İzmir'de ÇEDES'e karşı imza toplayanları, tekbir getiren bir grup engellemeye çalıştı

İzmir'de ÇEDES'e karşı imza toplayanları, tekbir getiren bir grup engellemeye çalıştı
İzmir’de, din adamlarının ‘manevi danışman’ olarak okullarda görevlendirilmesine yönelik ‘Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES)’ projesine karşı imza kampanyası başlatan Halkevleri üyeleri, tekbir getiren bir grup tarafından engellenmeye çalışıldı.

Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında imzalanan ÇEDES protokolü kapsamında din adamlarının ‘manevi danışman’ olarak okullarda görevlendirilmesi tepkilere neden oldu.

ÇEDES projesi için pilot illerden biri olarak seçilen İzmir'de Halkevleri üyeleri, "ÇEDES iptal edilsin" talebiyle imza kampanyası başlattı. Konak’taki Hatay Pazarı'nda stant açan Halkevleri üyelerinin projeye karşı imza toplaması, tekbir getiren bir grup tarafından engellenmeye çalışıldı.

Karşıyaka Halkevi yöneticisi Erdem Engin, yaşananları şöyle anlattı:

“İzmir Halkevi olarak, ÇEDES protokolünü duyduğumuz anda, Eğitim-Sen ve diğer kurumlarla açıklama yaptık. Halkevi olarak imza kampanyalarına başlayalım dedik.

Konak Hatay’da masamızı açtık, bildirimizi dağıttık, iyi ilgi vardı. İnsanların tepkileri iyi. Bu konuda 4-5 gündür yaptığımız çalışma sonucu aldığımız veriler de bu yönde. Bir pazarcı, ‘Siz İslam’a hakaret ediyorsunuz, dinimize küfrediyorsunuz’ diyerek tekbir getirmeye başladı. Etrafında 3-4 kişi daha birikti ve tekbir getirmeye başladılar. İnsanlar, Menzil tarikatından olduğunu söyleyen ve tekbir getiren kişiye inanılmaz tepki gösterdi. Masaya sahip çıktılar. Biz, 45 dakika daha imza topladık, imza föylerimiz doldu ve insanlar bizim yanımızda durdular.

Gelen kişiler pazardandı. Provoke etmek amacıyla geldi. Ne broşürde öyle bir şey var ne de herhangi birimizin söylediği bir durum söz konusu. Kendisini tanıtırken ‘Ben, Karabağlar Menzil tarikatındanım’ diye bir cümle kullanıyor. Birkaç cümleden sonra 10-15 dakika ara ara tekbir getirme şeklinde devam etti. İnsanlar, o durumu görünce masaya gelip daha fazla imza atmaya başladılar.

Pazarda zabıta var. Zabıtanın alanına girmediği için sadece pazarcılara yerlerine gitmelerini söyledi. Sonrasında Hatay Karakolu’ndan, ardından siyasi şubeden memurlar geldi. Karakoldan gelenler, ‘İzniniz var mı’ diye sordu. Bunun en demokratik hakkımız olduğunu söyledik." (NUR KAPLAN / ANKA)

Gündem