Kilis Tabip Odası: Meclis kürsüsünden, ülkemizde bakılan hasta sayısının çokluğu ile övünüldü, hastalar kışkırtıldı

Gaziantep – Kilis Tabip Odası, Özel Kemal Bayındır Hastanesi’nde dün bir doktorun darp edilmesine tepki göstererek bugün olayın yaşandığı hastanenin önünde açıklama yaptı.

Açıklama şu ifadeler kullanıldı:

“Dr. Asadullah Begoğlu ve tüm sağlık ekibi görevinin başında iken, hastaya müdahale ederlerken, sudan sebeplerle (aslında cehalet nedeniyle demek daha doğru olur), kalabalık bir hasta yakınının saldırısına uğramıştır. Kemer ve demir çubukla darp edilen Begoğlu ile kavgayı ayırmaya çalışan hastanenin gece müdürü Ahmet Sefa, sağlık ve güvenlik görevlisi Gökhan Hacı Yunus yaralanmıştır. Meslektaşımızın kafa bölgesinde 15 sütur atılmış ve yoğun bakımda gözleme alınmıştır. Yaralanan ve olaydan etkilenen tüm arkadaşlarımıza geçmiş olsun diyor, her yönden sosyal ve hukuki desteğimizi sunuyoruz.

'İnsanımıza sağlık hizmeti sunarken öldürülüyoruz, darp ediliyoruz, hakaretlere maruz kalıyoruz'

Bakınız bu sağlıkta şiddet konusu ülkemizde maalesef kanayan bir yara kronik toplumsal bir araz halini aldı. İlimizde ise artık günlük bir ritüele dönüştü. 11 yıl önce Dr. Ersin Arslan kardeşimizi sağlıkta şiddete kurban verdi bu İl. Biz hekimler ve sağlık çalışanları görevimizi yaparken, insanımıza sağlık hizmeti sunarken öldürülüyoruz, darp ediliyoruz, hakaretlere maruz kalıyoruz.

'Bu ve benzeri haberleri, olayları yaşamak istemiyoruz'

Geçen yıl meslektaşımız Dr. Ekrem Karakaya yine görevi başındayken silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirdi. Bu yıl daha geçen ay 29 Temmuz’da 25 Aralık Devlet Hastanesinde doktor meslektaşımız darp edildi, 5 Ağustos’ta hastane acilinde husumetli aileler çatıştı, 18 Ağustos’ta Şehitkamil Devlet Hastanesi’nde ortopedi uzmanı darp edildi. Bunlar sadece yerel basında yer alan manşetler. Bu ve benzeri haberleri, olayları yaşamak istemiyoruz.

'‘Emek bizim, söz bizim’ dedik, bin yıldır bu topraklardayız dedik'

Biz TTB ve Gaziantep-Kilis Tabip Odası olarak en başından sağlıkta dönüşüm denilen projenin yanlışlığını, sağlık hizmetlerinin finansallaştırılarak bir ticari meta haline getirilmesini doğru bulmadık, Meclis kürsüsünden ülkemizde bakılan hasta sayısının çokluğu ile övünülen ve dolayısıyla kışkırtılmış hasta üreten bakış açısını kınadık. Bizler, sistem her tıkandığında her ekonomik krizde, burnundan soluyan vatandaşla karşı karşıya geliyoruz, sağlıkta şiddet bu yüzden politik bir olaydır ve çözümü bakış açısı ve bütünüyle politika değişikliği gerektirir.

‘Emek bizim, söz bizim’ dedik, bin yıldır bu topraklardayız dedik, yine buradayız dedik yine diyoruz. Bize gidiyorlarsa gitsinler diyen zihniyetin sonuçları ortadadır. ‘Artık doktor dövebiliyoruz’ diyen, bunu bir konfor alanı olarak sunan anlayış ülkenin tıp ortamına ve halkın sağlık hakkına doğrudan saldırı içindedir. Doktor arkadaşımıza tekrar geçmiş olsun diyoruz. Hiçbir zaman meslektaşlarımızı yalnız bırakmayacağımızı ve her türlü mücadelede sonuna kadar yanlarında olduğumuzu belirtiyoruz.” (ANKA)