Kuduzdan ölen mimar Seray’ın kardeşi: İmmünoglobülin verilmedi, ihmalden öldüğünü düşünüyorum

Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde yaşayan 28 yaşındaki mimar Lütfü Seray, 12 Haziran’da köpeğinin ısırması sonucu kuduz nedeniyle hayatını kaybetti. Seray’ın, köpek saldırısından hemen sonra gidip 4 doz aşı yaptırdığı öğrenildi. Ancak aşı olmasına rağmen Seray, ısırıldıktan tam 1 ay sonra kuduz nedeniyle yaşamını yitirdi.

Milliyet’ten Çiğdem Yılmaz’a konuşan genç mimarın kardeşi Kenan Seray, kardeşinin ihmal sonucu öldüğünü öne sürdü.

Seray, yaşananları şöyle anlattı:

“Lütfü’nün 13 aylık iki tane Sibirya kurdu vardı. 1 aylıkken sahiplenmişti ve her iki köpeğin de aşıları tamdı. Köpek ısırdıktan hemen sonra aynı gün içerisinde gidip aşılarını oldu. Ancak kendini kötü hissedince 4 kez tekrar hastaneye gidiyor. Hastanede soğuk algınlığı olabileceği söyleniyor. En son Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gittiğinde de su ve ışıktan ürktüğünü söyleyip, ‘Acaba kuduz muyum?’ diyor. Ancak yine müdahale yapılmıyor. Bunun üzerine ben kardeşimi alıp, Gaziantep Sanko Üniversitesi Hastanesi’ne götürdüm. Acil Servis’te direkt kan alındı.

“İmmünoglobülin verilmedi”

“Kan sonuçlarında bir şeylerin ters gittiği ve kuduz olabileceği söylendi. Oradan bizi Medical Point’e sevk ettiler. 10 gün burada tedavi gördü ve 12 Temmuz’da hayatını kaybetti. Kardeşimin ihmal sonucu öldüğünü düşünüyorum. Kardeşim başından, boynundan ve bileğinden ısırılmıştı. Bu durumda kardeşime aşının yanı sıra immünoglobülin denilen antikorun da verilmesi gerekiyordu. Ancak bunlar verilmediği gibi 4 kez hastaneye gidiyor ve her seferinde eve gönderiliyor. Isıran köpek, belediye tarafından öldürüldü. ‘Ama belediye köpeğiniz kendiliğinden öldü’ bilgisini paylaştı. Diğer köpek de yine belediye tarafından karantinaya alınmış.”

“Aşı yeterli olmayabilir”

Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Viroloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Aykut Özkul, kuduz şüphesi sonrası uygulanan tedavide yüzde yüz başarıya ulaşılamayacağını belirterek, “Aşılama sonrası virüse maruz kalan direkt kurtulacak diye bir şart yoktur. Bu nedenle, kuduz olduğundan şüphelenilen bir hayvan tarafından ısırılan bireylere aynı zamanda antikor tedavisi yapılır. Deri altına, cilt içine, kas dokularına, ısırmanın meydana geldiği yerlere antikor verilir. Bunlar ithal edilen biyolojik maddelerdir. Isırılan kısım başa ve beyne ne kadar yakınsa risk de o kadar yükseliyor” dedi.

Kuduz immünglobulini, kuduz ile karşı karşıya kalma riski yüksek olan insanlara, maruz kalırlarsa korunmaları amacıyla yapılır. Eğer uygun zamanda hastalığa maruz kaldıktan sonra bir kişiye verilirse hastalığı önleyebilir. (Kısa Dalga)