IŞİD Kadısının Türkiye’deki ‘serbest’ yaşamı: Çalıştı, ticaret yaptı, çocuğu oldu, hastanede yattı

IŞİD Kadısının Türkiye’deki ‘serbest’ yaşamı: Çalıştı, ticaret yaptı, çocuğu oldu, hastanede yattı
3 yıldır ailesiyle birlikte Türkiye’de yaşayan IŞİD Kadısı Mohamed Mrad Bedhiafi, bu yılın şubat ayında tutuklandı.

Gazeteci Timur Soykan, Telabyad, Münbiç ve Rakka’da IŞİD’in kadısı olarak görev yapan ve 2020 yılından bu yana Türkiye’de yaşayan Mohamed Mrad Bedhiafi’nin yakalandığı bilgisini paylaştı.

Soykan’ın Birgün Gazetesi’nde yayımlanan yazısına göre, ‘Abu Huzeyfe Tunusi’ kod adını kullanan Tunuslu Mohamed Mrad Bedhiafi, 23 Şubat 2023 tarihinde İstanbul Başakşehir’deki Olimpiyat Stat Metrosu yakınında MİT ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün ortak operasyonu ile yakalandı.

Etkin pişmanlıktan faydalanmak istediğini belirterek detaylı anlatımlarda bulunan Bedhiafi, Tunus’ta bilgisayar yazılımı bölümünü bitirdiğini, evinin yakınındaki bir camideki eğitimler sonucunda selefi görüşü benimsediğini anlattı.

2013 yazında IŞİD’e katılacak üç kişiyle birlikte İstanbul Atatürk Havalimanı’na geldiğini ve buradan Antakya’ya geçtiklerini anlatan Bedhiafi, Suriye’de şiddetli çatışmalar nedeniyle 3 ay Antakya’da insan kaçakçısının gösterdiği evde kaldıklarını söyledi.

Mohamed Mrad Bedhiafi, ifadesinde IŞİD’in kontrolündeki bölgelerde kadı olmak için eğitim aldığını ve Telabyad, Münbiç ve Rakka’da IŞİD’in kadısı olduğunu anlattı. Ancak mahkemedeki ifadesinde ise Emniyet’teki ifadesinin işkence altında alındığını ve çeviri hataları olduğunu belirterek, sadece kadı stajyeri olarak çalıştığını ileri sürdü.

Rakka’da evlenen ve üç çocuğu olan Bedhiafi, örgütün üst düzey yöneticileriyle kurduğu temasları ve örgüt üyelerini de isim isim anlatırken, IŞİD içindeki ayrışmalar ve örgüt içi infazlardan bahsetti.

IŞİD, Suriye’de hâkimiyetini kaybetmeye başlayınca önce 2019’un Aralık ayında eşi ve çocuklarını insan kaçakçıları aracılığıyla Malatya’ya gönderen Bedhiafi, kendisi de Ocak 2020’de Türkiye’ye geldi.

Türkiye’de çeşitli işlerde çalıştığını, ticaret yaptığını, sosyal medya üzerinden bulduğu öğrencilere Arapça dersi verdiğini anlatan Bedhiafi, Covid-19’a yakalanarak 10 gün hastanede kaldığını kaydetti.

Malatya’da yaşarken bir çocuğu daha olan Bedhiafi’nin tüm bu süre boyunca yakalanmamış olması dikkat çekerken, Bedhiafi ve ailesi Aralık 2022’de Şanlıurfa Yakubiye’ye taşındı. Kendisinin evde olmadığı bir gün sivil giyimli iki kişinin gelerek fotoğrafını kayınvalidesine göstermesi üzerine İstanbul Başakşehir’e kaçmaya karar veren Bedhiafi, otobüs Adana’da mola verdiğinde polislerin şüphelenmesi üzerine önce karakola, gerçek kimliği belirlenemediği için de Adana’daki Göç İdaresi’nin Suriyeliler kampına götürüldü. Burada Suriye uyruklu ve adının Ali Elahmed olduğunu söylemesi üzerine, parmak izleri alınıp yabancı kimlik numarasıyla kimlik çıkarılarak serbest bırakıldı.

İstanbul Başakşehir’e gelen Rakka Kadısı, yeniden işe başladı ancak MİT ve emniyetin ortak operasyonuyla yakalandı. Tutuklanan Bedhiafi’nin davası İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor. Bedhiafi, mahkemedeki ifadesinde örgütten ayrıldığını belirtirken, “İlerleyen süreçte IŞİD’in politikalarının değişmesi halinde tekrar IŞİD’e katılabilirim ancak bu durumun gerçekleşeceğini düşünmüyorum… Ülkeme veya başka bir ülkeye gönderilirsem benim ve ailem için sıkıntılar olacağından Türkiye’de kalmak istiyorum” dedi. Avukatı da ailesi depremzede olduğu için tahliye edilmesini istedi. 11 Mayıs’taki duruşmada mahkeme, Bedhiafi’nin tutukluğunun devamına karar verdi. (Kısa Dalga)

Gündem