Bu katil savcı ve hakimleri açık olarak tehdit etti. Ona soruşturma açılmadı ama bize açılıyor. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne göre böyle bir dava açılamaz. Savcının bunu ifade özgürlüğü olarak değerlendirmesi gerekirdi” dedi.

'Bu beyan asla suç değildir. Bunu suç olarak gören düşünce suç işliyordur'

Daha sonra söz alan İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz da “Hak Savucularına yapılan saldırılar cezasız kalırken, hak savunucuları yargılanıyor. Deniz Poyraz davasında Eren Keskin'in yaptığı paylaşımı biz de söyledik. Özellikle siyasal iktidarı kullananlar, kürsüde oturanlar her türlü eleştiriye sıradan bir insandan daha fazla katlanmak zorundadır. Çünkü bu düşünce özgürlüğünün yansımasıdır. Bir paylaşımdan bu kadar korkuyorsa o işi yapmamalı. Bu beyan asla suç değildir. Bunu suç olarak gören düşünce suç işliyordur” diye konuştu.

'Ortada öldürülen bir kadın var'

Deniz Poyraz davası avukatlarından Türkan Aslan Ağaç ise “Savcı olayın arkasını ön plana çıkarmadı. Ama bu sadece savcının sorumluluğu değildi. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının da bu olayla bir bağının olduğunu ve kasıtlı davrandığını düşünüyoruz. Savcı dosyayı sanık ve olay günü ile sınırladı. Sonuç itibariyle de olayın üstü kapatıldı. Bundan sonra savcı bey hangi hırs ile olsa gerek ki kendisini eleştiren bir paylaşımdan kaynaklı bir soruşturma başlattı. Ortada öldürülen bir kadın var. Bir zahmet savcının da eleştiriye katlanma zahmeti olsun” ifadelerini kullandı.

'Türkiye bir hukuk devleti değil. Olacaksa cesur hakim ve savcılara ihtiyaç var'

Son sözü alınan Eren Keskin, “Devlet bazı ölüleri sahipsiz zannediyor. Deniz Poyraz'ın katledilmesinden sonra iktidar ortağı olan ve Ülkü Ocaklarının asıl başkanı olan Devlet Bahçeli bu cinayeti savundu. Bu cinayetin altına imza attı. Türkiye bir hukuk devleti değil. Olacaksa cesur hakim ve savcılara ihtiyaç var” diye ekledi. Ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti suçun yasal unsurlarının oluşmaması gerekçesiyle Eren Keskin hakkında beraat kararı verdi.

'Verilen beraat kararı ifade özgürlüğüne saygıdan kaynaklı değil...'

Duruşmanın ardından İHD ve THİV, İzmir Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. “Hak savunuculuğu yargılanamaz” pankartı açılan açıklamada, basın metnini İHD İzmir Şubesi Yöneticisi Ali Aydın okudu.

Açıklamada konuşan Eren Keskin ise, “Bugün verilen beraat kararlarının bilinçli olduğunu düşünüyorum. Ben sadece düşüncelerim nedeniyle 26 yıl ceza aldım. Deniz Poyraz davası konuşulmasın diye beraat kararı veriliyor. Dolayısıyla verilen beraat kararı ifade özgürlüğüne saygıdan kaynaklı değil Deniz Poyraz davası konuşulmasın diye verildiğini düşünüyorum” dedi. İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz da düşünce ve ifade özgürlüğünün yargılandığını söyleyerek, mücadele etmekten yılmayacaklarını dile getirdi.