İngiltere, hilafet yanlısı Hizb-ut Tahrir'i yasaklıyor

İngiltere İçişleri Bakanlığı, Hizb-ut Tahrir'in antisemitik olduğu iddialarının ardından Birleşik Krallık'ta örgütlenmesinin yasaklanacağını açıkladı.

Aralarında Almanya ve Endonezya'nın da bulunduğu birçok ülkede yasaklı olan İslamcı grubun Birleşik Krallık'ta üye toplamasına ya da protesto ve toplantı düzenlemesine artık izin verilmeyecek.

19 Ocak'ta yürürlüğe girecek

Bu karar, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına karşı düzenlenen gösteriler sonrası bakanların gruba yönelik eleştirilerinin ardından geldi.

Parlamento tarafından kabul edilmesi halinde, taslak karar 19 Ocak'ta yürürlüğe girecek. Buna göre, gruba üye olmak, destek çağrısında bulunmak ve gruba üyelik ya da destek şüphesi uyandıracak şekilde kamuya açık bir yerde yazı sergilemek suç oluşturacak.

Guardian’ın haberine göre, İngiltere İçişleri Bakanı James Cleverly, Hizb-ut Tahrir’in, “7 Ekim'deki Hamas saldırılarını övmek ve kutlamak da dahil olmak üzere terörizmi aktif bir şekilde teşvik eden ve cesaretlendiren antisemitik bir örgüt olduğunu” belirtti.

Clavery: Faaliyet göstermesini engelleyecektir

Clavery "Bu terörist grubun yasaklanması, bu gruba mensup olan ve destek çağrısında bulunan herkesin sonuçlarına katlanmasını sağlayacaktır. Hizb-ut Tahrir'in şu anda olduğu gibi faaliyet göstermesini engelleyecektir" ifadelerini kullandı.

Birleşik Krallık yasalarına göre sasaklanan örgütlerin üyesi olmak 14 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılıyor. Yasaklanmış bir örgütün kaynakları “terörist mülkiyeti” sayılıyor ve el konuluyor.

7 Ekim’e destek

Hizb-ut Tahrir, 7 Ekim'de Hamas tarafından gerçekleştirilen saldırıları "Bunu bir direniş grubu yapabiliyorsa, Müslüman dünyasının birleşik tepkisinin neler başarabileceğini hayal edin" diyerek selamladı. Müslüman ülkelere "ordularınızı alın ve gidip Siyonist işgalcileri ortadan kaldırın" çağrısında bulundu.

Blair ve Cameron da yasaklamak istemişti

Tony Blair ve David Cameron'ın Downing Street'teyken yasaklamaya çalıştıkları Hizb-ut Tahrir daha önce de "Siyonist varlığı yok etme" çağrısında bulunmuş ve "canavar Yahudiler" ifadelerini kullanmıştı.

Ekim ayında grup üyeleri Londra'daki Mısır ve Türkiye büyükelçilikleri önünde bir mitinge katılarak İsrail'e saldırmaları için "Müslüman ordulara" çağrıda bulunmuştu.

Hizb-ut Tahrir'in İngiltere'deki lideri Abdul Wahid, 20 yılı aşkın bir süredir gerçek adı olan Dr. Wahid Asif Shaida ile aile doktorluğu yapıyor.

Mail on Sunday'in haberinin ardından Shaida kendisinin Abdul Wahid olarak da bilindiğini doğruladı ancak Hizb-ut Tahrir'in "aşırıcı" olduğunu reddederek bu kelimenin "aşağılayıcı" olduğunu ve üzerinde uzlaşılmış bir anlamı olmadığını söyledi. Wahid "Mesleki dürüstlük gereği mesleki ve siyasi yaşamım arasında çok net bir çizgi tutuyorum" dedi.

Amacı Ortadoğu’da halifelik kurmak

Uluslararası bir örgüt olan Hizb-ut Tahrir, Ortadoğu'da bir halifelik kurulmasını amaçlıyor.
Blair, 7 Temmuz 2005 bombalamalarının ardından aşırıcılıkla mücadele planının bir parçası olarak Hizb-ut Tahrir'i yasaklama sözü vermiş ancak bu öneri geri çekilmişti. Cameron da grubu yasaklayacağını söylemiş ancak bunu gercekleştirememişti.

Hizb-ut Tahrir ise Hamas’ı destekledikleri iddiasını reddederek "Biz Hamas grubunu değil, Filistin halkını destekliyoruz. İnsanları benzer eylemler yapmaya teşvik etmiyoruz, bunun yerine Müslüman ülkelerin kaynaklarının kuşatma altındaki Filistin halkını özgürleştirmek ve kurtarmak için kullanılması amacıyla siyasi bir değişim istiyoruz. Filistinlilerin bu acımasız işgalden kurtulması gerektiğini söylemek bölücü bir ifade değildir" demişti.

Türkiye’de Hizb-ut Tahrir

1 Ocak’taki Gazze yürüyüşünden dönen İsmail Aydemir’e Ege Akersoy isimli bir kişi tarafından yumruk atılmasının ardından saldırıya uğramasının ardından sosyal medyada Aydemir’le ilişkilendirilerek “Filistin hilafetle kurtulur” pankartı açılan bir mitingden görüntüler paylaşılmıştı.

Ancak görüntülerin 17 Aralık’taki mitinge ait olduğu ortaya çıkmıştı.

Ege Akersoy tutuklanırken Hizb-ut Tahrir yeniden Türkiye’nin gündemine girmişti.
Yargının daha önce terör örgütü olarak nitelediği örgütün çalışmaları ile ilgili bilgi veren Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, “Hizb-ut Tahrir, 1953’te Kudüs’te kurulmuş ve İngiltere, Almanya, Danimarka, Belçika dahil kırkın üzerinde ülkede faaliyeti olan bir parti. Hizb-ut Tahrir’in metodu, fikri ve siyasi mücadele. Hiçbir neşriyatında, amacına şiddet ya da silahlı mücadeleyle ulaşacağına dair bir açıklama bulamazsınız. 1967’den bu yana başlayan davalarda beş yüzün üzerinde insan sanık oldu. Türkiye’de şu an Hizb-ut Tahrir davalarından hapis yatan yok. En son cezaevinde bulunan arkadaş, Mayıs 2023’te cezasını tamamladı ve çıktı” demişti. (Kısa Dalga)