İliç'teki maden faciasında 8 işçiye gözaltı: 'Biz şu anda Gazze ablukasının altındayız'

İliç'teki maden faciasında 8 işçiye gözaltı: 'Biz şu anda Gazze ablukasının altındayız'
Erzincan'ın İliç ilçesindeki Anagold şirketine bağlı altın madeninde 9 işçinin siyanürlü liç yığını altında kaldığı maden faciasının ardından 8 işçi gözaltına alındı. Madenden emekli olan işçiler İliç adliye binası önünde işçilerin gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Emekli işçi Muzaffer Güzer, "Burası Gazze midir? Biz şu anda Gazze ablukasının altındayız. Yazıktır, insanlarımızın hayatı bu kadar ucuz mu? Neden bu kadar ucuz olduk ki biz?" diyerek tepki gösterdi.

Erzincan'ın İliç ilçesinde 13 Şubat Salı günü saat 14.30 civarında Anagold Madencilik tarafından işletilen Çöpler Altın Madeni’nde toprak kayması meydana geldi.

9 işçinin siyanürlü liç yığını altında kaldığı maden faciasının ardından 8 işçi gözaltına alındı. Madenden emekli olan işçiler, İliç adliye binası önünde işçilerin gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Emekli işçi Muzaffer Güzer, şunları kaydetti:

'Tamam, madenlerimiz çalışsın ama insanların yaşam alanına bu kadar müdahil olunmasın'

"Buradaki halkımız çalışacak elbet burada, herkes faydalanacak. Yeraltı kaynaklarından ülkemiz faydalanacak, biz de istiyoruz tabii. Benim kardeşlerim, ben, herkes burada, arkadaşlarımız burada. Çalışıyoruz ve ekmeğimizi kazanıyoruz. Burası daha önce hayvan bölgesiydi, küçükbaş hayvancılıkla uğraşılıyordu. Bu insanlara vaat verilerek burada altı madeninin çok güvenli olduğunu söyleyerek burada bir maden sahası çalışması yapıldı ve 2000'li yıllarda açıldı. Daha sonra 2010 yılında başlatıldı. Çöpler köyünde başlayan maden ayrıştırma ve sahası ile ilgili fabrika yapıldı. Daha sonra peyderpey Sabırlı köyüne kadar taştı. Fakat süreçte her zaman şöyle şeyler yaşandı, ihmalin olduğunu hep gördük.

Yıllar sonra Sabırlı köyü sınırları içinde, köye yaklaşık 500-700 metre yakınlığında bir sülfürik asit barajı yapıldı. İnsanların hayatı bu kadar hiçe alındı. Daha sonra peyderpey Yakuplu köyüne doğru çevrildi. 2 yıldır da ilçe sınırları içerisine taşındı.

Tamam, madenlerimiz çalışsın ama insanların yaşam alanına bu kadar müdahil olunmasın. Biz mahalleden, patlatma olduğu zaman binalarımız patlamış, hastalarımız var, sakatlarımız var, bazen bağırıyorlar. Bu kadar duyarsızlık olabilir mi? Kazım Karabekir Mahallesi'ne hemen 300 metre ilerisine şimdi gidip bakabilirsiniz. Şu tepenin arkası yontuluyor. Bizim hayatımız neden bu kadar ucuz? Biz bunu söylemeye çalışıyoruz.

"Neden bu kadar ucuz olduk ki biz?"

Örnek veriyorum; Sabırlı köyü, Çöpler köyü çıkartılsın, güvenli bir alana taşınsın elbet çalışılsın. Ama neden bizim hayatımız bu kadar ucuz? Birileri sürekli yukarıdan seyrediyor. Bugün ilçemizde bizim arkadaşlardan biri tutuklanmıştı. Bizim gibi bir arkadaşımız, burada tecrübe edinmiş, burada çalışmış, onun bir suçu yoktu bence. Neden? Bütün denetimler buraya geliyor, 135 tane denetim buraya geliyor, burada çay içmeye gelip gidiyorlar. Nasıl bir denetim yapılmış, bunu bilmiyoruz. Ancak bizim burada çalışan, bizim gibi ekmek sahibi olmak isteyen bir insan bugün tutuklanıyor ama bugün ÇED raporunu yazanlar, ilçe sınırlarının içerisinde patlama olduğu hâlde, binalarımız sarsılıyor, çatlak olduğu hâlde bütün yetkililer seyirci kalıyorsa bunun vebali kime işlenecek?

Abdullah Paşa Mahallesi'nde, benim oturduğum evin 100 metre ilerisinde sürekli patlama yapıyorlar. Benim annem yaşlı, sürekli bağırıyor. Hangi yetkiliye söylersek, "Sesini etmeyin, susun'. Peki burası Gazze midir? Biz şu anda Gazze ablukasının altındayız. Yazıktır, insanlarımızın hayatı bu kadar ucuz mu? Neden bu kadar ucuz olduk ki biz? Elbet biz madenlerimizin işletilmesini istiyoruz. Ama güvenli bir şekilde işletilmesini istiyoruz."

Gündem